Eski HDP Milletvekili Ali Kenanoğlu, DEM Parti'nin hem CHP hem de AK Parti'yle görüştüğünü, CHP ile 31 Mart seçimlerinin konuşulduğunu AK Parti'yle gündeminse Orta Doğu olduğunu açıkladı.
Kenanoğlu şunları söyledi:
"Evet şu anda DEM Parti AKP ile de CHP ile de görüşüyor. Peki bu görüşmeler nedir? Verilmesi gereken cevap bu. Ben buna inanıyorum ve biliyorum. AKP ile 31 Mart seçimlerine yönelik bir görüşmek yok tam aksine 31 Mart’a yönelik görüşmeler CHP ile var. AKP ile olan görüşme 1 Nisan ve sonrası içindir. DEM Parti açısından en birincil mesele Kürt sorunudur. Kürt sorunu çözüldüğü takdirde birçok alanın önü açılacağını düşünenlerdeniz. AKP ile görüşmeler sadece Türkiye’de olan bitenle ilgili değildir. Çözüm sürecinin bitirilmesinin sebebi sadece Türkiye’deki siyaset değildir. Aynı zamanda Irak’ta ve Suriye’de yürüyen işler de vardır bunun içinde. AKP ile yapılan görüşmeler de sadece Türkiye siyasetiyle ilgili değil belki de bunun merkezinde Orta Doğu var. Şimdi Amerika orayı boşaltma planları yapıyor. Türkiye nasıl bir aktör olacak. Orada Kürtler ciddi bir aktör çünkü. Kürtleri yanına almayan bir topluluk orada zorlanıyor. Biz odağı Türkiye haritasına bakıp onun içerisinde değerlendirmeye çalışıyoruz. Bu görüşmelerin güncel siyasetin dışında Orta Doğu ve uluslararası alandaki gelişmelerle bağlantılı olup olmayacağını hiç hesaba katmıyoruz. Bana göre en önemli sebep bu.
Şu aşamada rutin görüşmeler olduğunu düşünmüyorum, ama peyderpey zaman zaman bir araya gelinip konuşuluyor."
AK Parti Diyarbakır Milletvekili Galip Ensarioğlu da şu açıklamayı yapmıştı:
Selahattin bey şimdi içeride. Selahattin Bey'in sempatik bir tarafı var, şarkı söyler, espri yapar, iyi bir siyasetçidir, iyi bir beyindir. Ama o süreçte bir şeylerin büyüsüne kapıldı. Kandil'in telkinleri ve “biz Erdoğan'ı ve AK Parti'yi ortadan kaldıracağız” diyenlerin tavsiyelerine inandı diyelim.
İktidarın hatası yok muydu?
Vardı; Ortadoğu’da, Suriye'de ve Irak'ta gelişmeler var. Suriye'deki ve Irak'taki gelişmeler bu çözüm sürecini bozar, zehirler. Hazır örgüt, Öcalan, kamuoyu ve herkes bu işe ikna olmuşken bu işi çok hızlı yürütmek gerekirdi. Biz bu işi daha hızlı yürütmeliydik. Tabii ki taraflar, bu işi yürütürken herkes kendince elini güçlendirmek ister, daha fazlasını almak, daha azını vermek ister, karşılıklı böyle bir şeyler oldu. Bu tür süreçler böyle yürür. Ama Türkiye ne İspanya'ydı ne İrlanda'ydı ne Güney Amerika’ydı ne Kuzey Afrika'ydı.
