İstanbul Eyüpsultan'da 7 Mayıs 2024'te okul müdürü İbrahim Oktugan'ın silahla odasında vurularak öldürülmesine ilişkin yargılama başladı. İstanbul 1.Ağır Ceza Mahkemesi'nde görülen duruşmada, tutuklu sanık Yousif K. (19) ve öldürülen İbrahim Oktugan'ın ailesi 'müşteki' sıfatıyla hazır bulundu. Mahkemeye 2 tutuksuz çocuk ile tutuksuz sanık Muhammed Günay G. de tarafların avukatları ile katıldı.
'IRKÇILIĞA MARUZ KALDIM'
Tutuklu sanık Yousif K. savunmasında, “Amacım öldürmek değil yaralayıp korkutmaktı. Muhammet Günay Gündüz beni kışkırttı. Yoksa ben böyle bir şey yapmam, gidip öldürmem. Uyuşturucu madde kullanmam, kavgacı biri değilim. Ben okulda çok fazla ırkçılığa maruz kaldım. Kim kışkırtılsa bu olayı yapardı. Okuldan atıldığım iddiaları da yalan. Ben okuldan atılmadım, bu e-Okul sistemimde vardır, okulda beni gördüklerinde kapıyı açmadılar" ifadelerini kullandı.
'YUSUF'A KAPIYI BEN AÇTIM'
Tutuksuz sanık Abdulkadir S. savunmasında, “Kapıya yakın olduğum için Yusuf'a kapıyı ben açtım. Hocaları ziyarete geldiğini söyledi. Daha sonra kantine gittim. Silah sesini duyunca hemen dışarı çıktım. Kapının orada Yusuf ile karşılaştım. Yusuf'un elinde silah vardı" şeklinde konuştu.
Tutuksuz sanık Abdulsamet A. ise, “O gün kapıyı açmadım. Bir hocaya hakaret ettiği için okuldan atıldığını biliyorum. Olaydan önce böyle bir konu hiç konuşulmadı. İbrahim hoca vurulduktan sonra ben hemen yanına koştum. Olaydan sonra beni de adliyeye çağırdılar. Babamla birlikte gittim" dedi.
'YUSUF, SİLAHLA GEZEN BİRİSİ'
Sanık Muhammet Günay G., “Olaydan önce Yusuf'la konuşurken İbrahim hocanın adı hiç geçmedi. Ben 'karnına vur, karnına vur' demedim. Ben kesinlikle İbrahim hocanın Yusuf'un annesine küfrettiğini duymadım. Yusuf K., hocanın üzerine yürüdü. Kendisi sürekli böyle şeyler yapan ve silahlı gezen birisi, ben onu kışkırtmadım. Ben kolundan tuttum, dışarı çıkardım. Yusuf dışarda 'anneme nasıl bağırır' diye ağlamaya başladı, ben onu asla kışkırtmadım" ifadelerini kullandı.
'EŞİM 56 SENE BU ÜLKEYE HİZMET ETTİ, KANI YERDE KALMASIN'
Ölen İbrahim Oktugan'ın eşi Fatma Oktugan, “Eşim 56 sene bu ülkeye hizmet etti. Çocukları, ülkesini, insanları çok severdi. Herkesin hayatına dokunan biriydi. Birçok öğrenciye hizmet etti. Çocukları ve ülkesini çok severdi. Herkesin hayatına dokunan biriydi. Ben emekli öğretmenim, ben bir kere bile eşimin ağzından kötü hiçbir söz duymadım. Çok aydın bir insandı, tüm öğretmenlere öğretmenlik yaptı. Şehit dediler, şehitliği verilmedi. Bunu hak edecek ne yaptı? Şikayetçiyim. Eşimin kanının yerde kalmamasını istiyorum" dedi.
