İstanbul Baro Başkanı İbrahim Kaboğlu ve 10 yönetim kurulu üyesine yönetimlerine son verilmesi ve yeni yönetim seçilmesi için dava açıldı. Ayrıca 'terör örgütü propagandası yapmak' suçlamasıyla da Adalet Bakanlığı’ndan kovuşturma izni istendi.
İstanbul başsavcılığının açıklaması şöyle:
"İstanbul Barosu Başkanı İbrahim Özden Kaboğlu ile Baro Yönetim Kurulu üyelerinin görevlerine son verilmesi ve yeni başkan ile yönetim kurulu üyelerinin seçilmesi talepli davanameyle İstanbul Asliye Hukuk Mahkemesi nezdinde dava açılmıştır."
YÖNETİM KURULU ÜYELERİ KİM?
İstanbul Barosu Başkanı İbrahim Kaboğlu ile birlikte yönetim kurulu üyeleri Rukiye Leyla Süren, Hürrem Sönmez, Ahmet Ergin, Metin İriz, Mehmedali Barış Beşli, Yelda Koçak Urfa, Fırat Epözdemir, Ezgi Şahin Yalvarıcı, Ekrem Bilen Selimoğlu ve Bengisu Kadı Çavdar'ın görevlerine son verilmesi isteniyor.
NE TALEP EDİLDİ?
Davanamede, İstanbul 1 No'lu Barosu Başkanlığı ve Yönetim Kurulu'nun amacı dışında faaliyet gösterdiğine vurgu yapıldı. Savcılık, İstanbul Barosu Yönetim Kurulu üyeleri ve Başkanı İbrahim Özden Kaboğlu'nun görevlerine 1136 sayılı Avukatlık Kanunu'nun Baronun kurulması, organlarının görevden uzaklaştırılması ve görevlerine son verilmesi" başlıklı 77. Maddesinin 5'inci fıkrası uyarınca son verilmesine, yerlerine yeni Baro Başkanı ve Yönetim Kurulu üyelerinin seçilmesini talep etti.
BARO'DAN AÇIKLAMA GELDİ: YÖNETİM HEDEF HALİNE GETİRİLDİ
İstanbul Barosu'nun konuya ilişkin açıklaması şöyle:
"İstanbul Barosu, Anayasa ve Avukatlık Yasası gereği, hukukun üstünlüğünü ve insan haklarını savunma ve koruma görevi çerçevesinde 21.12.2024’de bir açıklama yaptı. Bu açıklama nedeniyle İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı, Baro Başkanı ve Yönetim Kurulu Üyeleri hakkında, hiçbir yasal dayanağı bulunmadığı halde soruşturma başlattığını 22.12. 2024 günü kamuoyuna duyurdu. Böylece Baro yönetimi, Başsavcılık tarafından şüpheli ilan edilerek kamuoyu karşısında asılsız suçlamalarla hedef haline getirildi.
'HUKUKEN YOK HÜKMÜNDE'
Baro Başkanı ve Yönetim Kurulu Üyelerinin beyanı alınmadan ve soruşturmanın yasal ön koşulu olduğu halde Adalet Bakanlığı'ndan izin istenmeden başlatılan soruşturma, daha sonra onay için 25.12.2024 tarihinde Adalet Bakanlığı'na gönderildi; Bakanlık ise, aynı gün soruşturma izni verdi. Bu şekilde sonradan onay işlemi, usul ve esas yönünden Avukatlık Kanunu’na ve Anayasa’ya açıkça aykırı olup, Savcılık ve Bakanlık işlemleri hukuken yok hükmündedir. Daha baştan adil yargılanma hakkını ihlal eden hukuk dışı işlemlerin muhatabı olduğu için ifade vermeyi reddeden İstanbul Barosu yöneticileri ise, Savcılıkta beyan işlemleri öncesi kamuoyuna açıklama yapmadı.
Her koşulda hukuka saygı kararlılığında olan İstanbul Barosu yönetimi, Baro tüzel kişiliğini de hedef alan hukuk dışı işlem ve eylemlere karşı yargı yolunu kullanmak zorunda kalmış ve Adalet Bakanlığı'nın; Avukatlık Kanunu’na, Bakanlık genelgesine ve Anayasaya aykırı 'soruşturma izni' verilmesine ilişkin işlemine iptal davası açmıştır."
NE OLMUŞTU?
İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı, İstanbul Barosu Başkanı İbrahim Kaboğlu ve yönetim kurulu üyeleri hakkında, "Terör örgütü propagandası yapmak" ve "Halkı yanıltıcı bilgiyi alenen yaymak" suçlarından re'sen soruşturma başlatmıştı.