'Umut Nöbeti'nde bugün Cengiz Çandar ve Hasan Cemal vardı

'Umut Nöbeti'ni, bugün gazeteci Cengiz Çandar ve Hasan Cemal tuttu.

Gazeteciler Hasan Cemal ve Cengiz Çandar, Silivri Ceza İnfaz Kurumları Kampüsü’nün girişinde başlatılan ‘Umut Nöbeti’ni tutmak için öğle saatlerinde cezaevi önüne geldiler.



‘HEM ONLARIN ÖZGÜRLÜĞÜNÜ HEM DE MESLEĞİMİZİN ÖZGÜRLÜĞÜNÜ SAVUNMAK İÇİN GELDİK’



Gazeteci meslektaşları Can Dündar ve Erdem Gül’le dayanışmak amacıyla cezaevi önüne geldiklerini belirten Hasan Cemal, “Hem onların özgürlüğünü, hem de mesleğimizin özgürlüğünü savunmak için geldik. Hem de halen Silivri’de ve diğer hapishanelerde olan gazeteci arkadaşlarımızın özgürlüklerine kavuşmaları için geldik. Biz mesleğimizi en iyi biçimde yapabilmek için özgürlüğün şart olduğuna inanıyoruz. Ve bugün Erdoğan yönetimi ile Türkiye’de demokratik hak ve özgürlüklerin kol ve kanadının kırıldığına tanıklık ediyoruz. Biz şu anda Silivri hapishanesinin önünde Can Dündar’a, Erdem Gül’e ve hapishanedeki diğer meslektaşlarımıza bir kez daha seslenmek istiyoruz; bu dünya despotlara kalmadı ve kalmayacak” dedi.



Can Dündar ve Erdem Gül hakkında hazırlanan iddianamenin utanç verici olduğunu belirten Hasan Cemal, "Bu iddianameyle, böyle iddialarla Can Dündar ve Erdem Gül’ün artık hapiste tutulmaması lazım. İlk duruşmada da serbest kalacaklarına inanıyorum. Bu iddianamenin, Türkiye’de hem özgürlük hem hukukun üstünlüğü açısından tam bir kara leke olduğunu düşünüyorum" dedi.



‘ÜLKEMİZ İÇİN UTANÇ VERİCİ BİR GÖRÜNTÜ YAŞATILIYOR’



Türkiye’de özgürlüklerin ağır bir saldırı altında olduğunu belirten Radikal yazarı Cengiz Çandar ise şunları söyledi:



"Türkiye’de, tarihinde yaşamadığı çarpıcılıkta adaletsizlik, haksızlık ve hukuksuzluk yaşatılıyor. Bunun simgesi şu anda önünde bulunduğumuz bu hapishanenin içinde yatan sevgili arkadaşımız Can Dündar ve Erdem Gül oldular. Biz ikimiz hem eski birer Cumhuriyet mensubuyuz hem de Can Dündar benim 30 yıla yakın geçmişi olan, 32. Gün'de birlikte çalıştığım bir arkadaşım. Yurt dışında çok sık bulunan biri olarak Can Dündar ve Erdem Gül’ün şahsında Türkiye’de ifade özgürlüğüne yönelik saldırının ülkemize çalınmış bir kara leke olduğunu görüyorum. Ülkemiz için utanç verici bir görüntü yaratılıyor. Dolayısıyla burada bulunmamız hem mesleki dayanışma hem demokratik dayanışma hem de ülkemize duyduğumuz sevgi ve bağlılığın gereği olan bir vatanseverlik görevidir." (DHA)


Galatasaray, Kayseri'yi ezdi geçti Maximin, Mourinho'yu hayal kırıklığına uğrattı Türkiye'nin en zeki illeri belli oldu! AFAD duyurdu: Muğla açıklarında deprem Narin Güran cinayetine ilişkin kritik bilgi İstanbul'da polise saldırı: Şüpheliler gözaltında