AFAD Başkanı Okay Memiş, 17 Ağustos 1999 Marmara Depremi'nin 25. yılı dolayısıyla Türkiye'nin depremlere müdahale kapasitesini ve hazırlıklarını değerlendirdi.
Marmara Depremi'nin çok büyük ve yıkıcı olduğunu belirten Memiş, "Bu deprem, Marmara Bölgesi'nde, İstanbul'la komşu olması ve hem sanayimizin hem de nüfusumuzun en kalabalık olduğu bölgede meydana gelmesi nedeniyle hepimizin hafızasında yer etti. 17 Ağustos'un yıl dönümü geldi. Aradan 25 yıl geçti. Kaybettiğimiz vatandaşlarımızın acısını içimizde hissediyoruz. Hayatını kaybedenlere Allah'tan rahmet diliyoruz" dedi.
Okay Memiş, Marmara Depremi'nde edinilen tecrübeyle 2009'da AFAD'ın kurulduğunu dile getirerek, şunları söyledi:
Birden fazla bakanlık ve kurumda afet yönetiminden sorumlu birimler, AFAD çatısı altında bir araya getirildi. Bundan arzu edilen, çok daha etkin, efektif ve hızlı bir müdahaleyle afetleri yönetmekti. Başbakanlığa bağlı bir birim olarak kuruldu, şimdi ise İçişleri Bakanlığına bağlı bir kurum olarak afet yönetimine devam ediyoruz.
"2 BİN 500 KİŞİLİK ARAMA KURTARMA EKİBİMİZ VAR"
Türkiye'deki afetlerin genel yönetiminden sorumlu kamu kuruluşu olduklarını dile getiren Memiş, "Kendimize ait 2 bin 500 kişilik arama kurtarma ekibimiz var. Türk Silahlı Kuvvetleri, bakanlıklarımızın bütün imkanları, emniyetimiz, jandarmamız, sivil toplum kuruluşlarımız, kamu sektörü, özel sektöre ait bütün dinamikler, ülkenin bütün kaynaklarının afet sırasında 7269 Sayılı Kanun çerçevesinde organizasyon ve sevkini icra ediyoruz. Türkiye Afet Müdahale Planı'nda (TAMP), Ankara'dan ne şekilde müdahale edileceği, il ve ilçelerdeki yöneticilerimizle birlikte ne şekilde hareket edileceği yazılıdır. Çok daha planlı, organizasyon kabiliyeti yüksek, seri bir şekilde hareket edilecek, afetin veya depremin birinci saatinden itibaren müdahale edilecek bir bakış açısıyla vatandaşımızın yanındayız" dedi.
Olası İstanbul depremiyle ilgili Memiş, şunları kaydetti:
Bilim insanlarının ikazları çerçevesinde hazırlıklarımızı sürdürüyoruz. Neredeyse her gün muhtemel senaryolarımıza çalışıyoruz. Bu çerçevede Marmara Bölgesi'ne özel olarak, Marmara Afet Risklerini Azaltma Daire Başkanlığını kurduk. Bütün çalışmalarımızı buna göre yönlendiriyoruz. İstanbul Valiliğimizle, İstanbul Büyükşehir Belediyesi, ilçe belediyeleri, yöneticilerimizle, paydaşlarımızla müdahaleyi nasıl yapacağız, ne şekilde hareket edeceğiz, tahliyeleri nasıl yapacağız, hepsine çalışıyoruz. Ona yönelik planlarımız var. Muhtemel tüm senaryoları göz önünde bulundurarak çalışmalarımızı sürdürüyoruz.
"ÖNCELİĞİMİZ RİSK AZALTMA VE KENTSEL DÖNÜŞÜM"
Memiş, afet öncesi hazırlık konusunda risk azaltmada biraz daha mesafe alınması gerektiğine dikkati çekti. "İstanbul veya diğer illerimizdeki deprem riskiyle ilgili AFAD olarak bizim öncelik verdiğimiz hususlardan birisi risk azaltma ve kentsel dönüşüm" dedi.
"AFET MÜDAHALE PLANIMIZ HAZIR"
Hazırlıklarını 7/24 esasına göre sürdürdüklerini kaydeden Memiş, "Böyle bir afet olduğunda da çok daha etkin, çok daha seri bir şekilde bütün imkanlarımızla müdahalede bulunacağımızı ifade etmek isterim. Ulaşım planlarımız hazır, tahliye planlarımız hazır. Bir yerleşim yerinde büyük bir deprem olduğunda AFAD olarak benim önce oraya müdahale etmem lazım. Kimlerin ne şekilde müdahale edeceğine dair planlarımız dahi hazır. Dünyada en fazla derin kuyu gözlem istasyonu olan bölge Marmara'nın içi. Sürekli o bölgedeki ölçümlerimizle yakından takip ediyoruz, anbean bütün verileri topluyoruz" ifadelerini kullandı.
AFAD Başkanı Okay Memiş, 6 Şubat Kahramanmaraş merkezli depremlerin, karada meydana gelen en büyük depremler olarak kayda geçtiğini belirtti. Depremin ilk saatlerinde dördüncü seviye uluslararası yardım çağrısına çıkıldığını anlatan Memiş, ilk andan itibaren 35 bin kişiyle afete müdahale edildiğini söyledi.