AK Parti Genel Başkan Yardımcısı ve Parti Sözcüsü Ömer Çelik parti genel merkezinde, Cumhurbaşkanı ve AK Parti Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan başkanlığında yapılan Merkez Yürütme Kurulu (MYK) toplantısına ilişkin açıklamalarda bulundu.
ERDOĞAN - DEM PARTİ GÖRÜŞMESİ
Çelik, "DEM Parti’den görüşme talebi geldi. Cumhurbaşkanlığı özel kalemi tarafından bu hafta içerisinde randevu ayarlanacaktır" dedi.
Ömer Çelik'in açıklamaları şu şekilde:
"TBMM parti grubu değerlendirmeleri yapılacak. Kapsamlı sunumlar MYK’da yapılıyor. Sayın cumhurbaşkanımız talimatlarını MYK üyelerine iletti. Terörsüz Türkiye gündemi ile ilgili hassasiyetlerini ortaya koydu. Gazze’deki durumu da yakından takip ediyoruz. İnsani meselemiz olmaktan çıkmayacağını ifade ediyorum. Sayın cumhurbaşkanımız diplomasi trafiğini takip ettiriyor. İnsanların ölüme terk edilmesi ile katliam sürmekte. Netanyahu hükümeti soykırım şartlarını aşan tabloyu gerçekleştirdiğini görüyoruz.
BAHÇELİ AÇIKLAMASI
Sayın Devlet Bahçeli tekrar göreve başladı, memnuniyetimizi ifade ediyoruz. Devlet Bahçeli’nin istirahat sürecinde bile terörsüz Türkiye sürecine ilişkin değerlendirmelerini paylaşması çok önemliydi. Sayın cumhurbaşkanımız da terörsüz Türkiye için devlet kurumlarının senkronize bir şekilde çalıştığını ifade etmiştir. Yeni aşamaları hep birlikte göreceğiz, çalışmalarımızı sürdürüyoruz.
ÖZGÜR ÖZEL'E TEPKİ
Esnafın, çiftçinin emeğine karşı bir partinin kampanya yapması esnafın, çiftçinin emeğinin kabul görmemesi ile ilgili olarak yürüttüğü bu kampanya Türk siyasi tarihinde bir partinin kendi vatandaşlarının emeğini kavga unsuru yaptığı bir ilktir. Tabi bütün açılardan bakıldığında sosyal açıdan bakıldığında uzun zamandır sayın Özgür Özel büyük bir siyasi fanatizm dili kullanmakta sosyal hayatın çeşitli mekanlarını kendilerinden olanlar, olmayanlar diye ayırarak sosyal bölücülük dediğimiz zararlı bir faaliyete imza atmaktadır.
Hiçbir şekilde bu vatandaşımız tarafından kabul görmemiştir. CHP yönetimi eliyle giderek marjinalleşen siyasetin içerisine mahkum etmiştir. En son olarak büyük bir demokrasi siyaset hatası yaparak Özgür Özel hükümetimizi, Cumhurbaşkanımızı hiçbir şekilde yanımızdan geçmeyecek birtakım ifadelerle etiketlemeye çalıştı. Bu etiketlemeyi yaparken kendi zihnindeki, kendi siyasi hayatlarındakini yansıtıyorlar.
Hükümetimize dönük olarak cunta yönetimi ifadesi kullanılması CHP yönetiminden seçilmiş iradeye saygısızlığın bir neticesi olarak ortaya çıktı. Madem bu cunta yönetimi bahsini açıyor. O zaman bu konuya eğilmekte fayda var. Çok partili hayata geçtiğimizden beri CHP siyasi cuntacılığın doğrudan tahrik unsuru olmuştur ya da ortaya çıkan bütün cuntalar karşısında destek vermiştir.
Sadece Cumhurbaşkanımıza dönük değil bizden önce güçlü halk iradesi ile seçilmiş bütün yönetimlere karşı CHP’nin yazılımlarının normal çıktısını bundan ibarettir. Millet iradesi ile kavgalı bir yazılımdır. Şimdi bu göreve başladığı dönemlerde de Özgür Özel normalleşmeden bahsetti, normalleşmeden geldiği nokta dışarıdaki odaklara dilekçe yazmaktan ibarettir. Dışarıdaki odaklara Türkiye’yi şikayet etmekten ibaretti.
