Akdeniz Üniversitesi Su Ürünleri Fakültesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Mehmet Gökoğlu ile Akdeniz Üniversitesi Su Altı Topluluğu üyesi öğrenciler, Antalya'nın farklı noktalarında su altında gözlem yapmak için dalışlar gerçekleştiriyor. Ekip, bu dalışlarda su altında gördükleri kirlilikleri görüntüleyip çöpleri karaya çıkarıyor. Topluluk üyeleri, su altından çıkardıkları ve kullanılabilir malzemeleri tekrar kullanıma kazandırmak için dağıtırken, buldukları ilginç malzemeleri ise sergilemek için topluyor.
Denizin dibinden çıkanlar yürek sızlattı! Bu kadar da olmaz; mama sandalyesi, inşaat demiri, klozet...
Antalya Körfezi'nde araştırma yapmak üzere öğrencileriyle zaman zaman dalışlar yapan Akdeniz Üniversitesi Su Ürünleri Fakültesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Mehmet Gökoğlu, son dalışlarında gördükleriyle şoke oldu. Denizin içinde yok yok...
Her dalışlarında deniz ekosistemini olumsuz etkileyen farklı atıklar gören ekip, son dalışta daha önce karşılaşmadıkları manzaralarla karşılaştı. Geçen haftalarda tur teknelerinin demirlediği ve attıkları çapalar nedeniyle deniz zeminini tahribata uğrattığı Sıçan Adası yakınlarına dalan ekip, su altında birçok plastik atık ve klozet buldu. Falezler bölgesinde de dalan ekip, burada da beton dökümünde kullanılan inşaat demirleri ve mama sandalyesi gördü.
AKÜ VE CAM KIRIKLARI DA BULDULAR
Karada gördükleri her şeyi suyun altında da gördüklerini söyleyen Prof. Dr. Mehmet Gökoğlu, "Araba aynasından klozete kadar her türlü atığı suyun altında görüyoruz. En son Sıçan Adası yakınında çektiğimiz görüntüde klozet gördük. O bölgede onun dışında akü, cam kırıkları, teknelerden atılan kutular hatta yenilen yiyeceklerin atıkları da sudaydı. Bunlar bölgede bir birikim oluşturuyor. O bölgede bir tahribat da çapaların düzgün atılmaması nedeniyle deniz dibine zarar verilmesi" dedi.
Falez bölgesinde de denizi kirleten ilginç nesnelerle karşılaştıklarını aktaran Prof. Dr. Gökoğlu, "Yukarıdan atılan hilti, matkap, bank, beton inşaat demirlerine kadar her şey var. Özellikle su altında plastiklerle çok karşılaşıyoruz.