Türkiye Gazeteciler Cemiyeti’nin 69’uncu, sivil toplum gazetesi olarak yola çıkan Cemiyet’in günlük yayın organı Bizim Gazete 21’inci, Basın Müzesi’nin ise 27’nci yılı törenle kutlandı.
TGC Burhan Felek Konferans Salonu’nda düzenlenen kutlama töreninde; 1932-1933 doğumlu 40 TGC üyesine anı plaketi sunuldu.
Töreninde konuşan TGC Başkanı Turgay Olcayto “Basının üzerinde çok yoğun baskı uygulanan bir dönemi yaşadık. Bunun hem halk, hem basın hem de Türk demokrasisi açısından ağır bedelleri oldu. Bu nedenle yeni oluşacak iktidardan ve parlamentodan bu baskıların kaldırılmasını istiyoruz. Basın ve düşünceyi ifade özgürlüğün engellenmesinden vazgeçilmesini talep ediyoruz. Düşünce, yazı ve çizginin suç olmaktan çıkmasını istiyoruz” diye konuştu.
Törene; TGC Başkanı Turgay Olcayto, Önceki Başkanlar Nail Güreli ile Orhan Erinç, Başkan Yardımcısı Recep Yaşar, Genel Sekreter Sibel Güneş, Genel Sayman Gülseren Ergezer Güver, Genel Sekreter Yardımcısı Ahmet Özdemir, Yönetim Kurulu üyeleri İhsan Yılmaz ve Kamil Masaracı; Onur Kurulu Başkanı Ergin Konuksever, Onur Kurulu Sekreteri Mustafa Dolu, Onur Kurulu Üyesi Orhan Ayhan, Balotaj Kurulu Sekreteri Haşmet Yavuz, Balotaj Kurulu Üyesi Şevket Uygun, Hukuk Danışmanı Gökhan Küçük, Gazeteciler Sosyal Dayanışma Vakfı Başkanı Selami Turgut Genç ile Genel Sekreter Engin Köklüçınar, Onursal Üyeler Prof. Dr.Turgay Atasü, Dr.Mücahit Atmanoğlu, Dr.Oktay Duran ve Şenes Erzik katıldı Evrensel Gazetesi Genel Yayın Yönetmeni Fatih Polat ve Basın Yayın Enformasyon İstanbul Müdürü Necmettin Altuntaş, gazeteciler Altan Öymen, Turgut Fethi Erden, Halit Kıvanç, Güngör Uras da törene katılan gazeteciler arasında yer aldı. Törenin ana sponsoru Arzumfirması oldu.
BAŞKAN OLCAYTO: YENİ BİR DÖNEMİN AÇILDIĞI UMUDUNU TAŞIYORUZ
TGC Başkanı Turgay Olcayto konuşmasında şu görüşlere yer verdi:
"Ustalarımıza vefa borcunu ödemeye çalıştığımız bu toplantıda sizlerle birlikte olmaktan çok mutluyuz. Sıkıntılarla dolu bir dönemi belki de son seçimlerle geride bırakmış bulunuyoruz. Basının üzerinde çok yoğun baskılar vardı. Artık umuyoruz ki düşünce suç olmaktan çıkacak; sanat, edebiyat suç olmaktan çıkacak; yazı çizi suç olmaktan çıkacak; gazetecilere de cezaevlerinin yolu kapanacak. Bütün bunları yeni gelecek hükümetten ve parlamentodan istemek emekçi gazeteciler adına bizim boynumuzun borcu. Uzun bir mücadele dönemi geçirdik. Biz bağımsız, bağlantısız gazetecilik için Türkiye Gazeteciler Cemiyeti’ni devam ettirmeye çalışıyoruz. Bütün mücadelemiz bu yolda. Yoksa bizim partilere mesafemiz eşittir. Yeter ki, gazetecilerin hakları yenmesin. Yeter ki; gazetecilere kötü davranılmasın. Yeter ki polis, gazeteciyi düşman olarak görmesin. Onun da kendisi gibi kamu hizmeti yaptığını bilincinde olsun. Bütün bunları düşündüğümüz zaman yeni bir dönemin açıldığı umudunu taşıyoruz. Zaten hiçbir zaman umudumuzu da kaybetmedik. Sevgili Nail Güreli’nin bir lafı vardır: ‘Umutsuz olmak bize yasak’ Biz de aynı çizgiden devam etmeye çalışıyoruz. Ödül alan arkadaşlarımızı yürekten kutluyoruz"