Büyük Birlik Partisi (BBP) Genel Başkanı Mustafa Destici, seçim koordinasyon ofisi açılışı ve aday tanıtım programına katılmak üzere Kırşehir'in Mucur ilçesine geldi. Burada düzenlenen programda konuşan Destici son döndem gündeme gelen 'çözüm süreci' söylentileri hakkında konuştu. Destici, "Şu anda hem sınırlarımız içinde hem de sınırlarımız dışında vatanın birliğine göz dikenlere karşı amansız bir mücadele veren kahraman güvenlik güçlerimizin, Mehmetçiklerimizin, polislerimizin, Rabbim yar ve yardımcısı olsun. Şehit Muhsin Yazıcıoğlu, 'Terörü yok etmek, teröristlerin kökünü kazımak için terörün tüm unsuruna karşı topyekun mücadele şarttır' diyordu. Bugün de aynı durumdayız. Sınır içinde sınır dışında, dağda, ovada askerimiz, polisimiz, terörle canı pahasına mücadele ederken Türkiye Büyük Millet Meclisi'nde terör örgütünün partisinin bulunmasına, onların sözcülüğünü yapan terör uzantılarının bulunmasına asla müsaade edilmemelidir. Aynı şekilde basında sözcülüğünü yapanlar, sözde sivil toplum örgütlerinde bulunanlar, terörü finanse edenlerle de aynen dağda Mehmetçiğimizin mücadele ettiği gibi mücadele edilmelidir" ifadelerini kullandı.
'TERÖRLE MÜZAKERE OLMAZ'
Sözlerini sürdüren Destici, "Teröre ve teröristlere müsamaha, terörle ve teröristle müzakere olmaz. Bunu geçmişte gördük. Adına çözüm süreci denilen süreci hep birlikte yaşadık ve sonunda ne oldu? Maalesef Türkiye'ye ve Türk milletine ağır bir faturası oldu. Yeni bir çözüm sürecini yani çözülme sürecini kimse aklından geçirmemelidir. Terörle mücadeleye tüm unsurlarına karşı tam hızıyla devam edilmeli ve terör yok edilmelidir" diye konuştu.
'BBP İDAM CEZASI GERİ GELSİN İSTİYOR'
Büyük suç unsurlarına karşı idam cezasının gelmesini istediklerini söyleyen Destici, üç suçu şöyle sıraladı:
"Biz 3 şey için idam cezasının gelmesini istiyoruz. Birincisi terör suçları için. Yani bizzat kurşunu sıkarak, bombayı patlatarak askerimizi, polisimizi, ögretmenimizi, sivil vatandaşımızı öldüren ve bunun emrini verenler için. İkincisi küçük yaşta çocuklarımızı, kızlarımızı kaçırıp taciz ve tecavüz ettikten sonra öldüren sapıklar için. Üçüncüsü ise taksici örneğinde olduğu gibi. Adam yağmurlu havada taksiye el kaldırıyor. Taksici insani duygularla aracını alıyor. O da keyfi olarak taksici kardeşimizi katlediyor, öldürüyor. Bunlar için de idam cezası istiyoruz."
'HERKES TERÖRLE TERÖRİSTLE ARASINA MESAFE KOYSUN'
Destici konuşmasında teröre değinerek ,"Terör ve şiddetle asla bir şey elde edilemez. Terör ve şiddet sonuç getirmez. Terör ve şiddet ölüm, kan ve gözyaşı getirir. Şu anda da en çok da o bölgeye getiriyor. Bunun için biz, 'herkes terörle ve teröristlerle arasına mesafe koysun' diyoruz. Bir de cezalarımız arttırılmalıdır. Bakın üç hadise için Büyük Birlik Partisi idam cezası geri gelsin diyor. Sadece sözde söylemiyoruz. 2 milyonun üzerinde dilekçe verdik. Mecliste bekliyor. Dilekçe komisyonunda. 11 ilde referandum yaptık. Yüzde 98 çıktı. Meclise anayasa değişikliği teklifi sunduk geçtiğimiz dönem" dedi.
'KATİL İSRAİL'İ BİR KERE DAHA LANETLİYORUM'
İsrail, Filistin ve Doğu Türkistan ile Çin arasında yaşanan sorunlara değinen Destici, şöyle konuştu:
"Filistin'de, Gazze'de terörist İsrail'in, Doğu Türkistan'da da Kızıl Çin'in zulümleri devam ediyor. Öncelikle şunu ifade edeyim; Doğu Türkistan da bizim davamız, Filistin de bizim davamızdır. Doğu Türkistan'daki zulüm durana kadar Doğu Türkistan hakkı olan bağımsızlığı kazanana kadar, biz 'Doğu Türkistan bağımsız' demeye devam edeceğiz. Katil, terörist, Siyonist İsrail'i de bir kere daha lanetliyorum."