40 maddede Saros Körfezi limanının olası zararları

Saros Gönülleri Dayanışması, Saros Körfezi'ne yapılması planlanan limana karşı harekete geçti. Limanın neden yapılmaması gerektiğini, çevreye zararlarını 40 maddeyle listeleyen avukatlar ve Saros Gönüllüleri, konuyu yargıya taşıdı.

Google Haberlere Abone ol
40 maddede Saros Körfezi limanının olası zararları

Saros Gönülleri Dayanışması, Saros Körfezi'ne yapılması planlanan limana karşı harekete geçti.

Limanın neden yapılmaması gerektiğini, çevreye zararlarını 40 maddeyle listeleyen avukatlar ve Saros Gönüllüleri, konuyu yargıya taşıdı.

Saros'a yapılması planlanan liman için ayrıca 121 şahıs, 3 dernek ve 7 sitenin davacı olduğu bildirildi.

40 maddede Saros Körfezi limanının olası zararları

İşte avukatların yayınladığı liste:

FSRU LİMANI YAPILMAMASI İÇİN 40 NEDEN

100 DWT ve 350-400 mt gemilerin Saros körfezine girişi denizin altını üstüne getirecek, yaratacağı dalgalarla su atı yaşamı ve kıyı kumlarının yapısı olumsuz etkilenecektir.

100 DWT ve 350-400 mt gemilerin gemilerin körfeze girişi ve bunların yaratacağı kirlilik sonucu balıkçılık ve buna bağlı balıkçılık ekonomisi ciddi anlamda zarar görecektir.

Saros körfezinde gerek inşaatın yapımı sırasında gerekse sonrasında ekosistem ciddi anlamda zarar görme riski ile karşı karşıya kalacaktır.Bunun sonucu körfezde yaşayan birçok bitki ve hayvan türü yok olma tehlikesi ile karşı karşıya kalacaktır.

Her baklası 100 kg gelen yüzlerce metre zinciri ve 4-5 ton gelen çapaları ile her demir atma ve demir almada deniz dibi flora ve faunasına zarar verecektir.Balıkların yuvalalandıkları doğal resifler yok olacaktır.

Bölge birinci dereceden fay hattıdır, deprem olma riski çok yüksektir, böyle bir durumda tesiste oluşabilecek patlama riski ciddi anlamda can kaybına yol açabilecek, çevrede geri dönülemez hasarlara yol açabilecektir.

Gemilerin yakıt ihmali sırasında oluşabilecek herhangi bir ihmal ciddi patlamalara yol açabilecek ve bunun sonucunda can kayıpları olabilecek, çevrede geri dönülemez hasarlara yol açabilecektir.

Bölgede dalış faaliyetleri ciddi anlamda zarar görme tehlikesi ile karşı karşıya kalacaktır, bunun sonucu bölgede dalış turizmi olumsuz etkilenecektir.

Bölge, “Kültür ve Turizm Koruma ve Gelişim Bölgesi” ilan edilmesine karşın, turizm bölgesinden çıkarak, fiilen enerji sanayi bölgesine dönüşecektir.

10-15 yıl içinde bölge dünya mirası doğal güzelliği yok olacak, İzmit körfezi’ne dönüşme riski ile karşı karşıya kalacaktır.

Körfezde meydana gelebilecek kazalarda, körfezin ( küçük) ekosistem olması nedeniyle açık denizlere oranla çok daha yüksek derecede geri dönülmez hasarlar oluşacak, körfezin kendini temizlemesi mümkün olmayacaktır.

Gemiler sintine sularını körfeze bırakma riski sonucu körfezde balıkçılık ve turizm önemli ölçüde zarar görecektir.

Gemiler farklı denizlerden doldurmuş oldukları Balans sularını körfeze boşaltacak, kargo tanklarını yıkadıkları atık suları körfeze boşaltacaklar, bu da körfez suyunun melezleşmesine ve de kirliliğe neden olacak.Bu körfezde zararlı deniz türlerinin oluşmasına yol açabilecek ve ekosistemini bozacaktır.

Gemilerden atılacak katı atıklar karada önemli ölçüde kirlenmeye yol açacaktır.

Boru hatlarının geçeceği noktalarda büyük miktarda ağaç kesimi olacaktır.

Boru hattının geçeceği arazilerin yapısı bozulacak, tarım verimliliği anlamında ciddi risk oluşacaktır.

İnşaat sırasında, sonrasında meydana gelebilecek ihmal ve kazalar sonucunda oluşacak kirlilik bölgedeki ekosistemi bozacak ve bu tarım alanlarının verimliliğine ciddi zarar verecektir.

Türkiye’nin en kaliteli tarım alanları arasında olan bölgenin tarım alanları hem verim hem kalite açısından ciddi zarar görecektir.

İstanbul ve Trakya’nın deniz turizminde en önemli noktası olan Saros’da temiz denize girme hakkını kaybetme riski ve buna bağlı bölgenin turizm ekonomisinde ciddi kayıplar oluşacaktır.

