İstanbul 30. Ağır Ceza Mahkemesince, Marmara Cezaevi karşısındaki salonda görülen davanın karar duruşmasına, Oktar'ın da aralarında bulunduğu tutuklu ve tutuksuz sanıklar ile avukatları katıldı.
Mahkeme Heyeti Başkanı Mahmut Başbuğ, kararı okumadan önce, İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 1. Ceza Dairesinin kararında, örgüt ve cinsel suçlar üzerinde daha yoğun bir denetim yaptığını belirtti.
İstinafın, örgütün varlığını kabul ettiğini hatırlatan Başbuğ, "Cinsel suçlarda ise genel olarak bu eylemin rıza dahlinde olduğunu kabul etmiş. Biz inceleme ve araştırmalarımız sonucunda, cinsel suçlara ilişkin mağdurların çok azında bu suçun mağduru olmadığı, suçun oluşmadığı kanaatine vardık. Bu halde mahkememiz cinsel suçlarda irade fesadı olduğunu ve örgütün varlığını kabul etti." ifadelerini kullandı.
OKTAR İLE 13 YÖNETİCİYE 8 BİN 658 YIL CEZA
Davaya ilişkin kararı açıklayan mahkeme heyeti, sanık Adnan Oktar'ı "örgüt yöneticiliği", "cinsel istismar", "eğitim hakkının engellenmesi", "eziyet", "kişiyi hürriyetinden yoksun kılmak" ve "kişisel verilerin kaydedilmesi" suçlarından toplamda 891 yıl hapse çarptırdı.
Heyet ayrıca Oktar'ı yönetici konumunda bulunduğu için diğer sanıkların suçlarından da sorumlu tuttu. Oktar, diğer sanıkların cezalarıyla birlikte toplamda 8 bin 658 yıl hapse mahkum edildi.
Mahkeme, örgüt elebaşı oldukları iddiasıyla yargılanan sanıklar, Alev Babuna, Aylin Atmaca, Ayşegül Hüma Babuna, Bora Yıldız, Ulviye Didem Ürer, Yeliz Sucu, Merve Büyükbayrak, Sinem Hacer Tezyapar, Tarkan Yavaş, Halil Hilmi Müftüoğlu, İbrahim Tuncer, Mehmet Noyan Orcan ve Fatma Ceyda Ertüzün'e de benzer suçlardan ayrı ayrı 8 bin 658 yıl hapis cezası verdi.
106 sanığı "örgüt üyeliği" suçundan 4 yıl 6'şar ay hapis cezasına çarptıran mahkeme, 8 sanığı "örgüte üye olmamakla birlikte yardım" suçundan 3'er yıl hapisle cezalandırdı.
Heyet, haklarında etkin pişmanlık hükümleri uyguladığı 16 sanığa ise çeşitli hapis cezaları verdi. Davada ayrıca 67 sanık da benzer suçlardan değişen sürelerde hapis cezasına çarptırıldı.
Mahkeme ayrıca, sanık Mert Sucu'yu "örgüt üyeliği", "cinsel istismar", "cinsel saldırı", "görevini yaptırmamak için direnme" ve iki polis memuruna karşı "öldürmeye teşebbüs" suçundan 152 yıl 5 ay hapisle cezalandırdı.
FETÖ'YE YARDIM VE CASUSLUKTAN BERAAT
Mahkeme, sanıkların üzerlerine atılı "FETÖ silahlı terör örgütüne yardım" ve "siyasal veya askeri, casusluk" suçlarından beraatlerine hükmetti. 3 tutuksuz sanık için hükümle birlikte yakalama kararı çıkaran heyet, 3 sanığın da dosyasının ayrılmasını karara bağladı.
Heyet, müsadere altında olan ziynet eşyaları ve saatlerin sanıklara teslim edilmesine karar verdi.
Şirketler, taşınmazlar ve arabaların üzerindeki müsaderenin devamına karar veren heyet, kişisel banka hesapları üzerinde bulunan blokenin de kaldırılmasına hükmetti.
Mahkeme Heyeti Başkanı Mahmut Başbuğ, 15 yıl üzeri ceza alan sanıklar yönünden dosyanın resen istinaf mahkemesine gönderileceğini, bunun altında ceza alanlar ve beraatler yönünden ise kararın açıklandığı günden itibaren 7 gün içinde itiraz yapılabileceğini bildirdi.
