CHP lideri Özgür Özel partisinin grup toplantısında konuştu.
Özel'in açıklamalarından başlıklar şöyle:
Nobel Ekonomi Ödülü'nü alan Daron Acemoğlu'nu yürekten kutluyorum. Cumhurbaşkanı da aramış bunu da çok önemli buluyorum.
AK Parti iktidarı önlem almadığı için ölümlü işçi kazalarında maalesef Türkiye birinci ülke. Amasra maden faciası bir katliamdır bugün yıldönümüdür. Sayın Erdoğan o zaman, biz kader planına inanmış insanlarız dedi. Sayıştay raporlarına baktığımızda, aklı ve vicdanı olan bir iktidarın bunu önleyebileceğini görüyoruz.
Havalandırma vantilatörünün 53 kez ikaz ve yüzlerce kez alarm verdiği bir felakettir Amasra maden faciası. Bu mesleğin fıtratında bu var diyorlar ama Almanya'da yüz yıldır ölümlü kaza olmuyorsa, kader planında bu var, demek sorumluluğun üzerini örtmek demektir.
Bu iktidarın gitmesi de bu ülkenin kader planında vardır. TTK, Meclis'te yaptığı sunuşta neredeyse sorumluluğu ölen madencilerin üzerine attı. Suçluları aklayan bir süreç hiçbirimize yabancı bir süreç değildir. Suçlular, cezalarını alana kadar Amasra davasını takip etmeye devam edeceğiz. Soma'da yakınlarını kaybedenler de bilsin çok geçmeden o davalar bir daha açılacak ve anaların yüreğine su serpilecek.
GEBZE VE ÜMRANİYE'DE HAYVAN KATLİAMI
Barınak yapmak için 2028'e kadar süre vermişlerdi son olarak. Gebze'de, Ümraniye'de canlarımızı öldürdüler hepimizi mahvettiler. Biz bu katliam yasasını uygulamadık, uygulamayacağız, asla da uygulatmayacağız. Ama kendi belediyeleri örtülü mesajı alanlar canlara kıyıyor. Bizim belediye başkanlarımız da vekillerimizde canlarımıza kıymayacağımızı söyledik.
AYM'YE ÇAĞRI
Bu işin bir kısmı aşılama, barınak yapma, kısırlaştırma, sahiplendirme ama diğer boyutu da para. Şans oyunlarından bir fon toplanması önerilmişti. Bu öneriyi Meclis'te dile getireceğiz, değişiklik tekliflerini sunacağız. Ama bir çağrım da AYM'ye; zaman geçirmeden bu örtülü katliam yasasını iptal etmelidir. Yerine de makul bir süre vermeli, bu yasanın düzelmesi sağlanmalıdır."
SAVUNMA SANAYİİ DESTEK FONU'NA TEPKİ
Özel, 100 bin TL limiti olan kredi kartlarından savunma sanayii fonu alınmasına tepki göstererek şunları söyledi:
3 hafta önce Sayın Şimşek ekonominin iyiye gittiğini yeni vergiler getirmediklerini söylemişti. Ama Meclis'e AK Parti grubu 12 maddelik bir teklif getirdi. 1 Ekim'de Sayın Erdoğan, TBMM'nin açılışında yaptığı konuşmada, İsrail'in bir sonraki hedefi Türkiye'dir dedi. Buna anlam veremedik. Bu işte bir bit yeniği var dedik. Yönetimdeki beceriksizliğini örtmek için İsrail'i ortaya atıyor dedik. Dışişleri Bakanı gizemli laflar edecekti. Milli Savunma Bakanı, kahraman ordumuza rağmen bir şey diyemeyecekti düşüncesiyle, kapalı oturum istedik.
Kendisi gelmedi, iki bakanını gönderdi. Kapalı oturumda konuşulanı 10 yıl söyleyemezsiniz ama söylenmeyecek bir bilgiyi Meclis'e verse kimse söylemez. Kapalı oturumda sizin bilmediğiniz 1 tek kelime söyleyemediler. İsrail'in Türkiye'ye saldıracağının kanıtını ortaya koyamadılar. Sayın Bahçeli siz de oradaydınız. Çıkın söyleyin ben bakanları dinledim ve İsrail'in Türkiye'ye saldıracağına ikna oldum, deyin. Meğerse ipteki cambaza bak deyip vatandaşın cebine el atacaklarmış.
Savunma sanayii fonu getirdiler. Tehlike büyük, İsrail Türkiye'ye saldıracak. Savunma sanayiine destek olacağız dediler.
