İzmir’de vahşet! Sevgilisini öldürüp 112’yi aradı: Ben vurdum, gelin beni de alın

İzmir'deki olay, 25 Kasım 2022'de, Konak ilçesi Atilla Mahallesi'nde meydana geldi. İki çocuk annesi Özlem Eryakşi, evlilik hazırlığında olduğu ve aynı kafeteryada çalıştığı Cemal Kusuvoğlu ile yaşadığı evde, tabancayla karnından vuruldu. Hastaneye kaldırılan Eryakşi, hayatını kaybetti. Cemal Kusuvoğlu, cinayet şüphesiyle tutuklandı. Şakalaşırken silahın kazayla ateş aldığını öne süren Cemal Kusuvoğlu hakkında, 'Kadına karşı kasten öldürme' suçundan ağırlaştırılmış müebbet, 'Ruhsatsız ateşli silahla mermileri satın alma ve bulundurma'dan ise 3 yıla kadar hapis cezası istemiyle dava açıldı.

İzmir Adliyesi 5'inci Ağır Ceza Mahkemesi'nde geçen temmuz ayında görülen duruşmada karar çıktı. Heyet, sanık Cemal Kusuvoğlu'na önce ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası verdi. Ardından sanık Kusuvoğlu'nun olay günü öldürülen Özlem Eryakşi ile tartışmasını göz önüne alıp, bu durumu haksız tahrik olarak kabul edip cezayı 24 yıl hapse indirdi. Mahkeme heyeti, sanık Kusuvoğlu'na ayrıca ruhsatsız silah taşıması nedeniyle 2 yıl hapis ve 60 gün adli para cezası da verdi. Tarafların itirazları üzerine dosyayı görüşen İzmir Bölge Adliye Mahkemesi 24'üncü Ceza Dairesi sanığın yeniden yargılamasına karar verdi. İlk celsede yapılan savunmaların ardından iddia makamı esas hakkında mütalaasını sundu. Savcı, maktulün giriş yarası ile çıkış yarasının bulunduğu açının, bir kişinin yanlışlıkla kendisini o bölgeden vurmasının hayatın olağan akışına uymadığını belirtip, sanık Kusuvoğlu'nun 'Nitelikli kasten öldürme' suçundan ağırlaştırılmış müebbet hapisle cezalandırılmasını talep etti.

'SUÇLAMALARI REDDETTİ'

Sanık Cemal Kusuvoğlu'nun, İzmir Bölge Adliye Mahkemesi 24'üncü Ceza Dairesi'nde, yargılanmasına bugün görülen 2'nci duruşmayla devam edildi. Duruşmaya tutuklu sanık Kusuvoğlu SEGBİS ile katıldı. Ayrıca, öldürülen Özlem Eryakşi'nin annesi Necla Duru, kızı H.S.T., Kadın Cinayetlerini Durduracağız Platformu üyeleri ile taraf avukatları da duruşmada yer aldı. Başka bir suçtan cezaevinde bulunan Eryakşi'nin oğlu B.T. de SEGBİS ile duruşmaya katıldı.

'ANAMA ALLAH EVLAT ACISI YAŞATSIN'

Sanık Kusuvoğlu'nun avukatı, müvekkilinin Eryakşi ile 112 Acil Çağrı Merkezi'yle yaptığı telefon görüşmelerini kaydettiği CD'yi mahkemeye sundu, mahkeme ses dosyalarının dinlenmesine karar verdi. İlk olarak, öldürülen Özlem Eryakşi ile Kusuvoğlu'nun karşılıklı konuşmasının yer aldığı ses kaydı dinlendi. Ses dosyasında Eryakşi'nin, "Benim senden başka bu hayatta kimsem yok. Kadın halimle şu evi tek başıma kurdum, kafam rahat. Düzgün bir aile kurayım dedim, yok. Özlem koştursun, Özlem yapsın. Ben köpek gibi çalışıyorum, insanoğlunun nankörlüğünden eriniyorum" demesi yer aldı.

