Büyükçekmece'de faaliyet gösteren otizm spor okuluna giden zihinsel engelli bir öğrencinin, öğretmeni tarafından sopayla darbedildiği iddia edildi. Anne şikayetçi olurken öğretmenin, hakkında açılan soruşturmanın ardından tutuklandığı belirtildi.
Büyükçekmece’de faaliyet gösteren bir otizm spor okuluna giden yüzde 70 zihinsel engelli Kadir A.'nın öğretmen Veysel B. tarafından darbedildiği iddia edildi. Yaşanan olay 6 Şubat Salı akşamı Kadir A.’nın spor merkezinden döndükten sonra annesine, "Anne öğretmen sopayla beni dövdü, boğazımı sıktı, bacağıma vurdu" demesiyle ortaya çıktı. Bunun üzerine oğlunun tişörtünü çıkaran kadın, vücudunun çeşitli yerlerinde morluklarla karşılaştı.
Çocuğuyla hastaneye giden anne, tedavi işlemlerinin ardından Kumburgaz Polis Merkezi'ne gitti. Anne Telli A. oğlunu darbettiğini iddia ettiği öğretmen Veysel B.’den şikayetçi oldu. Anne, oğlu Kadir A.’nın vücudundaki morlukların fotoğraflarını da polis ekiplerine delil olarak sundu. Annenin şikayeti üzerine polis ekipleri olayla ilgili inceleme başlattı. Yapılan soruşturmanın ardından öğretmen Veysel B.'nin tutuklandığı öğrenildi.
"SOPAYLA ELLERİNE, DİZLERİNE VURDUĞUNU BOĞAZINI SIKTIĞINI SÖYLEDİ"
Konuyla ilgili konuşan Kadir A.'nın annesi Telli A.,"Kadir'in annesiyim 2 gün önce geldi 'Anne öğretmen beni dövdü' dedi. Ben de tabi sordum 'Neyle dövdü, nasıl dövdü' dedim. Sopayla ellerine, dizlerine vurduğunu, boğazını sıktığını söyledi. Ben de hemen müdürünü aradım. 'Telli hanım böyle birşey yoktur' falan dedi. 'Hocam bugün kim çalıştırdı benim çocuğumu' dedim. İsmini verdi, söylemek istemiyorum ismini canavar. Yani artık ismini bile anmak istemiyorum. Daha önce hiç görmedim, tanışmadım, bana böyle birşey söylemediler. 'Hocam dedim Kadir dövüldüğünü söyledi', 'Yok öyle şey olmaz, ben kameralara falan bakıp size bilgi vereceğim" dedi.
O anda çocuğum geldi,. 'Anne bakar mısın Kadir'in durumuna' dedi. Eli kıpkırmızı olmuştu neyle vurduğunu bilmiyorum. Eşofmanını indirdim, indirmez olaydım. Söyledikçe o anı yaşıyorum ben. Yani bu çocuk işkence görmüş, dayak değil. Hemen görür görmez okul müdürüne gönderdim, 'Hocam kadir bu durumda' dedim. 'Telli hanım yarın gelin konuşalım' dedi. Avukatlarla hemen hastaneye gittik, darp raporunu aldık, sonra karakola gittik. Lütfen herkes cezasını görsün." şeklinde konuştu.
Kadir'in ablası Ruken A. ise, "Kadir'in ablasıyım, açıkçası şiddeti gösteren bu kişi fikrimizce üniversite mezunu bile değil.Spor okuluyla alakalı bir eğitim geçmişi var, ondan bile şüpheliyiz çünkü çok küçük bir yaşta. Benim kardeşim 24 yaşında. Eğitim aldığı sözde eğitmen dediğimiz caninin yaşı 21 ya da 22 olmalı. Bu çok değişik birşey nasıl hiçbir şekilde eğitimi olmayan, bu özel çocukların, normal çocuğun yanına bile gitmemesi gerekiyor. Anaokulunda bile çalışmaması gereken bir insanın, çocukların birebir emanet edilmesi, nasıl emanet edilebilir bilmiyorum." ifadelerine yer verdi.
"UZUN SÜREDİR VE SİSTEMATİK BİR ŞEKİLDE BU FİİLLERE MARUZ KALDIĞI GÖRÜLMEKTEDİR"
Konuyla ilgili konuşan Avukat Mehmet Atasoy, "Müvekkilim Telli A.'nın yüzde 70 engelli raporu bulunan otizmli oğlu Kadir, öğrenim görsün diye gitmiş olduğu özel okulda hocası tarafından sopayla darbedilmiştir. Bu darp sonucunda Kadir'in vücudunun bir çok yerinde morarmalar ve ekimozlar oluşmuştur. Bu morarmalar ve ekimozlara bakıldığında müvekkilimin oğlunun uzun süredir ve sistematik bir şekilde bu fiillere maruz kaldığı görülmektedir. Müvekkilimin oğlu akşam eve geldiğinde müvekkilime beyan etmiştir. Akabinde yapmış olduğumuz görüşmeler sonucunda derhal hastaneden darp raporu alıp, kolluk kuvvetlerine başvurup, adli süreci başlatmış bulunmaktayız.
Şüphelinin işlemiş olduğu bu suç, basit bir yaralama suçu değildir. Bu suç bedenen ve ruhen kendini savunamayacak durumda olan, yüzde 70 engelli raporu bulunan otizmli birine karşı sistematik olarak yapıldığında Türk Ceza Kanunu'nun 96. (TCK) maddesinde yer alan eziyet suçunu oluşturmaktadır. Emniyet güçlerimiz kamera kayıtlarını ivedilikle incelemiş ve şüphelinin yakalanmasını sağlamıştır. Şüpheli an itibariyle işlemiş olduğu bu suç sebebiyle tutuklanmıştır. Biz şüphelinin en üst sınırda cezalandırılması ve de bedenen ve ruhen kendini savunamayacak olan bireylere karşı, bu suçu bir daha işlememesi için elimizden gelen herşeyi yapacağız." açıklamalarında bulundu.