Suriye'de 61 yıllık rejim devrildi. MİT Başkanı İbrahim Kalın, Şam'a yüksek düzeyde ilk ziyareti gerçekleştirdi. İbrahim Kalın, Emevi Camii'nde namaz kaldı.
Yaşanan bu gelişmeler sonrası Gerçek Gündem haber sitesi yazarı, Türk medyasının son 50 yılına canlı tanıklık eden Hatice Turhan önemli bir yazı kaleme aldı.
Turhan, "Devlet Sözünü Tuttu" başlıklı yazısında, "MİT Başkanı İbrahim Kalın'a bir Türkiye Cumhuriyeti Devleti vatandaşı olarak teşekkür ediyorum. Muhalif de olsak kör değiliz sonucunda" ifadelerini kullandı.
Gazeteci Hatice Turhan'ın yazısı şu şekilde:
Devlet Sözünü Tuttu
Şimdi yazacağım yazı muhtemelen bizim tarafın bir kısmının tepkisini çekecek. Bir hayli de linç yiyeceğim. Ancak demirden korkan trene binmez.
En son söyleyeceğimi en başta söyleyeyim. MİT Başkanı İbrahim Kalın'a bir Türkiye Cumhuriyeti Devleti vatandaşı olarak teşekkür ediyorum. Muhalif de olsak kör değiliz sonucunda.
Her şeyi toptan reddeden nihilist ve anarşist yaklaşımlarda hiç olmadım. Devlet benim devletim. Kendi inancım doğrultusunda yönetim şekli konusunda belli bir tavrım vardır. Ancak toplumun bir arada oluşturduğu devlet erkinin uyum içinde var olması gerektiğine de tümüyle inanırım.
MİT Başkanı İbrahim Kalın'ın Emevi Camiindeki görüntülerini izlediğimde düşünceye daldım. Yıllardır kimilerinin alaycı bir ifade ile dile getirdiği "Emevi Camiinde Cuma namazı" söylemi gerçek olmuştu. Dudaklarımdan "Devlet sözünü tuttu" cümlesi düştü.
Tepkileri de takip ettim. Kimi, Camii zaten açık. Namaz kılmakta ne var anlamında sözler sarf ettiler. Fakat kastedilen turist olarak gidilip Emevi Camii'nde namaz kılmak değildi zaten. Bunu herkes biliyordu. Kastedilen Türk devlet yetkililerinin Esad devrildikten sonra orada namaz kılmasıydı.
Açıkçası dostlar, kimi muhalif dostlarımın verdiği tepkiye inanamıyorum.
Soru: Esad diktatör müydü?
Cevap: Evet
Cevap böylesine yalın iken, neyi tartışıyoruz Allah aşkına.
O yüzden MİT Başkanı bir anda Şam'da kameraların önüne geçince tüm dünya gol yemiş gibi oldu. Yanına Colani'yi alıp gövde gösterisi yapması, Türkiye'nin Suriye'de yaşanan bu değişimin neresinde olduğuna dair spekülasyonlara da son verdi bir anlamda.
Türkiye yıllarca iç ve dış tepkilere, ekonomik sıkıntılara rağmen milyonlarca ve milyonlarca Suriyeliyi kabul etti. Nihayetinde Esad diktatörlüğü son buldu.
Bu durum Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'a yarayacak diye küçümsemeye çalışmayı anlayamıyorum. Evet, sonunda haklı çıktı. Siyasi ve ekonomik risk aldı ve başardı.
Şimdi yapılması gereken Suriye'de dolu dizgin yaşanan değişime en insanca şekilde destek olmak. Ortada bir devlet aygıtı kalmadığına ve bu coğrafyada devlet niteliğinde bir tek Türkiye bulunduğuna göre kısa vadede yaşanacakları tahmin etmek hiç de güç değil.
O Yüzden MİT Başkanı Kalın'ın ziyareti bana göre bir yandan düşmanlara net bir mesaj, diğer yandan da dostlara bir yol haritası niteliğinde. Herkes bu haritayı iyi okumalı diyorum.