Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, AK Parti Erzurum 8. Olağan İl Kongresi’nde konuştu.
Erdoğan'ın konuşmasının satırbaşları şöyle:
Konuşmanın hemen başında, pazartesi günü Isparta'da kaza kırıma uğrayan askeri helikopterde şehit olan askerlere Allah'tan rahmet, ailesine başsağlığı diliyorum.
Bizim kongrelerimiz gördüğünüz gibi düğün gibidir, toy gibidir, şölen gibidir, bayram gibidir. Bu salonu dolduran kardeşlerimin nezdinde tüm Erzurum'un vefakar insanlarına muhabbetlerimi, selamlarımı gönderiyorum.
1 Mart seçimlerinde bize bir kez daha sahip çıktığınız için Cumhur İttifakı'ndan yana oy kullandığınız için size şükranlarımı sunuyorum. Erzurum'un hak ettiği yere gelmesi için elimizden geleni yapacağız.
Dünyamız ve bölgemiz son dönemde gerçekten sancılı günler yaşıyor. Küresel sistem son 80 yılın en ciddi krizlerinden biriyle karşı karşıya. Koronavirüs salgını her alanda yeni sıkıntıları ortaya çıkardı. Türkiye'nin etrafında çok kritik hadiseler vuku buluyor.
"TÜRKİYE'Yİ MÜREFFEH GÜNLER BEKLİYOR"
Rusya-Ukrayna savaşı 4'üncü yılına girecek. İsrail'in Gazze katliamları 440 gün oldu. 50 bin Filistinli kardeşimiz şehit edildi. Ateşkese rağmen İsrail, Lübnan'ı taciz etmeye devam ediyor. Bu savaşlardan, krizlerden ülkemiz de etkileniyor.
Türkiye bu kargaşanın ortasında bir istikrar adası olarak takdir topluyor. Bölgenin kilit ülkesi kimliğiyle öne çıkıyor. Etrafımızdaki yangının ülkemize sıçramasına asla müsaade etmedik. Bütün bu muhataralı süreçleri başarıyla yönettik, yönetmeye devam ediyoruz.
Dengeli, itidalli ve hakkaniyetli politikalarla bütün bu muhataralı süreçleri başarıyla yönettik, yönetmeye de devam ediyoruz.
Bu sorunların, sıkıntıların, zorlukların tamamı gelip geçicidir. Türkiye hepsinin üstesinden gelecek kabiliyete sahiptir. Türkiye'yi hiç olmadığı kadar huzurlu, müreffeh günler bekliyor. Biraz daha sabredersek her alanda hedeflerimize çok yaklaşmış olacağız.
MUHALEFETE: BUNLARDAN BİR ŞEY OLMAZ
Ülkemizde başını muhalefetin çektiği bir kesim dönemsel sıkıntıları abartarak millete karamsarlık aşılıyor. Milletle aynı sevinci paylaşmak, aynı yolda yürümek yerine rüzgargülü misali yönlerini oraya dönüyorlar. Bunlardan bir şey olmaz. Milletin kazanmasına tahammülleri yok. Ülkenin kazanmasına tahammülleri yok.
Cehalet adeta paçalarından akıyor. Dünyada ne oluyor bilmiyorlar. Sınırlarımızın ötesinde olanlar umurlarında değil. Saplantılarının esiri olmuşlar.
"AL BAYRAĞIMIZ ÖSO BAYRAKLARIYLA YAN YANA"
Geçtiğimiz günlerde Suriye'de bir halk devrimi gerçekleşti. Baas rejimi artık tamamen tarihe karıştı. Ülkesinde 1 milyon masumun ölümüne sebep olan Esed, 1 gecede kaçmak zorunda kaldı. Suriye halkı bizleri de gururlandıran muhteşem bir zafere imza attı.
13 yıl sonra ilk defa Suriyeli kardeşlerimiz geleceklerine umutla, heyecanla bakıyor. Suriyeli mazlumlar kendilerine kol kanat geren Türkiye'ye teşekkür ediyor, dua ediyor. Ay yıldızlı al bayrağımız ÖSO bayraklarıyla yan yana. Suriyeli mazlumlar 'Allah Türkiye'den, Türk milletinden razı olsun' diyor. Ama birileri buna tahammül edemiyor. Akla ziyan komplo teorileri üretiyorlar. Burunlarının ucunu göremeyecek kadar cehalet çukuruna batmışlar, güya Suriye'deki büyük oyunu çözüveriyorlar.
"SURİYE'DE BÜYÜKELÇİLİĞİMİZ FAALİYETE GEÇİRİYORUZ"
Kendi tecrübelerimizin yanı sıra 2200 yılı aşan geleneğe sahip Türk devlet aklının rehberliğinde planlarımızı yapıyor, adımlarımızı yine buna göre atıyoruz.
Suriye krizinde ne kadar isabetli davrandığımızı bugün daha iyi görüyoruz. Suriyeli kardeşlerimizi ölüme göndermeyerek nasıl bir hayra sebep olduğumuzu bugün daha iyi anlıyoruz.
Bugün Şam Büyükelçiliğimizi faaliyete geçiriyoruz. Suriye'nin yeniden imarı ve ayağa kaldırılmasında Suriye halkının yanında olacağız.