GENEL SEKRETER GÜNEŞ: TGC 1946’DA İKTİDAR ETKİSİNDEKİ TÜRK BASIN BİRLİĞİ’NE KARŞI KURULMUŞ
TGC Genel Sekreteri Sibel Güneş, Türkiye Gazeteciler Cemiyeti’nin kuruluşu ve kurucuları hakkında bilgi verdi. Genel Sekreter Güneş, şöyle konuştu:
"Türkiye Gazeteciler Cemiyeti olgusuna giden yolun son aşamasının başlangıcı, 10 Ocak 1945 tarihidir. O gün, Yedi Gün Dergisi ve Basımevi'nin sahibi Sedat Simavi, Türk Basın Birliği'nin İstanbul bölgesi yöneticiliğine seçildi. O döneme kadar, iktidardaki siyasal otoritenin etkisinde kalan Türk Basın Birliği’nin sultasındaki basın kadroları, özgürlükçü bir çabaya yöneldi. Batı ülkelerinde uygulanan demokratik basın standartlarına uygun ve bağımsız bir cemiyet isteniyordu. Bu amaçla yürütülen çalışmalar, yaklaşık altı ay sürdü. Dönemin gazetecileri, kurucu başkanlığa Sedat Simavi'yi getirdi. Üyeliklere ise Vatan yazarları Sadun Galip Savcı, Hayri Alpar Tasvir'in sahibi ve Başyazarı Cihat Baban ile Son Telgrafta yazan Sait Keşler seçildiler, Kurucu Başkan Sedat Simavi,o dönemde basının içinde bulunduğu durumu şöyle değerlendirmişti"
‘Gazeteciler Cemiyeti, düşünce ve ifade hürriyetlerine, basın çalışanlarının sosyal güvencelerine giden yolda atılmış bir ileri adımdı. Bu başarı, her şeyi tamamlamış değildir. Önümüzde daha uzun bir yol olduğu anlaşılmaktadır. Tek parti nizamlarının destek aldığı anti-demokratik yasalar, anlayışlar varlığını sürdürmektedir. Siyaset adamlarımızın ve bürokratlarımızın, tek parti alışkanlıklarına sahip olduğu unutulmamalıdır.
Sedat Simavi’nin 69 yıl önce söylediği gibi siyasetçilerin basına yönelik baskıcı tutumlarında önemli bir değişiklik gözlenmiyor. Hatta iktidar kontrolünde yeni basın birliği kurmak için çalışılıyor. Bazı basın meslek örgütleri de bu konuda seçim öncesine kadar iktidara ne yazık ki destek veriyordu.”
ALTAN ÖYMEN: GAZETELER SANSÜRÜ KENDİLERİ UYGULUYOR
Açılış konuşmalarının ardından plaket törenine geçildi.TGC Önceki Başkanı Orhan Erinç, Altan Öymen’e plaketini takdim etti. Altan Öymen, plaketini alırken şunları dile getirdi:
Türk basınında bir zamanlar sansür vardı. Ben o zamana yetişemedim. İkinci Dünya Savaşı sırasında Basın Yayın Genel Müdürlüğü telefon yoluyla yahut not göndererek bunu uyguluyordu. Sonra Cemiyetimiz kurulduktan sonra sansürün kaldırılışının yıl dönümü bir bayram sevinci içinde kutlandı. O zaman zaten sansür kaldırılmıştı, hükümetin öyle bir yetkisi kalmamıştı. Biz ‘bayram’ diye kutluyorduk. Fakat işler zaman zaman yine değişti. En son değişiklikten sonra iş o hale geldi ki; sansürü artık uygulamak için gazetelere eskiden olduğu gibi memur göndermeye gerek kalmadı. Gazeteler bunu kendi kendilerine yapmak zorunda kalıyorlardı. Gazetelerin yazı işleri müdürleri hatta yazarları ‘şu yazılır, bu yazılmaz aman patronu da müşkül vaziyette bırakmayalım’ diye düşünmeye başladı. Böyle bir dönemden geçtik diyebilir miyiz bilmiyorum ama inşallah geçmişizdir. Son gelişmelerden sonra bunun kalıcı olmasını temenni ederim.
