İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığınca hazırlanan iddianamede, Lütfü Haluk Bayraktar, Selçuk Bayraktar ve Baykar Makina Sanayi ve Ticaret Anonim Şirketi "müşteki" sıfatıyla yer aldı.
İddianamede, 9 Nisan'da müştekilere yönelik "Jet yakıtı satmışlar" şeklinde sosyal medya paylaşımı yapan, ayrıca 13 Şubat'ta bir internet sitesinde, "Alevilerin Neden Bir PKK'si olmalıydı?" başlıklı bir yazı yayınladığı tespit edilen Yavuz hakkında resen soruşturma başlatıldığı kaydedildi.
Yavuz'un Türkiye için insansız hava araçları üreten müştekilerle ilgili yanıltıcı bilgi yaydığı yönünde müştekilerin avukatları tarafından savcılığa 15 Nisan'da şikayet dilekçesi sunulduğu belirtildi.
İddianamede, İstanbul Emniyet Müdürlüğü Terörle Mücadele Şube Müdürlüğnce düzenlenen 9 Mayıs tarihli rapora göre, Yavuz hakkında daha önceden "terör örgütü propagandası yapmak", "halkı kin ve düşmanlığa tahrik veya aşağılama" gibi suçlardan soruşturmalar yürütüldüğü, ayrıca Yavuz'un Dokuz Eylül Üniversitesi'nde öğrenciyken terör örgütü PKK tarafından düzenlenen yürüyüşlere katıldığına ilişkin bilgiler elde edildiği aktarıldı.
PROPAGANDADAN YARGILANMIŞ
UYAP kayıtlarına göre de iddianamede, Yavuz'a 2018'deki sosyal medya paylaşımları nedeniyle "PKK silahlı terör örgütünün propagandasını yapmak" suçundan 1 yıl 6 ay 22 gün hapis verildiği, ancak ertelenen bu hükmün henüz kesinleşmediği bilgisine yer verildi.
İddianamede, Evren Barış Yavuz'un "Alevilerin Neden Bir PKK'si olmalıydı?" başlıklı yazısında ise devlete karşı silahlı mücadeleyi meşru gösterdiği, bunun için de PKK silahlı terör örgütünü örnek verdiği kaydedildi.
Yavuz'un, PKK terör örgütünün cebir, şiddet veya tehdit içeren yöntemlerini meşru gösterecek veya övecek ya da bu yöntemlere başvurmayı teşvik edecek şekilde propagandasını yaptığı dile getirildi.
"KAMU BARIŞINI BOZMAYA ELVERİŞLİ NİTELİKTE"
İddianamede, Yavuz'un, Selçuk Bayraktar ile Lütfü Haluk Bayraktar'ın aynı karede bulunduğu ve Filistin halkı lehinde düzenlenen bir mitingde çekilmiş fotoğrafı "Jet yakıtı satmışlar" notuyla paylaştığı kaydedildi.
Yavuz'un eyleminin, Türkiye'nin iç ve dış güvenliği ile kamu düzenine ilişkin olduğu ifade edilen iddianamede, bu paylaşım üzerine kamuoyunda tartışmalar meydana geldiği, bu açıdan da söz konusu paylaşımın kamu barışını bozmaya elverişli nitelikte olduğu değerlendirmesine yer verildi.
İddianamede, müştekilerin İsrail'in katliamlarına destek oldukları yönünde algı oluşmasına kasten neden olabileceği belirtilen paylaşımın, aynı zamanda müştekilerin onur, şeref ve saygınlıklarını rencide edebilecek nitelikte somut bir eylem olduğu anlatıldı.
İLETİŞİM HATASI YAPTIĞINI SAVUNDU
İddianamede, Yavuz'un ifadesinde, "Alevilerin Neden Bir PKK'si olmalıydı?" başlıklı yazıyı kendisinin değil, Ali Tektaş tarafından 2013'te www.fraksiyon.org isimli internet sitesinde yazıldığını, o dönem bu sitede adına yönetici paneli açıldığını ve kendisinin sadece sayfa düzenleyicisi olduğunu iddia ettiği kaydedildi.
2015'te bu siteden ayrıldığını, 2016'da ise sitenin kapandığını, bu nedenle Ali Tektaş'ın ismi ile fotoğraf bilgilerinin silindiğini, ancak kendisinin sitede yönetici olarak görülmeye devam ettiğini iddia eden Yavuz'un, 2017'de site kapandıktan sonra yazının "alevienstitusu.blogspot.com" sitesinde kendi adının yer aldığı bir makaleymiş gibi yayınlandığını söylediği aktarıldı.
İddianamede, Yavuz'un, Bayraktar ailesine yönelik paylaşımına ilişkin ise 1 Ocak'ta düzenlenen Filistin'e destek mitinginde İsrail mallarının boykot edilmesi çağrısı yapıldığını, ancak İsrail'e ihracatın yapılmaya devam edildiğini öğrenmesi üzerine tutarsızlığı ifade etmek için mitingi temsil eden ve çok paylaşılan fotoğrafı kullandığını söylediği belirtildi.
Paylaşımı özgür iradesiyle yaptığını dile getiren Yavuz'un, Bayraktar ailesi veya Baykar şirketinin İsrail ile ticaret yaptığını ima etme amacı olmadığını, bir iletişim hatası yaptığını savunduğu aktarıldı.
"YAVUZ'UN SAVUMASI SUÇTAN KURTULMAYA YÖNELİK"
İddianamede, Yavuz'un paylaşımında açıkça "Jet yakıtı satmışlar" şeklinde yazması ve müştekilere ait fotoğrafı kullanması göz önüne alındığında, savunmasının suçtan kurtulmaya yönelik olduğu ifade edildi.
16 YILA KADAR HAPİS İSTEMİ
Evren Barış Yavuz'un, "terör örgütü propagandası yapmak", "zincirleme şekilde alenen hakaret" ve "halkı yanıltıcı bilgiyi alenen yayma" suçlarından 3 yıl 4 aydan 16 yıl 1 aya kadar hapisle cezalandırılması talep edildi.
İDDİANAME MAHKEMEDE
Başsavcılık, iddianameyi İstanbul 23. Ağır Ceza Mahkemesine gönderdi.