Temel mesele CHP’nin kendisinde olan sıfatları başkasına yapıştırmaya çalışması, başkalarının sıfatlarını Türkiye’nin demokrasi mücadelesinde engellemeye çalışmasından ibarettir. CHP millet iradesi ile kavgalı. Cunta eşittir CHP'dir, CHP her zaman seçilmişleri cuntacılıla suçlamıştır. Siyasi-hukuki karşılıkları verilmeye devam edecektir.
Bugün gösterilen performans açısından baktığımızda milli irade ile seçilmiş hükümetimize karşı bu ifadeyi kullanıyor ama kendisi hayal kırıklığına uğradım diyerekten tutup yabancı odaklardan kendilerine sahip çıkılması için siyasi dilekçe yazmaya devam ediyor. Bu trajik durumdur biz rakibimizin bu hale düşmesini istemeyiz. CHP tarihinde görülmüş şey değildir. Bütün vatandaşlarımızı incitmektedir.
Biz siyasi olarak bütün faaliyetlere cevap verdik. AK Partimizin bütün siyasi hayatı, hikayesi devlet hayatına ve millet hayatına çökmüş cuntaların tasfiyesinden ibarettir. Şimdi de bu şekilde kendi durumlarını örtbas etmek için kamuoyunda cevap veremedikleri sorulardan kaçmak için sahte siyaset yapanlara cevabımızı vermeye devam edeceğiz."
SORU-CEVAP:
-CHP GENEL BAŞKANI ÖZGÜR ÖZEL’İN DIŞ ODAKLARLA İLETİŞİME GEÇTİĞİNİ İFADE ETTİNİZ. ÖZGÜR ÖZEL BAZI SOSYALİST SİYASETÇİLERİN DIŞİŞLERİ BAKANI HAKAN FİDAN İLE GÖRÜŞMEKTEN VAZGEÇTİĞİNİ İFADE ETTİ, SİZ BUNLARI NASIL YORUMLARSINIZ?
Bir siyaset kurdukları zaman siyaseti temellendirdikleri iddialar konusunda bu kadar çürük temelde siyaset inşa etmeleri ibret verici. Antalya Diplomasi Forumu yapılacak. Gelmeyecek kişi genişlemeden sorumlu komiser. Toplu randevu iptali ya da herhangi bir şekilde Türkiye ile teması kesme gibisinden bir şey yok. Türkiye en çok randevu talep edilen ülkedir.
"HAYAL KIRIKLIĞINA UĞRADIM DİYEN ÖZGÜR ÖZEL"
Bugün dışarıdan yardım talep eden kişi CHP’nin genel başkanıdır. Bu tartışmayı örtmek için uyduruk iddiaya sarılıyor. Arkasına bir dayanak koy deseniz söyleyeceği hiçbir şey yok. Halbuki dış dünyadakiler, yardım bekledikleri kendisine sahip çıkmadığı için hayal kırıklığına uğradım diyen Özgür Özel.
-CUMHURBAŞKANI ERDOĞAN’IN DEM PARTİ’NİN İMRALI HEYETİ İLE GÖRÜŞMESİ İÇİN BAYRAM SONRASI İŞARET EDİLMİŞTİ, GÖRÜŞME YAPILACAK MI?
DEM Parti’den görüşme talebi geldi. Cumhurbaşkanlığı özel kalemi tarafından bu hafta içerisinde randevu ayarlanacaktır.
"TARTIŞILMASI GEREKEN İSRAİL’İN SURİYE FAALİYETLERİDİR"
İsrail’in Suriye’de yaptığı askeri operasyon büyük bir travmayı, güvenlik dalgalanmasını ortaya çıkarıyor. Burada esas olan tartışılması gereken mesele Türkiye’nin faaliyetleri değil, İsrail’in Suriye faaliyetleridir.
SURİYE DEVLET BAŞKANI AHMED ŞARA, TÜRKİYE’YE NE ZAMAN GELECEK?
Cuma günü Türkiye’ye gelecek. Antalya Diplomasi Forumu çerçevesinde Türkiye’de olacak. Çarşamba geliyor ama görüşmeler perşembe günü. Cuma günü Sayın Şara’nın gelişi de dahil olmak üzere Antalya Diplomasi Forumu için birçok misafirimiz olacak."