Türkiye'de laboratuvar ortamında araştırması yapılan 'nar kabuğu ekstresi, zerdeçal ve zencefil içeren formüle edilmiş ağızda eriyen ürün' en son Hindistan'da hastalar üzerinde destek tedavi olarak denenmişti. Bu destek tedavinin koronavirüsün varyantları üzerinde etkinliği de araştırıldı. Geçtiğimiz ağustos ayında başlayan bilimsel çalışma geçen ay tamamlandı. Araştırmanın sonuçları düzenlenen bir basın toplantısıyla duyuruldu.
“BU MADDELER SON 20-30 YILIN EN ÖNEMLİ BİTKİSEL İÇERİKLERİ”
Aşının önemine de dikkat çeken Prof. Dr. Erdem Yeşilada, “Aşının etki şekli farklı, aşı antikor geliştiriyor ve tüm bedenin korunmasını sağlıyor. Tam bir koruma için her şeyi birlikte uygulamak lazım. Maske, mesafe, aşı bunların hepsine dikkat etmek gerekiyor. Bu bitkisel formülde zencefil, zerdeçal ve nar kabuğu ekstresi yer alıyor. Her 3 bileşen de fenolik maddeler taşıyor. Bunlar son 20-30 yılın en önemli bitkisel içerikleri arasında. Bu varyantlar üzerinde yaptığımız çalışmanın sonucu gibi herhangi bir mutasyona karşı güçsüzlüğü söz konusu değil” ifadelerini kullandı.
“PCR NEGATİFLİK ORANININ YÜZDE 90'LARA ULAŞTIĞI SAPTANDI”
Araştırmanın laboratuvar ve klinik olmak üzere iki boyutu olduğunu anlatan Enfeksiyon Hastalıkları ve Klinik Mikrobiyoloji Uzmanı Prof. Dr. Dilek Arman, şunları söyledi:
“Ürünün içeriğinde nar kabuğu özütü, zerdeçal ve zencefil bulunuyor. Haziran ayında laboratuvar araştırmaları başladı. Araştırmalarda hücre kültürlerinde önce koronavirüs üzerinde ürünün etkisi araştırıldı. Çevredeki hücrelere herhangi bir toksik etki göstermeden burada virüs ölümünü gerçekleştirdiği gösterildi. Yakın zamanda sonuçlanan araştırmanın ikinci kısmında İngiltere varyantı üzerine aynı etkinin devam ettiği gösterildi. Asemptomatik dediğimiz belirtisiz PCR pozitif olgularında bu ürünün günde 3 kez kullanılmasıyla üçüncü gün sonunda PCR negatifliği oranının yüzde 90'lara ulaştığı saptanmıştı. İkinci klinik araştırma da Hindistan'da gerçekleştirildi. Burada semptomatik belirtisi olan hastalar üzerinde yapılan araştırma. Belirtisi olup evde takip edilenler ve hastanede yatanlar olarak iki şekilde gerçekleştirildi. Hastane kısmının sonuçları elimizde değil ancak evde takip edilen hastalarda günde 3 kez ürünün kullanılmasıyla 10'uncu gün sonunda PCR pozitiflik yüzde 67 oranında sağlanırken kontrol grubunda bu oran yüzde 38'lerde olmuştur.”
