Suriye'de rejim karşıtı grupların başkent Şam'ı ele geçirmesiyle Devlet Başkanı Beşar Esad ülkeden kaçtı. Suriye'de 13 yıldır devam eden iç savaşın seyri, 27 Kasım'da Heyet Tahrir eş-Şam (HTŞ) liderliğindeki muhalif grupların başlattığı saldırılarla hızla değişti.
Rejim karşıtı güçler, 7 Aralık gecesi başkent Şam'a girdi. Suriye lideri Beşar Esad ve ailesi ise Rusya'ya sığındı. Suriyeliler, Esad'ın evine ve saraylarına girerek buraları yağmaladı.
Esad'ın uçağının radardan kaybolduğu iddia edilmişti. Esad'ın sonunun Irak'ın eski Devlet Başkanı Saddam Hüseyin ve devrik Libya ideri Muammer Kaddafi gibi olmasını istemediği için bu yolu izlediği öğrenildi.
Kaynaklar, "Esad, ülkesinde kalmaya devam etseydi linç edilebilirdi. Esad, bu durumu ön gördüğü için bir an önce toparlanıp gitmek zorunda kaldı." dedi.
Peskov, Esad'ın gelişini "Putin'in kararı" olduğunu açıkladı.
Peskov, Putin ve Esad arasında bir görüşmenin gündemde olmadığını belirtti ve konuyla ilgili ekleyecek başka bir yorumunun olmadığını belirtti.
ÜSLERİ MUHALİFLER İLE GÖRÜŞECEK
Peskov, Rusya'nın Suriye'deki üslerine de değindi.
Rusya'nın Suriye'deki askeri üslerinin geleceğinin ne olacağını söylemek için henüz erken olduğunu belirterek, bunun iktidarda olacak kişilerle görüşülmesi gereken bir konu olduğunu ifade etti.
Peskov, üslerin geleceğine ilişkin bir soru üzerine şunları söyledi: “Bu konuda konuşmak için henüz erken.”
“Tüm bunlar Suriye'de iktidarda olacak kişilerle tartışılacak konular” diyen Peskov, ülkede ‘aşırı istikrarsızlık’ olduğunu da sözlerine ekledi.
Kremlin sözcüsü, “Elbette şu anda güvenlikle ilgilenebilecek kişilerle temasa geçmek için gerekli olan ve mümkün olan her şey yapılıyor. Ordumuz da gerekli tüm önlemleri alıyor” dedi.
KAYIP ESAD'IN SIRRI ÇÖZÜLDÜ
Beşar Esad'ın dünden beri kaybolmasından sonra devrik Baas rejimi başkanının düşen uçağının enkazında öldüğü iddia edilmişti. Düşen bir uçağın enkazına rastlanmamıştı.
Reuters'a konuşan Suriye yetkililer Esad'ın, Şam'ın muhalif güçlerinin eline düştüğü günün sabahında Şam'ı uçakla terk ettiğini teyit etmiş ancak nereye gittiğine dair bir fikirlerinin olmadığını belirtmişti.
PSİKOLOJİK OLARAK TESLİM OLDULAR
İran Dışişleri Bakanı Abbas Arakçi, son günlerde İran ve Suriye istihbaratının İdlib'teki gelişmeleri takip ettiğini fakat Suriye ordusunun psikolojik olarak savaşa teslim olduğunu söyledi.
Arakçi, "Beklenmedik olan şey, Suriye ordusunun yetersizliği ve gelişmelerin hızıydı. Beşar Esad de ordusunun performansından şikayetçiydi. Görünen o ki, Suriye ordusu psikolojik bir savaşa teslim oldu" ifadelerini kullandı.
Son yapılan görüşmede Esad'a, Suriye ordusunu motive etmesi, halkla daha fazla diyalog ve iş birliği içinde olması yönünde önerilerde bulunduklarını dile getiren Arakçi, "Bu son hamlenin Suriye'de başarılı olmasının temel nedeni, Suriye ordusunun motivasyon kaybı nedeniyle direniş göstermemesinden oldu." ifadelerini kullandı.
Esad yönetiminin ülkede reform yapmada geciktiğini belirten Arakçi şunları söyledi:
"Gelişmeleri yakından izliyoruz. Suriye'de iç savaş, ülkenin parçalanması ve İsrail'in bu durumdan faydalanmasından endişe ediyoruz. Şam'da yönetime geçecek kimselerle ilişkilerimizin geleceği, onların, İran devleti ile Suriye'deki Şiilere karşı tutumları ve İsrail ile terörist gruplara olan mesafelerine bağlıdır."
İran Dışişleri Bakanı Arakçi, Suriye'deki son gelişmelerin Hizbullah'ı özel bir sorunla karşı karşıya bırakmasını beklemediklerini sözlerine ekledi.
ESAD, MOSKOVA'DA...