AHMET ÇİTİLCİ: CEMİYETİMİZE ÇOK TEŞEKKÜR EDERİM
Ahmet Çitilci’ye plaketini TGC Başkan Yardımcısı Recep Yaşar verdi.
Çitilci, “Türkiye Gazeteciler Cemiyeti’ne kuruluşundan bu yana hepimizi bir araya getiren kutlamalar yaptığı için herkese teşekkür ediyorum. Burada bulunduğum için çok mutluyum” diye konuştu.
AHMET ÇİTOĞLU: BASIN ÖZGÜRLÜĞÜNÜN YEŞERMESİ ADINA ALIYORUM
TGC Genel Saymanı Gülseren Ergezer Güver, Ahmet Çitoğlu’na şükran plaketini takdim etti. Bugüne kadar TGC’den aldığı üçüncü ödül olduğunu dile getirerek konuşmasına başlayan Çitoğlu, “Bu ödülü basın özgürlüğünün yeşermesi ve içeride bulunan arkadaşlarımızın da bir an evvel sevdiklerine kavuşması umuduyla alıyorum” dedi.
AYTEK AYDEMİR: HAYATIMDA ALDIĞIM EN DEĞERLİ ÖDÜL
Aytek Aydemir plaketini TGC Yönetim Kurulu Üyesi İhsan Yılmaz’ın elinden aldı. Aydemir, “Çok mutluyum. Hayatımda aldığım en büyük, en değerli ödül olarak kabul ediyorum” diye konuştu. Törene katılamayan; Ekrem Altınkaynak adına plaketi Günhan Altınkaynak aldı. Altınkaynak’a plaketi TGC Onur Kurulu Başkanı Ergin Konuksever verdi.
ERDOĞAN ARIPINAR: TGC’NİN ROZETİ, ONUR ROZETİDİR
Erdoğan Arıpınar’a plaketini TGC Başkanı Turgay Olcayto takdim etti. Arıpınar, “Türkiye Gazeteciler Cemiyeti rozetini üye olduktan sonra biz bir onur rozeti olarak taşıdık. Gelecek kuşaklar da bu rozetin kıymetini bilsinler. Bu bir onur rozetidir. Ben her pazartesi rozetimi parlatır Cemiyete öyle takar gelirim. Siz de öyle yapın” dedi.
EYÜP KARADAYI: DOSTLARIMIZI GÖRMENİN MUTLULUĞU İÇİNDEYİZ
Eyüp Karadayı’ya plaketini TGC Onur Kurulu Üyesi Orhan Ayhan verdi.
Karadayı, şöyle konuştu:
"Hem mutluyum hem de heyecanlıyım. Çünkü yıllardır göremediğim arkadaşlarımı da burada görmüş oldum. Son yıllarda herkesi güldürmek için fıkra kitapları yazıyorum. 5 tane fıkra kitabım oldu"
GÜNGÖR URAS: TEK İSTEDİĞİM CEMİYET’E ÜYE OLMAKTI
Ekonomi yazarı Güngör Uras’a ise plaketini TGC Genel Sekreteri Sibel Güneş , takdim etti. Güngör Uras, “Ben yazı yazmaya başladıktan sonra tüm isteğim Cemiyet’e üye olmaktı. Hep nasıl Cemiyet’e üye olacağım diye büyük bir istekle bekledim. Nezih Demirkent sayesinde 1983 yılında Cemiyet’e kabul edildim. Benim için çok büyük şerefti. Sadece benim için değil ailem için de şerefti. Cemiyet bizim için önemli bir kurumdu ve önemli bir kurum olmaya da devam ediyor. Ben Cemiyet’in üyesi olmaktan sizlerle birlikte olmaktan şeref duyuyorum. Yazı yazmak da çok hoşuma giden bir şey. Sağlığım imkan verdiği sürece yazmayı sürdürmeye çalışıyorum” dedi.
