103 sanığın, "Türkiye Cumhuriyeti Hükümeti'ni cebren devirmeye, düşürmeye iştirak" suçundan yargılandığı 28 Şubat davasının görülmesine Ankara Adliyesi'nde devam edilirken, gazeteci- yazar Abdurrahman Dilipak A Haber’de Ajans’ın konuğu oldu ve Can Okanar’ın sorularını yanıtladı.
28 Şubat’ın başlangıcı kabul edilen olayda Sincan’daki konferansın düzenleyicisinin aslında kendisi olduğunu dile getiren Dilipak sağlık sorunları nedeniyle konferansa katılamadığını, etkinlik boş geçmesin diye de İstanbul’dan Ankara’ya Nurettin Şirin’in gittiğini söyledi ve ekledi “böyle bir operasyon yapılacağını nereden bilelim. Nurettin Şirin gitti, benim yerime onu aldılar, 7,5 yıl yattı”
Dilipak şöyle konuştu:
“28 Şubat Sincan’da tankların yürümesiyle başlayan bir süreçti. 28 Şubat’ın başlangıcı kabul edilen olayda Sincan’daki konferansı ben düzenlemiştim. Davetiyede benim adım yazıyor ama ben davaya müdahil olmadım. O zaman NTV’de program yapıyordum, gece geç saate kadar süren bir tartışma oldu. Ercan Karakaş da vardı, Taha Akyol da vardı. İlginç bir ekip “Türkiye Nereye gidiyor?” tartışıyorduk. Ben de ondan 15 gün kadar önce, küçük dilimden ameliyat olmuştum. Sabah kalktığımda, ameliyat komplikasyonu, küçük dilim şişmişti. Dolayısıyla sesim çıkmıyordu. Ankara’yı aradım, “tamam bu akşam toplantı var da sesim hiç çıkmıyor, istiyorsanız geleyim. Ama konuşamayacağım” dedim. Davetiyede benim adım yazıyor. Benim konferansım var. Ne Sincan Belediye Başkanı’nın ne de partinin.Katılırlar katılmazlar onların kendi bilecekleri iş. Benim kendi düzenlediğim bir toplantı. Bakalım dediler, konuşamayacaksan niye geleceksin. Buradan da bizim bir arkadaşımız, bunu iptal etsek duyuramayız, şimdiki gibi sosyal medya da yok. Ben gideyim orada gençleri toplarız, şiir okuruz, marşlar söyleriz. Salon kiralanmış, davetiye gönderilmiş, boş geçmesin dedi ve gitti. Giden de Nurettin Şirin. Gittiler, ne bilsinler ne bilelim böyle bir operasyon yapılacağını. Benim yerime onu aldılar, Nurettin Şirin 7,5 yıl yattı.”