Görevi bırakması ve ülkeyi terk etmesinin ardından Rusya, Beşar Esad ve ailesine sığınma hakkı tanıdı. Kremlin'den bir kaynağın Sputnik'e bildirdiğine göre Esad ve ailesi Rusya’nın başkenti Moskova’ya ulaştı.
Esad ve ailesinin Rusya’nın başkenti Moskova’ya ulaştığını belirten kaynağın açıklamasında şu ifadeler yer alıyor:
Rusya, müzakerelerin BM himayesinde yeniden başlatılması gerekliliği temelinde Suriye krizinin çözümüne yönelik siyasi çözüm arayışını her zaman desteklemiştir. Rus yetkililer, Suriye’deki Rus askeri üslerinin ve diplomatik kurumlarının güvenliğini garanti eden silahlı Suriye muhalefetinin liderliği ile temas halindedir. Suriye halkının çıkarları ve Rusya ile Suriye arasındaki ikili ilişkilerin geliştirilmesi adına siyasi diyaloğun devam etmesini umuyoruz.
SURİYE'DE İKTİDAR SAVAŞI..
Suriye’deki durumlar belirsizliğini korumaya devam ederken, oluşturulması beklenen geçici yönetim için adaylar netleşmeye başladı.
ÜÇ İSİM ÖNE ÇIKIYOR
Suriye’de kurulacak olan geçici yönetim başkanlığı için üç isim öne çıkıyor. Yönetimde yer alacak isimlerden öne çıkanlar, Suriye Milli Ordusu yöneticileri Salim el-Muslat, Abdurrahman Mustafa ve bir diğer isim ise Eski Suriye Muhalif ve Devrimci Güçler Ulusal Koalisyonu başkanı Hadi el-Bahra oldu.
SURİYE GEÇİCİ HÜKÜMETİ BAŞKANI: SALİM EL-MUSLAT
Suriye’de kurulması planlanan geçici yönetimde hali hazırda Suriye Geçici Hükümeti Başkanı olan Salim el-Muslat ismi öne gelen isimler arasında yer alıyor.
2021-2023 yıllarında Suriye Muhalif ve Devrimci Güçler Ulusal Koalisyonu başkanlığı yapan El-Muslat, 1959 Haseke doğumlu ve Suriye Kabileler ve Aşiretler Meclisi Partisi’nin bir üyesi olarak biliniyor.
Muslat ayrıca 1978’de üniversite eğitimini tamamlamak için ABD’ye gitti. Daha sonra 1998 yılından 2011 yılına kadar merkezi Dubai’de bulunan ve özel olarak finanse edilen düşünce kuruluşu Gulf Research Center’da (Körfez Araştırma Merkezi) çalıştı.
TÜRKMEN İSİM DE LİSTE BAŞINDA
Geçici yönetim için öne çıkan bir diğer isim ise Suriye Geçici Hükûmeti Başbakanı Abdurrahman Mustafa oldu. Mustafa, Türkmen kimliği ile özellikle dikkat çekerken, Suriye Türkmen Meclisinin de eski başkanları arasında yer alıyor.
2012'de Suriye Türkmenleri Platformunun kurucu üyesi olan Abdurrahman Mustafa, 2013'te Suriye Türkmen Meclisi olarak yapılandırıldığında "Başkan Yardımcısı" görevine seçildi. 9-10 Mayıs 2014 tarihlerinde Ankara'da, Suriye Türkmen Meclisi II. Genel Kurulu sırasında Suriye Türkmen Meclisi Başkanı görevine seçildi. 6 Mayıs 2018'de Suriye Ulusal Koalisyonu başkanlığına seçildi. Suriye'ye yönelik 2016'da gerçekleşen Cenevre barış görüşmelerinde ülkedeki Türkmenleri temsil etti.
1964 Halep doğumlu olan Mustafa, üniversite eğitimini de Halep Üniversitesi’nde tamamladı.
ABD İLE TEMASLI BİR BAŞKA ADAY
Adaylardan öne çıkan bir diğer isim Hadi al-Behra oldu. El-Behra, diğer adayların aksine özgeçmişinde ABD ve Suudi Arabistan temasları ile dikkat çeken bir isim. Temmuz 2014-Ocak 2015 tarihlerinde Suriye Muhalif ve Devrimci Güçler Ulusal Koalisyonu Başkanı olarak görev yapan Hadi El-Behra, üniversite öğrenimini ABD’de bulunan Kansas Wichita State University’de tamamladı.
Suudi Arabistan’la da teması bulunan Hadi El-Behra, 1983-1987 yılları arasında Suudi Arabistan'ın Cidde kentinde ERFAN ve Bagedo hastanelerinin CEO'su oldu. 1987 yılında Ticari Kalkınma Ufuk Şirketi CEO'su oldu. 2003 yılına kadar bu görevde kaldı.
Behra, ayrıca koalisyon Başkanı seçilmeden önce Cenevre'deki barış görüşmelerinde baş müzakereci olarak görev yaptı.