11 Eylül 2015’te Manchester’da British Psychological
Society tarafından gerçekleştirilen konferansta, sürekli
olarakonline olma ve 7/24 sosyal medya hesaplarını
yanıtlama ihtiyacının, depresyon ve endişeye neden olarak gençlerin
uyku kalitesini düşürdüğü söylendi.
SOSYAL MEDYAYA YAPILAN DUYGUSAL YATIRIM
ÖLÇÜLDÜ
Glasgow Üniversitesi’nden Dr. Heather Cleland Woods ve Holly Scott, sosyal medyanın genel ve sadece geceleri kullanımını ayrı ayrı göz önüne alan ve 467 genç tarafından cevaplanan bir anket oluşturdu. Anket sorularıyla, 7/24 online olma baskısı, mesajlara ya da yapılan postlara anında cevap verememekten kaynaklanan sıkıntılar, uyku kalitesi, özsaygı, endişeler, depresyon ve sosyal medyaya yapılan duygusal yatırım ölçüldü.
Dr. Cleland Woods bu durumu “Ergenlik dönemi endişe ve depresyon alanındaki kırılganlığı arttırabilen bir süreç ve yetersiz uyku kalitesi de buna katkı sağlayabiliyor. Sosyal medya kullanımının bununla nasıl ilişkilendiğini anlamak önemli. Sosyal medya kullanımı ve refah duygusu arasındaki ilişkiyi, özellikle de ergenlik dönemindeki, destekleyen kanıtlar giderek artıyor. Ancak nedenleri kesin değil. “ diyerek ifade etti.
Çalışma, tüm gün ve gece saatlerindeki sosyal medya kullanımının, kötü uyku kalitesi, düşük özsaygı, yüksek endişe ve depresyon seviyesi ile sonuçlandığını gösteriyor.
Baş araştırmacı Dr. Cleland Woods “Sosyal medya kullanımı uyku
kalitesini etkilese de, gece saatlerinde online olmak özellikle
önemli olabiliyor. Bu belki de sosyal medyaya duygusal anlamda
bağlanmış kişiler için doğru olabilir. Bu demektir ki
çocuklarımızın sosyal medyayı ne zamanlarda kullanacağını düşünmek
zorundayız. “ diye ekledi.
Haberin tamamı için TIKLAYINIZ