Bankaların günlük döviz alım limitini yüzde 25 düşürdü.
Nakit avans çekme ve kuyum altın harcamalarını sonlandırmış, gelen tepkiler sonrası geri adım atarak kararı bir gün sonra iptal etmişti.
Ancak seçimlerden sonra tekrar yapmayacağının garantisi yok!
Gelelim alım-satım makas aralıklarına:
Bu yazımı yazarken (dün) bankada dolar/TL kuru 19,72-21,19, avro/TL kuru 21,27-22,86, gram altın bin 233-bin 339 lira idi.
Serbest piyasalarda ise dolar/TL kuru 20,49-20,60, avro/TL kuru 22,02-22,20, gram altın bin 371-bin 381 lira idi.
Yani, varlıkları sistemde olan makas aralığından dolayı hareket edemiyor.
Orada kitlendi.
Yani, artık kafeste.
“Uzun vadeli yatırımcı olacaksınız, al-sat yok” diyor sistem.
Aslında bugünün diğer adı sermaye kontrolüdür.
Merkez bankaları bunu kabul etmese de adı böyle.
Fizikî varlıkları olan şanslı gibi duruyor.
Son iki yıldır “Yastık altındaki altınların ekonomiye kazandırılması” projesi için birçok uygulama devreye girmişti.
Yani, fizikî varlıkların belli bir miktarı sisteme dahil edildi.
“Kara gün” dostu olan birikimler “sistem gününe” kurban gitti.
Geçen yıl bu sistemi “desteklemediğimi” belirtmiştim.
Düşüncem aynı.
Sonraki plan ne?
Yeni küresel finans sistemi, bir sonra ki hamlede “kontrollü yasaklama” planlanıyor.
Döviz veya altın.
Amaç insanların fizikî varlığa sahip olmaması.
Çünkü fizikî varlık özgürlüktür.
Sisteme muhtaç edilenleri yönlendirmek, köle yapmak, sistemin merhametine muhtaç bırakmak daha kolaydır.
Fizikî varlıklar için erişimi hemen bir anda bitirmeyecekler.
Kademeli, kademeli.
Önce kota sınırı koyulacak.