Vergi kazanandan alınır. Kredi kartını veren banka mı kazanıyor, alan vatandaş mı? Limit vermiş, kendi kendine arttırmış. Alışveriş yapandan da değil, yapma ihtimali olandan da vergi alıyor. Kredi kartından kendini döndürmeye muhtaç vatandaşın gırtlağına çöküyor. Yapılmayan alışverişten vergi almaya kalkan deli dumrula diyorum. Bu parayı alamayacaksın. onu o taslaktan öyle ya da böyle çıkaracaksın. Alacaksan bankadan alacaksın."
Kara Harp Okulu'nun mezuniyet töreninde teğmenlerimizin Atatürk'e bağlılığını gösteren teğmenlerimize soruşturma açmışlardı dikkatle takip ediyoruz. Oradaki subayları sorumlu tutup 30-40 tanesini farklı yerlere tayin etmişler. O subaylar 15 Temmuz'da mücadele etmiş ve ülkesine hizmet etmiş. Bu haksızlıktır, esas mesele Sayın Erdoğan hiç rahatsız olacak bir şey yok, ne demiş teğmenler, Mustafa Kemal'in askerleriyiz. Kimin olacak?
O teğmenler Mustafa Kemal'in tarafında, fesli deli Kadir'in dirisine sen gittin ölüsüne 5 bakan gönderdin. Biz Mustafa Kemal'in tarafıyız, fesli deli Kadir, 'Keşke Yunan kazansaydı' diyordu. Bu teğmenler cezalandırılırsa sen de tarafını göstereceksin. Bu millet genç teğmenlerin yanında, devleti de teğmenlerin karşısına dikenlerden ilk seçimde hesap soracak.
YAZ SAATİ UYGULAMASI
Kalıcı yaz saati uygulamasını 4,5 milyar lira avantaj sağlayacağız diyerek önce damat Albayrak kalıcı hale getirdi. 1 kuruş avantaj sağlandığına dair bir rapor yok. Aksine şimdi sokakta lamba yanıyor, okulda, işyerinde lamba yanıyor. Dünyada kimse bunu akıl etmiyor, bizim aklıbollar akıl ediyor. Çocuklar karanlıkta tedirginlik içinde okullarına gidiyor.
Tayyip Bey, esnafa verdiği sözleri tutmazken HÜDA-PAR'a verdiği sözleri tutuyor. Anayasanın ilk dört maddesi tartışmasını kendilerini sürdüremiyor. Ama mayınlı araziye Numan Bey'i yolluyor. Senin yanında MHP var mı? Devlet Bey baktı ki mayına bastın seni bıraktı. Tayyip Bey yanında durmadı. Bakalım ne diyeceksin?
Anayasayı Erdoğan için değiştirmek amacıyla anayasa masasına partileri çekebilmek için bin yol deniyorlar. Tartışmaya kapalı... CHP, ilk dört maddenin değiştirilemeyeceği fikrinin taş gibi yanındadır. Bu memlekette bu konu tartışmaya kapalıdır.
BAHÇELİ'YE: EL UZATARAK DOĞRUSUNU YAPIYORSUN
Bahçeli "Uzattığım el, hesapsızdır iyi niyetlidir" demiş. Bu normalleşmeyi tahmin ediyorum. Sen de il başkanlarını topladın. Normalleşme millette karşılık buldu, CHP'nin siyaset alanını açtı. Anketlere bakıyoruz, normalleşmeye destek... DEM'e uzattığı ele söylüyor. Düne kadar kapatılsın dediği partiye... Terör yuvası dediği partiye... Bize diyalog kurduğumuz için demediğini bırakmayan Devlet Bey'e diyorum ki doğrusunu yapıyorsun. Konuşmak, kavgadan iyidir. Bu yaptığın için seni eleştirmiyorum. El uzatman doğrudur, bir partiyi yok saymak seçmeni yok saymaktır.
29 EKİM RESEPSİYONU ÇAĞRISI
Bir çağrı da bizden. 29 Ekim'de her sene olduğu gibi resmi törenlere katılacağız. Bu sene Cumhuriyet Resepsiyonu'nu Saray'da değil de Atatürk'ün evinde, Çankaya Köşkü'nde yapın. O resepsiyonu Çankaya'da yaptığınız takdirde siyasilerin hepsi gelecek. Devlet Bey, mecliste sıktığınız eli yine sıkacaksanız, o resepsiyonu Çankaya'ya taşıyın. Cumhuriyet Resepsiyonu'nun Çankaya'da yapılmasını Erdoğan'a teklif ediyorum.