Diyanet faize caiz fetvası verdi. Tanju Özcan kararı paylaştı. Vasiyetini açıkladı. Kefenine cep diktirecek

Bolu Belediye Başkanı Tanju Özcan, Diyanet İşleri Başkanlığı’na “Cumhurbaşkanı’nın yeni belirlediği %54’lük gecikme zammı ve faizinin alınmasının dini yönden caiz olup olmadığını” sorduğunu ve gelen cevabı paylaştı. Özcan paylaşımında vasiyetini açıkladı. Özcan Diyanet'in gönderdiği belgeyi "YIRTTIK…" diyerek paylaştı.

Google Haberlere Abone ol
Diyanet faize caiz fetvası verdi. Tanju Özcan kararı paylaştı. Vasiyetini açıkladı. Kefenine cep diktirecek

21 Mayıs 2024 tarihli Resmi Gazete’de yer alan Cumhurbaşkanı Kararı ile kamu alacakları için gecikme zammı oranı aylık yüzde 3,5’ten yüzde 4,5’e, çıktı. Artışla birlikte yıllık faiz oranı ise yüzde 54 oldu.

Bolu Belediye Başkanı Tanju Özcan, uygulan bu zamla ilgili Diyanet İşleri Başkanlığı’na bir yazı yazarak, uygulanan faizin caiz olup olmadığına yönelik sorular yöneltti.

Özcan’ın, yazdığı yazıya Diyanet’ten yanı geldi.

GÜNAHI DİYANET İŞLERİ BAŞKANLIĞI'NA

Diyanet verdiği cevapta, “Gecikme zammı ve faizinin alınmasının caiz olduğu” belirtildi. Cevabı paylaşan Özcan, “Yırttık… Artık belediyelerin faiz almasının günahı ve vebali Diyanet İşleri Başkanlığı’na aittir. Vasiyet ettim, ölünce kefenin cebine bu resmi yazıyı da koyacaklar…” diyerek duyurdu.

Özcan paylaşımında şu ifadeleri kullandı:

"Diyanet İşleri Başkanlığı’na; “Cumhurbaşkanı’nın yeni belirlediği %54’lük gecikme zammı ve faizinin alınmasının dini yönden caiz olup olmadığını” sormuştuk. Bugün Din İşleri Yüksek Kurulu’ndan gelen cevabi yazıda “Gecikme zammı ve faizinin alınmasının caiz olduğu” belirtilmiştir. Artık belediyelerin faiz almasının günahı ve vebali Diyanet İşleri Başkanlığı’na aittir. Vasiyet ettim, ölünce kefenin cebine bu resmi yazıyı da koyacaklar…"

Diyanet'in gönderdiği yazıda şu ifadeler yer aldı:

BOLU BELEDİYE BAŞKANLIĞINA

10.06.2024 tarihli ve 70655416-805.02.02.02-E1512613 sayılı yazınız.

İlgi yazınızda bahsi geçen konu değerlendirilmiş olup hazırlanan cevap aşağıya çıkarılmıştır. İslam'a göre faiz haramdır. Bir zaruret bulunmadıkça faiz almak veya vermek caiz değildir. Zaruret ise; kişinin kendi ve bakmakla yükümlü olduğu bireylerin sağlık ve güvenlik içinde yaşamalarını sağlayan vazgeçilmezlerdir. Bu konuda gerçek veya tüzel kişilerle yapılan faiz akdi arasında fark yoktur. Öte yandan vergi borcu ile elektrik, telefon, internet, su, doğalgaz gibi kamu hizmetlerine ait borçların zamanında ödenmemesi halinde yasal "gecikme zammı" uygulandığı bilinmektedir. Farklı görüşler bulunmakla birlikte bazı İslam âlimleri, birtakım suçlara karşı devletin mali bir ceza (ta'zir bi'l-mal) uygulayabileceğini ifade etmişlerdir.

Buna göre vergi borcu ile elektrik, su, doğalgaz gibi devlet namına yapılan kamusal hizmetlerden kaynaklanan borçların zamanında ödenmemesi halinde uygulanacak gecikme zammının bir çeşit "mali ceza" hükmünde kabul edilmesi mümkündür. Zira bu uygulama ile kamu hizmetlerinin devamının sağlanması, oluşabilecek zararların önlenmesi ve borcunu zamanında ödeyenlerin aleyhine bir haksızlığın oluşmaması amaçlanmaktadır.

Diğer yandan sözleşmelerdeki temel kural, kullanılan kelimelerden daha çok sözleşmeye taraf olanların maksadı ve işlemin yapısal özelliğidir. Fakihler bu kuralı "Ukudda itibar, makasid ve meaniyedir; elfaz ve mebaniye değildir/Akidlerde (sözleşmelerde), sözlere ve şekillere değil; maksat ve mânalara itibar edilir." (Mecelle, 3. madde) cümlesiyle ifade etmişlerdir. Bilgilerinizi rica ederim.

Dr. Fatih Mehmet AYDIN Başkan a.

Din İşleri Yüksek Kurulu Başkanı V.

Kaynak: Medyatava Haber Merkezi
Sıradaki Haber İçin Sürükleyin