HAYATİ ASILYAZICI: BASININ SANSÜRE TAKILMAMASINI DİLİYORUM
Aydınlık Gazetesi yazarı Hayati Asılyazıcı’ya şükran plaketini Halit Kıvanç takdim etti. Asılyazıcı, “Halit Kıvanç’ın elinden ödülü almak beni sevindiriyor. İleride güzel günlerde buluşma dileğiyle, Türk basının ömür boyu olmasını, sansüre takılmamasını, kötü yönetimlerin Türk basınına kötü bakmamalarını diliyorum” diye konuştu.
Altan Öymen, İsmail Yaşar Aktaş’a rozetini takdim etti. Aktaş, “Ankara’dan geldim. Burada bulunmaktan ve ödülü almaktan çok mutluyum” dedi. Mehmet Luma’ya plaketini TGC Onursal Üyesi Şenes Erzik ve Orhan Koloğlu verdi.
NAİL GÜRELİ: CEMİYETİMİZ GENÇ KUŞAKLARA DAHA GÜÇLÜ DEVREDİLECEK
TGC Önceki Başkanlarından Nail Güreli’ye şükran plaketini TGC Başkanı Turgay Olcayto ve Evrensel Gazetesi Genel Yayın Yönetmeni Fatih Polat birlikte verdi.
Güreli, plaketini alırken şunları söyledi:
“Cemiyetimizin hep genç ve güzel kalmasını gençlerin elinde daha güçlenerek devam etmesini, yeni kuşaklara bu düşüncey,i bu anlayışı devretmesini diliyorum.”
Nurhan Aydın adına anı plaketini TGC Onur Kurulu Başkanı Ergin Konuksever aldı.Konuksever’e Onursal Dr.Mücahit Atmanoğlu, Dr.Oktay Duran plaketi takdim etti.
SELAMİ TURGUT GENÇ: GAZETECİ DOĞDUM
Gazeteciler Sosyal Dayanışma Vakfı Başkanı Selami Turgut Genç’e şükran plaketini Genel Sekreter Yardımcısı Ahmet Özdemir verdi. Genç, şöyle konuştu:
“Ben gazeteci doğdum ve gazeteciliğimi devam ettiriyorum. Cumhuriyet çocuğu olarak o dönemin ideallerini bugüne kadar taşıdım. Cemiyetimizin üyesi olmanın onurunu da muhafaza ediyorum. Cemiyetin albümünü inceledim. 1135 arkadaşımız aramızdan ayrılmış. Kaybettiğimiz meslektaşlarımız bu çatının altından katkılarını sundular. Ve onlarla zaman zaman bir arada olmanın hazzını yaşadık. Bu plaketi alırken o değerli arkadaşlarımızın anısını kalbimde muhafaza ediyorum.
SUAT YALAZ: TGC DÜRÜST GAZETECİLİK YAPTI
Karaoğlan isimli resimli romanın çizeri Suat Yalaz’a plaketini TGC Yönetim Kurulu Üyesi Kamil Masaracı verdi. Yalaz, Cemiyete eserlerinden bazı örnekleri TGC Başkanı Turgay Olcayto’ya getirdiğini söyledi ve şöyle devam etti:
“Türkiye Gazeteciler Cemiyeti, kurulduğu yıldan beri şerefli, haysiyetli, ilerici, dürüst gazetecilik yaptı. Kendilerini alınlarından öpüyorum. İnşallah Cemiyetimize üye olanlar da bunda sonra bu sağlam duruşu muhafaza edeceklerdir.”
Törene katılamayan Semiral Bişar adına TGC Onur Kurulu Üyesi Orhan Ayhan plaketi TGC Onursal Üyesi Prof. Dr.Turgay Atasü’den aldı
ZİYA IŞIKÜSTÜN: MÜHİM OLAN BU YAŞTA HATIRLANMAK
Ziya Işıküstün’e plaketini Onur Kurulu Sekreteri Mustafa Dolu takdim etti. Işıküstün, “Cemiyete çok teşekkür ediyorum. Mühim olan insanların bu yaşta hatırlanması. Gençken alınan ödüller pek de önemli değil ama bu yaşta almak çok önemli. İyi ki Cemiyet var” diyerek duygularını dile getirdi.