Başkan, yaklaşık 1,5 saat süreyle kararı okumasının ardından, "Karar bundan ibaret. Geçmiş olsun." dedi.
Kararın açıklanmasının ardından konuşan Adnan Oktar, "Sizlere sevgimiz tam. Devletimize güvenimiz tam. Karardan mutluyuz. Kararı Allah verdi. Allah yüceltmek için yapıyor. Güzel günler var ömrümüzde. İslam dünyaya hakim olacak. Türkiye de güzel bir ülke olacak. Karar hayırlara vesile olsun." diye konuştu.
Duruşmaya son verilirken, salondan ilk önce Adnan Oktar çıkarıldı. Oktar, çıkarılırken, tüm sanıklar ve izleyiciler ayağa kalkıp alkışlayarak, "Aslansın, helal olsun." dedi.
MÜTALAADAN
Duruşma savcısı tarafından 19 Eylül'de hazırlanan 445 sayfalık esas hakkındaki mütalaada, FETÖ ile Adnan Oktar silahlı suç örgütünün oldukça benzer saiklerle hareket ederek insanların dini hassasiyetlerini manipüle ettikleri bilgisine yer verilerek, dönemin siyasi ve sosyal koşullarına göre söylem geliştirdikleri ve faaliyetlerini buna göre tanzim ettikleri vurgulanmıştı.
Mütalaada, sanıkların, Akkuyu Nükleer Santral Projesi, Suriye politikaları ve Türkiye-Rusya'yı ilgilendiren istihbari konularda bilgi toplama, ayrılan örgüt üyelerinin zor durumda bırakılmaları için FETÖ'cü olduklarına ilişkin yabancı istihbarat birimlerine bilgi verilmesi şeklinde eylemlerde bulundukları anlatılmıştı.
Mütalaada, Oktar'ın sistematik şekilde örgüt mensuplarına cinsel istismarda bulunduğu, örgüt üyelerinin bir kısım bürokrat, siyasetçi, gazeteci, kamu görevlisi ve sivil vatandaşlara yönelik kişisel bilgileri kaydedip Oktar'a sundukları, bu verilerin arşivlenmiş şekilde muhafaza edildiği kaydedilmişti.
Esas hakkındaki mütalaada, örgüt elebaşı Oktar'ın "örgüt yöneticiliği", "FETÖ silahlı terör örgütüne yardım", "siyasal veya askeri casusluğa teşebbüs", "eziyet", "kişiyi hürriyetinden yoksun bırakma", "birden fazla kişiyle birlikte birden fazla kez çocuğa karşı cinsel istismar", "cinsel saldırı", "cinsel saldırıya teşebbüs", "kişisel verilerin kaydedilmesi", "tehdide azmettirme" suçlarından 232 yıl 9 aydan 1198 yıla kadar hapsi istenmişti.
Örgüt yöneticisi konumundaki diğer sanıklar Tarkan Yavaş, Alev Babuna, Aylin Atmaca, Bora Yıldız, Halil Hilmi Müftüoğlu, İbrahim Tuncer, Mehmet Noyan Orcan, Merve Büyükbayrak, Sinem Hacer Tezyapar, Yeliz Sucu, Ayşegül Hüma Babuna ve Fatma Ceyda Ertüzün'ün de benzer suçlardan cezalandırılması istenen mütalaada, 71 tutuklu sanığın mevcut hallerinin devamı talep edilmişti.
CEZA YAĞDI
Mahkeme, örgüt elebaşı oldukları iddiasıyla yargılanan sanıklar, Alev Babuna, Aylin Atmaca, Ayşegül Hüma Babuna, Bora Yıldız, Ulviye Didem Ürer, Yeliz Sucu, Merve Büyükbayrak, Sinem Hacer Tezyapar, Tarkan Yavaş, Halil Hilmi Müftüoğlu, İbrahim Tuncer, Mehmet Noyan Orcan ve Fatma Ceyda Ertüzün'e de ayrı ayrı 8 bin 658 yıl hapis cezası verilmesine hükmetti.