İmamoğlu'ndan Bakan Tekin'e sert sözler: Yusuf Bey nasıl profesör oldu? Bunlar Kararname çocukları

İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu, Milli Eğitim Bakanı Yusuf Tekin'in mezuniyetine katukulli demesi üzerine sert açıklamalarda bulundu. Ekrem İmamoğlu, "Yusuf Bey nasıl profesör oldu? Bu ülkede profesör nasıl olunur? 5 yıl doçentlik kadrosunda kalmanız gerekir. Peki Yusuf Bey 5 yıl kaldı mı doçentlik kadrosunda? Kalmadı" dedi.

Google Haberlere Abone ol
İmamoğlu'ndan Bakan Tekin'e sert sözler: Yusuf Bey nasıl profesör oldu? Bunlar Kararname çocukları

İstanbul Büyükşehir Belediye (İBB) Başkanı Ekrem İmamoğlu, kreş tartışmalarının ardından  Eyüpsultan'da Akşemsettin Çocuk Eğitim Merkezi’ni ziyaret etti. Burada Milli Eğitim Bakanlığı'nın (MEB) 'kreş adı altında' merkezlerin açılmaması hakkındaki yazıyla ilgili konuştu. 

"EĞİTİM VE ADALET YOKSA BU MEMLEKETİ ALLAH KORUSUN"

İmamoğlu kreş tartışmalarına ilişkin "Eğitim varsa gelecek var. Adalet varsa memleketin bugünü de yarını da güvence altındadır. Eğitim ve adalet yoksa Allah korusun bu memleketi. Bu kadar net. Onun için biz elimizden ne geliyorsa eğitime destek, ve zor koşullarda oluyoruz. İmkanlarımız daraltılmasına rağmen, daraltılmasına rağmen, imkanlarımız kısıtlanmasına rağmen ısrarla bunları yaptık, yapmaya devam edeceğiz.

İnşallah kreş açmaya da, adına kreş demeyin de, öyle deyin de, böyle deyin de falan da filan da. Yani işte, ah, çok güzel. Ne diyoruz? Etkinlik, çocuk etkinlik merkezi. Ya da milletimizin anlayacağı dille kreş. Ya da yuvamız İstanbul. Adına ne dersen de. Çocuklarımız burayı seviyor" dedi. 

BAKAN TEKİN'İN AÇIKLAMALARINA SERT TEPKİ

İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu, Milli Eğitim Bakanı Yusuf Tekin'in "Türkçe okuduğunu anlayabilseydi iyi bir üniversite kazanırdı, hiç böyle katakulli olmadan doğru dürüst bir üniversite bitirirdi. Okuduğunu anlama problemi var. Türkçe okuduğunu anlama konusunda özürlü, ona iyi bir Türkçe kursu almasını tavsiye ederim. Birlikte hareket ettiği terör gruplarından esinlenmiş olacak ki hukuk devletine meydan okuyor." sözlerine ilişkin sert açıklamalarda bulundu.

İmamoğlu Yusuf Tekin'e ilişkin, "Milli Eğitim Bakanı oradan laf yetiştirsin İmamoğlu'na. Ondan sonra yok o, düzelmez kardeşim. İmamoğlu'na laf yetiştir. İmamoğlu'na, efendime söyleyeyim, adam gibi okul.

"BİR MİLLİ EĞİTİM BAKANI ADAM GİBİ OKUL DER Mİ YA?"

Bir Milli Eğitim Bakanı adam gibi okul der mi ya? Ülkede hangi okullar adam gibi ya da adam gibi değil? Bir Milli Eğitim Bakanı böyle konuşur mu? Benim İstanbul Üniversitesi orada işte. 500 küsur yıllık okul. 

Yani mezuniyetime katakulli diyor. Biz katakulliyi kime kullandıklarını biliyoruz. 10 yıl, 10 yıl kadar önce, 12-13 yıl kadar önce, 14 yıl kadar önce, 15 yıl kadar bu memleketin onurlu subaylarına katakulliyi kim söylüyordu biliyoruz. Abilerinden bunları öğrenmiş Sayın Bakan. Ama ben bir şey daha anlatayım. Kuralsızlık adına Maliye Bakanına da bu gönderme olsun. Bir çevrenize bir bakın. Bakın bir şey söyleyeceğim. Özel konulara girmek istemem ama hani benim, benim damarıma, fazla değiyorlar, dokunuyorlar.

"YUSUF BEY NASIL PROFESÖR OLDU?"

Çok benim özel hususuma girdikleri zaman bu işlere çok girmem. Yusuf Bey, bakan değil mi? Yusuf Bey nasıl profesör oldu? Bu ülkede profesör nasıl olunur? Vatandaşlarımız biliyor mu? 5 yıl doçentlik kadrosunda kalmanız gerekir. Peki Yusuf Bey 5 yıl kaldı mı doçentlik kadrosunda? Kalmadı. Nasıl profesör oldu? 5 yıl kalması gerekirdi. Kalmadı.

"BUNLAR KARARNAME ÇOCUKLARI"

Peki 5 yıl kalmayan Yusuf Bey sonra profesör oldu, ardından rektör oldu. Nasıl? Rektör nasıl olunur? 3 yıl profesör kalmanız lazım. 3 yıl. 3 yıl profesör kalmanız lazım. Pat diye profesör, pat diye rektör oldu. Nasıl oldu biliyor musunuz? Cumhurbaşkanlığı kararnamesiyle. 48 saat diyorlar. Kararname yayınlandı. 48 saat diyorlar. Kararname yazıldı. Kararnamede 48 günlük profesör rektör olarak atandı. O atandıktan sonra o kararname tekrar iptal edildi. Bunlar kararname çocukları" ifadelerini kullandı.  

