Cumhuriyet'te yer alan habere göre; İzmir iş dünyasında en çok gelir vergisi ödeyen 100 rekortmen arasında Çeşme’deki Dost Pide’nin sahibi Reşat Akbaykal yer aldı.
Bu durum sosyal medyada, ünlü gazetecilerde ve pidecinin sahibi Reşat Akbaykal'da da şaşkınlık yarattı. Vergi rekortmeni olduğunu telefonla öğrenen Akbaykal, “Ben de devlette 8-10 sene çalıştım. Uzun bir süre yedek subaylık yaptım. Hep dürüstlüğe alıştık. Babam bana ‘sakın oğlum tek bir lokma haram yeme’ derdi. O şekilde yetiştiğimiz için başka yollara da girme düşüncesi de hiç olmadı. Hayatımdan da memnunum. Sosyal medyadan gelen mesajlara cevap vermekte zorlanıyorum. Sürekli mesajlar geliyor. Sokakta yürürken önümü kesip tebrik ediyorlar. Çok fazla olumlu geri dönüşler aldım. Ne çalışanın hakkını yerim, ne de dışarıdan avanta bir şey isterim. Böyle şeyleri hiç sevmem. Devletimize vergi vermekten kaçınmam. Onun için vergi vermekten çok memnunum. Piyasada insanlar devletten vergi kaçırmaya kalkıyorlar” diyerek sözlerini tamamladı.
Gazeteci Fatih Altaylı ise Youtube kanalında konuyla ilgili şöyle konuştu:
Türkiye'nin en zenginleri arasında yer alan Arkas 44 milyon TL vergi verdiyse, bir pidecinin de sıralamaya girmesi son derece normal. Bu vergi listeleri, Türkiye'de aslında vergi sefaletini anlatıyor. İş dünyası açısından baktığınız zaman, zenginler açısından baktığın zaman.
"Davos'ta şöyle bir tartışma var. Dünyanın en zenginleri kendi ülkelerine mektup yazıyor. Diyorlar ki: 'Bizi daha çok vergilendirin ki fırsat eşitliği olsun.'
Bizde ise zenginler komik vergiler veriyor."
DİLAN POLAT'IN FERRARİ'Sİ KADAR
"Arkas'ın verdiği vergi, İzmir'in en zengini, 1,5 milyon dolar ediyor. Bugün Türkiye'de bir otomobil parası bu. Yani Dilan Polat'ın Ferrari'si var ya, işte onun parası. Yani İzmir'in vergi rekortmeni, Dilan Polat'ın otomobillerinden bir tanesinin değeri kadar vergi veriyor. Türkiye'de doğru düzgün vergi veren yok yani, komik."