Antalya'nın Alanya ilçesinde Süleymancılar cemaatine ait yurtta, 10 çocuğu istismar ettiği gerekçesiyle hakkında dava açılan kişi, ilk kez hakim karşısına çıktı. Duruşmada, şikayetinden vazgeçen çocuklar için yargılamanın devamı amacıyla kayyım atanmasına karar verildi.
Antalya’nın Alanya ilçesinde Süleymancılara ait Erkek Öğrenci Yurdu’nda kalan ve yaşları 10-14 arasında değişen 10 erkek öğrenciye, cinsel istismarda bulunduğu iddiasıyla yakalanan, ancak adli kontrol ile serbest bırakılan kişi, durumun sosyal medyada gündem olmasının ardından tutuklandı.
94 YILA KADAR HAPİS İSTEMİYLE YARGILANIYOR
Cinsel istismar faili "eğitmen" diye tanımlanan kişi hakkında 9 öğrenciye yönelik “sarkıntılık yapmak suretiyle cinsel istismar”, “çocuğa karşı cinsel taciz”, “çocuğa müstehcen görüntü, yazı veya sözleri içeren ürünleri vermek ya da bunların içeriğini göstermek”, 1 öğrenciye yönelik ise “basit cinsel istismar” suçlamasıyla toplam 94 yıla kadar hapis istemiyle dava açıldı. İddianame, Alanya 2. Ağır Ceza Mahkemesi’nce kabul edildi.
MAĞDUR 5 ÇOCUK DİNLENDİ
Mağdur öğrencilerin ifadeleri, hazırlanan iddianamede yer aldı. Sanığın yargılandığı davanın ilk duruşması Alanya 2. Ağır Ceza Mahkemesi’nde görüldü. Duruşmada sanık ve mağdur 10 çocuktan 5’i dinlendi.
SANIK ‘BEN SÜLEYMANCILAR CEMAATİNE MENSUBUM’ DEDİ
Duruşmada savunma yapan sanık, Süleymancılar cemaatine mensup olduğunu söyledi ve “Buranın kendi eğitim sistemi içerisinden geçtim ve din eğitimi konusunda bana icazet verildi ve bu yurtta görevlendirildim” diyerek suçlamaları reddetti.
“FARKLI ZAMANDA AYNI EĞİTMEN İSTİSMAR ETTİ” İDDİASI
İstismara maruz bırakılan çocuklardan biri ise yine aynı yurtta bir başka tarihte davaya konu olan olayın dışında aynı şahsın cinsel istismarına maruz kaldığını açıkladı. Konuya ilişkin bilgi veren mağdur avukatlarından Canel Durak, “Bunun üzerine mahkeme duruşma savcısının da talebi doğrultusunda mağdurun ifade ettiği yeni istismar olayı hakkında Cumhuriyet Başsavcılığı’na suç duyurusunda bulundu ve gerekli işlemin yapılmasına karar verdi” dedi.
3 ÇOCUĞUN AİLESİ ŞİKAYETİNDEN VAZGEÇTİ
Duruşmada dinlenilen 5 çocuktan 3’ü ise savcılıkta verdiği ifadeyi reddetti ve aileleri de şikayeti geri çekti.
Mahkeme, şikayetini çeken 2 çocuk yönünden Sulh Hukuk Mahkemesi’nden kayyum atanmasını istedi. Mahkeme sanığın tutukluluk halinin devamına karar verdi. Bir sonraki duruşma 24 Haziran’da saat 13.30’da görülecek.
“HİÇBİR FORMASYONU YOK”
Konuyla ilgili konuşan Canel Durak, “Bu dava bize Bakanlığın bünyesinde olan, onun gözetimi ve denetimi altındaki bir yurtta Süleymancılar adı altında bir cemaate çocukların teslim edildiğini gösterdi. Sanık, hiçbir pedagojik formasyonu, eğitimi ve hoca olarak hiçbir yurtta görevli olabilecek bir formasyonu yokken sadece bir yurdun yetiştirdiği bir kişi olarak isimsiz, ne olduğu belli olmayan kişilerin cemaat adı altında icazet vermesi sonucu yaklaşık 30-40 çocuğun kendisine emanet edileceği bir düzeye getirilebiliyor. Bu başlı başına çok çarpıcı bir durum” dedi.
“ÇOCUKLAR BASKI ALTINDA KALDIKLARINI AÇIK EDER ŞEKİLDE İFADE VERDİ”
Bu davanın ülkedeki bu tür yapılanmalarda çocukların ve gençlerin karanlığın içine sürüklenmesinin tartışılması açısından da önemli olduğunu ifade eden Avukat Durak şunları söyledi:
“Bizler bugünkü duruşmada aileleri de dinledik. Ailelerin bir kısmı şikayetçi de oldu. Soruşturma aşamasında savcılıktaki ifadesinde sanığın kendilerine ve arkadaşlarına yönelik birtakım eylemleri yaptığına yönelik beyanları veren 3 çocuk ise bugünkü duruşmada verdikleri ifadelerde ‘hatırlamıyorum, bilmiyorum, olmadı’ şeklinde titreyen ve korkan bir ses tonuyla nasıl bir baskı altında verdiklerini açık eder vaziyette geri çekti ve aileler şikayetçi olmadı. Tutuklu olmasına rağmen belli ki halen belli bir güç ve odak baskısını devam ettiriyor.”
ANTALYA BAROSU KAMU GÖREVLİLERİ HAKKINDA SUÇ DUYURUSUNDA BULUNMUŞTU
Öte yandan Antalya Barosu Başkanlığı yaşanan olay nedeniyle Antalya İl Milli Eğitim Müdürü, Alanya Kaymakamı ve İlçe Milli Eğitim Müdürü hakkında, savcılığa suç duyurusunda bulunmuştu. Dilekçede, şüphelilerin denetim-gözetim görevini yerine getirmeyerek yurtta yaşanan cinsel istismara sebebiyet verdikleri ifade edilmişti.