 "BAKAN ŞİMŞEK'E SESLENİYORUM"

(SGK borçlarının artık belediyelere ayrılan bütçeden kesilecek diye bir kararnamesi) Sayın Bakan Mehmet Şimşek artık bu konuda size sesleniyorum. Ortaya konuşmuyorum. Haksızlık yapıyorsunuz, hukuksuzluk yapıyorsunuz. Dedik ki size oturalım. Bunlar kararnameyle değil. Belediyelerle oturun, konuşun, düzen kurun, sistem kurun. Kamu kurumu cezalandırılmaz.

Türkiye'de 210 belediyenin, CHP'liydi. Şimdi 420'ye yakın. Yani bir günde bu borçlar olmadı. AK Partili de var, CHP'lisi de var. Diğer partiler de var. Çağırın. Böyle kararnameyle para hesap 3 milyarın üzerinde para kestiniz İBB'den iki ayda. Ne oldu yani? Al bu cepten koy o cebe. Niye? Acaba İmamoğlu'na biraz daha zarar verebilir miyiz? Ayağına basabilir miyiz? Böyle saçma bir şey olur mu yani? Bu mu itibarlı? Ekonomiyi böyle mi düzelteceksiniz yani? Ben olsam ekonomiyi yöneten ve bir program yöneten siz, bugün bu ülkede yapılan hukuksuzluklar, boş gündemler, güven kaybına uğratılan birtakım hamlelere de dahi laf ederim.

"BELEDİYELERİN AYAĞINA BASMAYIN"

Ben itibarlı bir Maliye Bakanıyım ve bu ülkenin ekonomisini düzeltmeye çalışıyorum diyorsanız size sesleniyorum. Belediyelerin ayağına basmayın. Bu ülkenin itibarsızlığını büyüten birtakım hamlelere müdahale edin. Ekonomi öyle tek başına hesap makinesi değildir yani. Ekonomi mahkemeden başlar, okullardan devam eder ve başka noktalara doğru gider. Ekonomi öyle hesap makinesiyle, maliye bilmeyle de düzelmez.

Yani dün ekonomiyi de kötü yönetiyorlardı. Yargıya da müdahale ediyorlardı. Efendim, , enflasyon, faiz sebep, enflasyon sonuç uydurmasıyla hareket edip, o gün öyleydi. Şimdi biz ya bu faiz sebep, enflasyon sonucu düzeltelim, diğeri de düzelir derseniz olmaz kardeş. Sevgili Bakan olmaz. Enflasyon düşmez. Bak, faizi yüzde 50'de tutmaya çalışıyorsun ama enflasyon düşmüyor. Piyasa faizi yüzde 65-70. Maliyeti yüzde 80. Düşmez.
Niye? Yargıya müdahale olursa düşmez. Yapılan güzel bir işe taş konursa düşmez. Gidip belediyenin kasasına para girmeden onu nasıl alıp götürürüz diye bak yaparsanız olmaz.

"SIFIR PARAYLA BİZE KASAYI BIRAKTILAR"

Bakın 2019'da Ekrem İmamoğlu 23 Haziran seçiminde seçileceğini anladılar. 15 gün önce, 10 gün önce belediyenin kasasına parayı yolladılar. Tarihte yok. Ay sonu yatması gerekir. O günün parası 1 milyar 600 milyon. Onu bugün 10'la çarp yani. 16 milyar. 20 milyardı. 10 gün. Niye? Ekrem İmamoğlu seçilecek anladılar. Yolladılar. Kuruş bırakmadılar kasada. , borcu olan tanıdıklarına paraları gönderdiler. Sıfır parayla bize kasayı bıraktılar 2019'da. Şimdi ne yapıyorsunuz?

"ORADAKİ PARAYI HORTUMLADILAR"

Şimdi gelmeden İmamoğlu'nun yönettiği İstanbul Belediyesi'ne gitmesin buradan hop parayı alalım. Biz ne konuştuk Sayın Bakan? Oturalım istişare edelim. Borçlar yapılandırılsın. İnsanlar bu paraları ödeyebilsinler. Bunlar kamu kurumu. Kimsenin malı mülkü değil. Biz bu belediyeyi devraldığımızda 14 tane şirket belediyenin, belediyenin ihalesine bile giremiyordu. Niye? SGK borcu vardı, vergi borcu vardı. Hem de milyarlarca lira.

İGDAŞ Genel Müdürlüğümüzü yaptı şimdi Eyüpsultan Belediye Başkanımız. Yahut görülmemiş bir şey. Seçime gidiyorlar, parayı kullanalım diye İGDAŞ'ın gaz faturasını ödemediler. İGDAŞ'ın. 2 aylık mıydı, 3 aylıktı. Botaş'a, Botaş'a 3 aylık faturasını ödemediler. Niye? Oradaki parayı hortumlayalım, aktaralım İBB'ye. Oradan millete kullanalım, şey yapalım.
Seçimde kampanyamız güçlü olsun diye. Ayıptır! Devletin, devletin kuralları vardır. Bankada kuralları vardır, belediyede kuralları vardır. Efendim maliyede kuralları vardır. Efendime söyleyeyim, bakanlıklarda kuralları. Bunları çiğne, ondan sonra ekonomi düzelsin.

Sıradaki Haber İçin Sürükleyin