Dünya gazetesinden Emrah Lafçı, çok ilginç bir yazı yazarak doların ne kadar olması gerektiği üzerine bir hesap yaptı ve sonucu paylaştı...
Yazısının başlangıcında "Bir milyon dolarlık soru! Ulusal paramızın değerinin ne olduğu biz Türkiye Cumhuriyeti vatandaşları için çok önemli. Hep de önemli olagelmiştir. Çünkü Türkiye gelişmiş ülkelerin aksine kendi içinde sadece TL kullanan değil aynı zamanda dolar, euro hatta altını bile yaygın bir şekilde kullanan bir ülke. Paranın temelde üç işlevi var. Değiş tokuşa aracılık, değer saklama ve kayıt birimi olarak sıralayalım bunları" diyen Lafçı, "Bir kere çok net bir şekilde Türkiye’de TL’nin bir değer saklama aracı olmadığı ortada. Günlük alış verişlerimizde kullandığımız için değiş tokuşa aracılık işlevini yerine getiriyor diyebiliriz ama bu konu biraz tartışmalı. Birçok mal ve hizmetin dolar cinsinden alınıp satıldığını ya da dolarla olmasa bile dolara endeksli şekilde alınıp satıldığını düşünürsek bu işlevin de yarım şekilde yerine getirildiğini söyleyebiliriz. Asgari ücretin bile dolara bağlı belirlenmesinin bakan tarafından dillendirilmesi olayın ciddiyetini gösteriyor." ifadesini kullandı.
"Kayıt tutmak için de yine benzer bir yorum yapmamız mümkün. Bununla ilgili sayısız örnekler verebiliriz. Ama vatandaşların tasarruflarını dolar cinsinden ya da dolara endeksli tutma eğilimleri herhalde en çarpıcı örnektir. KKM’nin bu kadar yaygın bir teveccüh görmesinin en büyük nedeni de dövize endeksli bir ürün olmasından ileri geliyor." diyen Emrah Lafçı, "Bu işin bir tarafı. Diğer tarafıysa dış ticaret. İhracat, ithalat yaparken sadece müşteriyi bulmak, malı pazarlamak, üretmek vs. yetmiyor, bir gözünüzün de sürekli kurda olması gerekiyor. Hele ki vadeli işlem yapıyorsanız, kâr marjınız kadar vade içerisindeki kur hareketleri de kârlar üzerinde etkili olabiliyor." dedi.
Yazısında doların ne kadar olması gerektiğini ise şöyle açıkladı: