9. Yargı Paketi taslağı ortaya çıktı. Söz konusu taslağa göre 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu’nun 187’nci maddesinde yer alan, "Kadının soyadı" düzenlemesinde yapılacak değişiklik ile Anayasa Mahkemesi (AYM) kararına kararına rağmen kadınlar evlendikten sonra bekarlık soyadlarını tek başına kullanamayacak.
9. Yargı Paketi taslağı, 38 maddeden oluşuyor. Söz konusu taslakta 13’üncü maddede 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu’nun 187’nci maddesinde yer alan "Kadının soyadı", "Hak düşürücü süreler" başlıklarında düzenleme öngörülüyor. Türk Medeni Kanunu’nun 187’nci maddesine göre bir kadın evlenmekle kocasının soyadını alıyor. Bu hükme göre kadın, evlenirken kocasının soyadını almak zorundaydı fakat dilerse kendi soyadını da kocasının soyadı önünde kullanma hakkına sahipti.
Anayasa Mahkemesi, 22 Şubat 2023 tarihli Resmî Gazete’de yayımlanan kararı ile "kadının evlendikten sonra kocasının soyadını almasının ailenin ortak bir soyadına sahip olmasını mümkün kılan tek seçenek olmadığı, aile bağlarının korunup güçlendirilmesi amacının kuralla öngörülen farklı muamelenin makul nedeni olarak kabul edilmesinin mümkün olmadığı gibi tespitlerde bulunularak evlenmeden önceki soyadının evlendikten sonra da tek başına kullanılması bağlamında kadın ve erkek arasında kuralla öngörülen farklı muamelenin nesnel ve makul bir temele dayanmaması sebebiyle eşitlik ilkesini ihlal ettiği sonucuna ulaşarak" 4721 sayılı Kanun’un 187. maddesinin birinci cümlesinin iptaline karar vermişti.
"ÇOCUK ÜZERİNDE OLUMSUZ ETKİLER DOĞURABİLECEK"
Söz konusu madde taslağında AYM'nin bu kararı işaret edilerek, gerçekleştirilen yeni taslakta artık kadının soyadı, kendi soyadı ile önceki kocasının soyadından oluşuyorsa kadın bu soyadlarından sadece birisini evleneceği kocasının soyadının önünde kullanabilecek. Bu düzenlemeyle AYM kararına rağmen kadının soyadını tek başına kullanılması engellenmiş olacak. Söz konusu maddenin gerekçesinde bu durum, “Ailenin önemi değerlendirildiğinde, anne ve babanın ayrı ayrı soyadı kullanmaları, çocuk üzerinde olumsuz etkiler doğurabilecek, çocuğun hangi soyadını kullanacağı ayrı bir tartışma konusu haline gelecektir." İfadeleriyle açıklanması dikkati çekti.
"SADECE BİRİSİNİ KULLANABİLECEK"
Düzenlenen maddenin gerekçesi ise taslakta, “İptale konu hükümde kadının evlenmekle kocasının soyadını alacağı ancak evlendirme sırasında evlendirme memuruna veya daha sonra nüfus idaresine yapacağı yazılı başvuru üzerine kocasının soyadı önünde önceki soyadını da kullanabileceği belirtilmektedir. Buna göre evlenen kadın, evlendiği kocasının soyadını almak kaydıyla önceki soyadını da kullanabilmektedir. Anayasamızın 41'inci maddesinde ailenin Türk toplumunun temeli olduğu kabul edilmektedir. Ailenin önemi değerlendirildiğinde, anne ve babanın ayrı ayrı soyadı kullanmaları, çocuk üzerinde olumsuz etkiler doğurabilecek, çocuğun hangi soyadını kullanacağı ayrı bir tartışma konusu haline gelecektir. Bu durum, Türk toplumunun temeli olan aile bütünlüğüne zarar verebilecektir. Bu nedenle Anayasa Mahkemesi'nce iptal edilen kanun hükmü yeniden düzenlenerek evlenen kadının kocasının soyadını alacağı, ancak dilerse kocasının soyadının önünde önceki soyadını da kullanabileceği, kadının soyadı, kendi soyadı ile daha önceki kocasının soyadından oluşuyorsa bu soyadlarından sadece birisini evleneceği kocasının soyadının önünde kullanabileceği hüküm altına alınmaktadır.” şeklinde açıklandı.
TEKRAR EDEN SUÇLARDA KOŞULLU SALIVERME
9. Yargı Paketi taslağında , mükerrir (tekrar eden) suçlar için de koşullu salıverme getiriyor. Buna göre, ikinci defa tekerrür halinde işlenen suçtan dolayı mahkum olanlardan ağırlaştırılmış müebbet hapis cezasının otuzdokuz yılını, müebbet hapis cezasının otuzüç yılını, birden fazla süreli hapis cezasına mahkumiyet halinde en fazla otuziki yılını, süreli hapis cezasında ise dörtte üçünün infaz kurumunda iyi halli olarak infaz edilmesi durumunda koşullu salıverilmeden yararlanabilecek.