Bölgede yaşayan birçok canlı türünün yaşam hakkı ortadan kalkabilecek, yaşam kalitesi ciddi tehdit altına girecektir.

Gemi sektörüne veya enerji sektörüne ait başka alanlar, rafineri ve gemi sökümü dahil birçok faaliyetinin taşınmasının önü açılacaktır.

12 ay sürekli gelecek olan dev kargo gemilerinin sığ körfez sularında karaya oturması ve kış koşullarında yaşanacak gemi kazalarında körfezde ciddi kirlilik ve ekolojide ciddi tahribat oluşacaktır.

Saros Körfezi, 1.Derece Deprem Bölgesi’dir. Saros Körfezi aktif fay hattı üzerindedir. Liman ve boru hattının olası bir depremde zarar göreceği ve bu sebeple Saros Körfezi’ne de zarar vereceği açıktır.

Projeye ilişkin olarak atık yönetim planı hazırlanmamıştır.

Projenin Saros Körfezi’ne kümülatif etkisi değerlendirilmemiştir.

Transfer boru hatlarının ikisinden beyaz ürün (Yüksek graviteli petrolün rafinajindan elde edilen benzin, gazyağı ve motorin gibi ürünler…) Yani iskele, aynı zamanda petrol ürünleri transferi için de kullanılacak, bu durumda oluşabilecek kazada çevre etkilerini çok daha sorunlu hale getirecektir.

85.000 m3 dolgu alanı için oluşacak kamyon trafiğinin (5.000 – 5.500 sefer) oluşturacağı toz ve karbon monoksit rüzgarla bitkilere taşınacak, bitkilerin döllenmesine , yararlı türlere zarar verecek ve sonuç olarak tarım verimliliği zarar görebilecektir.

100 DWT tonluk ve 350-400 mt gemilerin körfezde yaratacağı trafik ile ciddi anlamda görüntü kirliliği oluşacaktır.

Tesisin çalışması sonucu çevrede önemli derecede ses kirliliği ortaya çıkacaktır.

Oluşacak sızıntı ve kaçaklarda çevrenin mükemmele yakın hava kalitesi önemli ölçüde zarar görecektir.

Liman inşaatının olacağı alanın civarında Cenevizliler’den kalma kale ve buna bağlı arkeolojik kalıntıların olma olasılığı çok yüksektir.Buraya liman yapılması durumunda bu dünya mirası büyük oranda zarar görecek veya kaybedilecektir.

Bu bölge, oluşumu milyonlarca yıldır devam eden çok özel bir habitattır. Dünyada kendi kendini temizleyen 3 körfezinden biridir.Buraya enerji depolama tesisi yapılmasının planlanması bu dünya mirası için büyük tehdittir.

Projenin deniz canlılarında , tarım ürünlerinde yaratacağı kirlilik besin zinciri vasıtasıyla insanlara geçecek, sonuç olarak bölge halkının sağlığını ciddi tehdit altına girme riski ortaya çıkacaktır.

Saros Körfezi Özel Çevre Koruma Bölgesi Yönetim Planı hazırlanmış ve Çevre ve Şehircilik Bakanlığı Tabiat Varlıklarını Koruma Genel Müdürlüğünce 22.01.2018 tarihinde onaylanmıştır.Bakanlığın bu planına rağmen bölgede enerji depolama tesisi yapılmamalıdır.

Kirlenmeye bağlı olarak ekosistem ve çevrede oluşabilecek zararlar bölgede hayvancılığı ve buna bağlı ekonomiyi olumsuz etkileyecektir.

Oluşabilecek görüntü, ses ,hava , deniz kirliliği sonucu bölgenin turizm ekonomisi çok ciddi zarar görecek, bunun sonucu birçok kişi geçim kaynaklarını kaybedecektir.
Toplamda oluşacak zararlar bölgede önemli ölçüde göç riski yaratacak, üretken bir yapıda olan bölge bu özelliğini kaybedecektir.

Saros en büyük hazinesi tertemiz ve berrak suyu olan, hiç bir sanayi atığının karışmadığı bir körfezdir .Bu proje bu bakir alan için sonun başlangıcı olabilecek riskler taşımaktadır.

İnsan sağlığı üzerinde birçok araştırma ile kanıtlamış olan temiz deniz ve bunda yüzme hakkımız bu tesisin oluşturduğu kirlenme riskleri ile kaybedilecektir.

Tesise 3,5 km uzaklıkta bulunan doğal koruma parkı bu tesisin yapımı ile birlikte ciddi tehdit altına girecektir.

Dünya mirası olarak bize atalarımızdan kalan bu bakir ve birçok uzmana göre doğa harikası bölgeyi çocuklarımıza aynı şekilde bırakmak için buraya hiç bir sanayi tesisi yapılmamalıdır.

Sıradaki Haber İçin Sürükleyin