Burak Deniz yakında BluTV’de yayınlanacak Yarım Kalan Aşklar adlı dizide Dilan Çiçek Deniz’le başrolü paylaşıyor. Burak Deniz dİzi kültürü dergisi Episode'un yeni sayı kapak konuğu oldu ve dergiye şu açıklamaları yaptı.
Burak Deniz yeni dizisiyle ilgili konuştu
Burak Deniz yakında BluTV’de yayınlanacak Yarım Kalan Aşklar adlı dizide Dilan Çiçek Deniz’le başrolü paylaşıyor. Burak Deniz dİzi kültürü dergisi Episode'un yeni sayı kapak konuğu oldu ve dergiye açıklamalar yaptı.
Mart ayından beri, biz de tüm dünya gibi pandemi sürecinden geçiyoruz. Öncelikle nasıl geçirdiniz pandemi sürecini, neler yaptınız, neler keşfettiniz?
Evden çıkmadığım bir dönemdi. Karantina sürecim okunacak/izlenecekler listemi azaltmak ve elimden geldiğince az yemeğe çalışarak geçti. Pek sıkılmadım diyebilirim. Bir ara arkadaşımla “yahu bütün o giyim kuşam, mesleki dertler, takıldığımız insan ilişkileri nasıl da anlamını yitirmedi mi?” üzerine sohbet ettiğimizi hatırlıyorum.
“Yeni normal”e dönüldükten sonra sete girdiniz. İlk günlerde bir tedirginlik hissettiniz mi? Ya da aylar sonra eskiden yaptığımız şeyleri yaptığımızda pandemi dönemini de unutuyoruz aslında, doğamız gereği eskisi gibi hareket ediyoruz ama artık bazı kurallara uymak zorundayız. İlk günler böyle bir ikilem içinde kaldınız mı? En zorlandığınız şey ne oldu tekrar çalışmaya başladığınızda?
Kendi adıma (ilk defa bir pandemiyle karşılaştıgım gerçeği dışında) çok endişeye kapılmamaya çalıştım. Paranoya yaratmak yerine yeterli oranda temkinli davranarak, elimden geldiğince uzmanların söylediklerine bağlı kaldım. Sete başlayınca alınan tedbirler açısından yapım firmasına güvendiğimden ve işimin zihnimde daha ön planda olması diken üstündeki psikolojimi sakinleştirdi.
Pek çok proje geliyor önünüze, nasıl bir yol haritası çiziyorsunuz bir oyuncu olarak, projeleri okurken, kabul etme ya da reddetme aşamasına ilerlerken nelere dikkat ediyorsunuz özellikle? Üretimin ve tüketimin çok hızlandığı bir dünyada, içinde yer aldığınız projeler, sonraki yılları da belirliyor muhtemelen...
Çok haklısın. Ben şuna inanıyorum, iş seni seçer sen işi değil. Birçok proje geliyor, tabii ki ekibimle beraber yaptığımız bir ön elemeden sonra son iki projeye kadar iniyoruz, sonrasında da her detayı incelikle değerlendirerek birini seçiyoruz. Önceki karakterlere benzememesi (hem kariyerim, hem de gelişimim adına) benim için birincil neden. Hemen ardından hikâye ve teknik ekip de tatmin ediyorsa yolculuk başlıyor.