Ünlü gazeteciden meslektaşına ağır suçlamalar
'Tirajların Efendisi' isimli kitapta, önemli gazeteciler hakkında bomba iddialar...
Gazeteci Faruk Mangırcı'nın Rahmi Turan'ın hayatını anlattığı "Tirajların Efendisi" kitabında Can Ataklı'nın Zafer Mutlu'yu eleştirirken, "Bundan sonra Zafer'le dost olmamız çok zor. Benim yüzüme bakamaz sadece benim yüzüme mi bakamaz. Normalde Zafer artık insan içine çıkamaz" dediği anlatılıyor.
Medya dünyasının sütre gerisinde kalmış birçok olayına ışık tutan Gazeteci Faruk Mangırcı'nın kaleme aldığı Tirajların Efendisi kitabında Can Ataklı'nın yakın arkadaşı Zafer Mutlu ile ilgili görüş ve düşünceleri bakın nasıl anlatılıyor:
Zafer Mutlu'nun omurgasındaki sorunları tüm basın camiası biliyordu üstelik yakın arkadaşı Can Ataklı'da röportaj vererek Zafer Mutlu ve Sabah Gazetesi'nde yaşanan olayları anlattığı “Sabah Grubu'nun öyküsü- Amiral battı” adlı kitapta Zafer Mutlu'nun bir daha asla sokağa çıkacak yüzü bulamayacağını belirterek, “Bundan sonra Zafer'le dost olmamız herhalde çok zor. 26 yıldır süren ama anladığım kadarıyla tek taraflı süren dostluk bir kere bozuldu artık. Benim yüzüme bakamaz sanıyorum. Sadece benim yüzüme mi bakamaz. Normalde Zafer insan içine çıkamaz, Dinç Bilgin insan içine çıkamaz. 1990'lardan itibaren Sabah büyük sermaye oyunlarına girmeye başladıkça, büyük paralarla oynamaya başlıyorsun. Büyük paralar kazanıyorsun, plazalar kuruyorsun, aldığın kredilerden bir kısmını nasıl olsa ödeyeceğim diye kendine alıyorsun. Evler, arabalar, yatlar.. Bunlar insanın başını döndürüyor... Bir de güç kazanıyorsun. Mesela bugün sen kendi binan için belediye başkanını değiştirebiliyorsan kendini çok güçlü hissetmeye başlıyorsun. Bir bina yapmışsın ve imar durumundan belediye ile çatışır duruma gelmişsin. Gidiyorsun Ankara'ya, İçişleri Bakanı'na, Başbakan'a. Şikayet ediyorsun. Yasal olarak birşey yapamıyor ama elinde yetki var, Belediye Başkanı'nı görevden alıyor, senin işini hallettiriyor ya da o bölgeyi kesip atıyor, başka bir belediyeye bağlıyor o belediye de ertesi gün senin işini yapıyor” diyordu ama eskilerin tabiriyle “bab-ı ali puşt tarlasıydı.”
Aynı Can Ataklı, ipliğini pazara çıkarttığı Zafer Mutlu'nun gazetesi Vatan'da Amiral Battı adlı kitabın yayınlanmasından kısa süre sonra köşe yazmaya başlayacaktı.
(Can Ataklı'nın sözettiği hadise, Zafer Mutlu'nun 13 yaşında vefat eden ilk eşinden olan kızı Zeynep adına kurduğu Zeynep Mutlu Eğitim Vakfı'nın Kemerburgaz'taki ilköğretim okulu binası ile ilgili. Zafer Mutlu, bugün İstanbul'un en değerli bölgelerinden olan Kemerburgaz'da Hazine, Orman ve Eyüp Belediyesi'ne ait üç parsel üzerine, Alibeyköy Baraj havzasında olmasına rağmen imara aykırı okul binası inşaa etmişti. Arsanın ortaklarından RP'li Eyüp Belediyesi işgal edilen arsasını geri istiyordu. O dönem ANAP'ta olan İçişleri Bakanlığı vasıtasıyla bölgenin imar sorununun çözülmesi için bakanlık arsanın bulunduğu bölgeyi RP'li Eyüp Belediyesi'den alıp ANAP'lı belde belediyesine bağladı.Eyüp Belediyesi işin peşini bırakmadı. Yıllar süren davalar neticesinde devlete ait arazileri işgal ederek özel okul yaptıran Zafer Mutlu'nun çabaları yeterli olmadı ve Eyüp Belediyesi'nin ısrarlı tutumuyla olay mahkemede çözüldü. Kaçak okul binası yıkıldı. Tabii bu yıkım Zafer Mutlu'ya yakın gazeteler tarafından İstanbul Büyükşehir Belediyesi okul binasını yıktı diye haber yapılacaktı. F.M.)