Ses kaydında kendi annesini de eleştiren Eryakşi, "Benim anama Allah evlat acısı yaşatsın. Ben bir öleyim de o toprağa bir gelsin. Duruyor duruyor kardeşini, annesini anlatıyor. O Necla'ya bir evlat acısı yaşatsın, inşallah ya Rabbim. Sen de buna şahit ol" dediği anlar da yer aldı. Bu sırada Eryakşi'nin annesi göz yaşını tutamadı.

Kusuvoğlu'nun ise "Niye bizi geriyorsun, neden" demesi üzerine Eryakşi'nin "Annemden, o annem var ya. Huzuru, mutluluğu, sağlığı iste bu hayattan. Anneymiş, ben 17 yaşında anne oldum. Yaşım 34. Ben hiçbir zaman annemden annelik görmedim" diye karşılık vermesi de ses kaydında yer aldı.

Daha sonra Kusuvoğlu'nun 112 Acil Çağrı Merkezi'yle yaptığı telefon görüşmesi de mahkemede dinlendi. Bu kayıtta ise Kusuvoğlu'nun Eryakşi yaralandıktan sonra, "Evin adresini veriyorum, ambulans gelsin" dediği, Eryakşi için ise "Evin adresini ver gülüm" dediği duyuldu.

'YA ABİCİM BEN VURDUM'

Başka bir birime aktarıldığı anlaşılan kayıtta ise Kusuvoğlu'nun "Silahla yaralama var, bir ambulans gönderir misiniz" dediği, ardından çağrı merkezi görevlisinin yönelttiği "Adres teyit ediliyor, silahlı yaralama mı var? Mermi bir yerden giriyor, başka yerden mi çıkıyor? Vuran kim?" soruları üzerine ise "Ya abicim ben vurdum ya gelin beni de alın hadi" diye cevap vermesi yer aldı.

Eryakşi ailesinin avukatına söz verilmesi üzerine, "İlk başta 'Şakalaşıyorduk, vuruldu' diyor. Ama sonra da 'intihar' deniyor. İntihar olsaydı en başında 'intihar' derlerdi. Kaydın dosyaya şu aşamada sunulmasına da anlam veremiyoruz. Ayrıca maktule 'Gülüm' diye hitap edilmesi, onun lehine yorumlanamaz. Zaten sonunda da 'Ben yaptım' diye bir kabul durumu da vardır" dedi.

Eryakşi'nin annesi Necla Duru, "Ben anne olarak elimden geleni yaptım, vicdanım rahat. Adalet istiyorum, suçlu cezasını çeksin" dedi.

'TEPKİ OLARAK 'BEN VURDUM' DEDİM'

Sanık Kusuvoğlu da telefonundaki bir programın yaptığı tüm görüşmeleri ses kaydına aldığını ifade ederek, "Özlem'in kendisini yanlışlıkla vurduğunu söylememize rağmen bize inanmıyorlar. Özlem'i ben vurmadım. Yalan söylemedim. 112 Acil Çağrı Merkezi'yle yaptığım görüşmede de karşıdaki kişinin telefonda beni sorgulamasına, ambulansı göndermemesine bir tepki olarak 'Ben vurdum' dedim" diye konuştu.

Duruşma savcısı, sanık Kusuvoğlu'nun ifadesinin, olay anında düzenlenen tutakla çeliştiğine dikkati çekip, tutanağı düzenleyen polis memurlarının dinlenmesine karar verilmesini ve adli şartların yetersiz kalacağı gerekçesiyle sanığın tutukluluk halinin devamına karar verilmesini istedi. Mahkeme başkanı duruşmaya ara verdi.

Mahkeme heyeti, aranın ardından sanık Kusuvoğlu'nun tutukluğunun devamına, bir sonraki duruşmada polis memurlarının dinlenmesine ve dosyadaki eksikliklerin giderilmesine karar verip, duruşmayı erteledi.