Yeniden Refah Partisi'nden peş peşe istifalarla ilgili açıklama
Yeniden Refah Partisi Genel Başkan Yardımcısı Selçuk Geyveli, "Yerel belediyecilik mottomuzda, 'ahlaklı belediyecilik' demiştik. Bizim Milli Görüş'te, Yeniden Refah Partisi'nde siyaset yapmak zordur, öyle kolay değildir. Herkesin harcı da değildir. Dolayısıyla ahlaklı belediyeciliği yapamayacağını anlayan birtakım başkanlar ayrılmış olabilirler" dedi.
Yeniden Refah Partisi (YRP) Genel Başkan Yardımcısı Selçuk Geyveli, Bursa'da basın mensuplarıyla bir araya geldi. Girdikleri ilk seçimde TBMM'ye girdiklerini hatırlatan Geyveli, "Elhamdülillah, Sayın Genel Başkanımız da olmak üzere 5 milletvekilini parlamentoya soktuk. Aradan 1 sene geçmesine mukabil, bu noktada 'Acaba bir şekilde ittifakla mı girdiler, şu anki durumları nasıl olacak?' dedikleri bu seçimlerde de Türkiye'nin 7 bölgesinden 64 belediye başkanımızla beraber, yüzde 8'lere varan oy oranıyla başarımızı üstüne katladık. İnşallah artık bundan sonra iktidarın kulpundan yakaladık diyoruz" dedi.
'İKTİDARI TESLİM ALMAK ÜZERE HAREKET EDİYORUZ'
Yeniden Refah Partisi olarak, önümüzdeki seçimlere hazırlandıklarını belirten Geyveli, "İlk yapılacak olan genel seçimlerdeki şu an Türkiye'nin yönetilemez durumunu görünce 2025'in baharı veya sonbaharında bir erken seçim olasılığı da gündemde. Dolayısıyla inşallah artık iktidarı teslim almak üzere hazırlıklar yapıyoruz. Milli Görüş'ün tarihine baktığımız zaman gerçek anlamda, belki 6 senelik bir parti olarak gözüküyoruz ama tarihi eski ve köklü. Bugün Milli Görüş'ün mirasını yiyen, mirasını tüketen ve herkesin bir şekilde pay almaya çalıştığı en sağdan ve en soldan siyasi partileri de görünce gerçek anlamda Milli Görüş'ün Türkiye'de ne kadar kök saldığını ve rahmetli hocamın ölmesine rağmen bu hareketin bitmediğini ve tohum olduğumuzu herkese, dosta düşmana gösterdik" diye konuştu.
'DEVLETİN DİNİ ADALETTİR'
Türkiye'de hapishanelerin dolu olduğunu söyleyen Selçuk Geyveli, "Türkiye'de 403 tane yarı açık ve kapalı cezaevlerinde 295 bin 318 yatak kapasitesi olmasına karşın 350 bine yakın mahkum var. Adalet Bakanlığı'ndan bu verileri alamadığımız için söyleyemiyoruz. Ama gayriresmi dillendirildiğine göre, 100 bin civarında denetimli serbestlikle dışarıda olanlar var. Geçenlerde bir başsavcımızla görüştüm. Bize 'Sayın Başkanım artık içeriye koyacak yer yok. Dolayısıyla mahkumları denetimli serbestliğe çıkarıyoruz. Adam tekrar suç işliyor, yine denetimli serbestlik veriyoruz. Dolayısıyla artık bu adam bir suç makinesi olarak sürekli gelebilir' dedi. Buna bir çözüm bulmak gerekir. Çözüm de aslında önce ahlak ve maneviyat diyen Milli Görüş'ün iktidar olmasındadır. Öncelikle 'Devletin dini adalettir, adalet yoksa devletin dini yoktur' anlayışıyla beraber, adaleti tesis etmek zorundayız" dedi.
'YENİDEN REFAH PARTİSİ'NDE SİYASET YAPMAK HERKESİN HARCI DEĞİL'
Genel Başkan Yardımcısı Selçuk Geyveli, Yeniden Refah Partisi'nden istifa eden Şanlıurfa Büyükşehir Belediye Başkanı Mehmet Kasım Gürpınar ile ilgili soruya da şu cevabı verdi:
"Siyaset aslında bir yönetme sanatıdır, bilim dalıdır. Dolayısıyla kalkıp da siyaseti politikayla karıştırmayalım. Bazıları politika yapıyorlar. Biz de siyaset yapmaya çalışıyoruz. Dolayısıyla yerel belediyecilik mottomuzda, 'ahlaklı belediyecilik' demiştik. Bizim Milli Görüş'te, Yeniden Refah Partisi'nde siyaset yapmak zordur, öyle kolay değildir. Herkesin harcı da değildir. Dolayısıyla ahlaklı belediyeciliği yapamayacağını anlayan birtakım başkanlar ayrılmış olabilirler. Ama kalkıp da burada Yeniden Refah Partisi'nden aday olduğu ve bizim kucak açtığımız vakit, orada iktidar kanadının hatta direkt olarak Sayın Cumhurbaşkanının 'Zübük siyasetçiler' sözünü ve daha ağır laflarını eğer unutup, oraya geri gidiyorsa, bizim yapacak herhangi bir şeyimiz yok.
Bu arada kendisinin ne için ayrıldığına dair gerekçelerini bizler bilmiyoruz. Onları da bir bilmemizde fayda var, acaba neden ayrıldı? Kendisinin gerekçeleri vardır. Bunu milletimiz değerlendirecektir. Ama gerçek anlamda milletimiz muhalif olduğu için Kasım Gülpınar'a oy verdi. AK Parti'ye oy vermek isteselerdi, gider oy verirlerdi. Eğer kendisi kazanabilecekse bağımsız olarak veya başka bir partiden girseydi. Bugün Yeniden Refah Partisi'nden girip, o seçmenin, o Urfalının oyunu alıp, ondan sonra da oradan ayrılırsanız, bu seçmen bunun hesabını sandıkta sorar."