Sziget 2019'da hangi yenilikler olacak? Festivalin Türkiye Temsilcisi Medyatava'ya konuştu!

Dünyanın en büyük müzik festivallerinden biri olan Sziget'in Türkiye Temsilcisi Yonca Temizocak O'Mahony, Medyatava'dan Canan Kaya'ya bu yılki programla ilgili önemli tüyolar verdi...

Her yıl 500.000’den fazla ziyaretçiyi ağırlayan Sziget Festivali, bu yıl 7 - 13 Ağustos tarihleri arasında Macaristan'ın başkenti Budapeşte'de gerçekleştirilecek. Geçen yıl olduğu gibi 2019 yılında da şanına yakışır bir etkinlik programı hazırlayan festival, bu yıl Florence + The Machine, Foo Fighters, Twenty One Pilots, The 1975 ve Ed Sheeran gibi yıldızları ağırlayacak.



Geçen yıl Türkiye'den Baba Zula ve Ezhel gibi isimlerin katılım gösterdiği festivalde bu yıl hangi Türk sanatçıların yer alacağı ise önümüzdeki günlerde netlik kazanacak. O isimleri de elbette yine Medyatava'dan okuyacaksınız.



Şimdi gelelim Sziget'in netlik kazanan yeni etkinliklerine... 



Medyatava baş editörü Canan Kaya'ya konuşan Sziget Türkiye Temsilcisi Yonca Temizocak O'Mahony, bu yenilikleri ve kampanyaları tek tek açıkladı.





Canan Kaya / Medyatava



canankaya@medyatava.com





İşte, bu yılki Sziget...





*Yonca Temizocak O'Mahony



Bu yıl festivalde ne gibi yenilikler olacak? Neler bekliyor bizi?



Sziget, 1993 yılında kurulmuş international yapısı olan bir festival. 60 ülkeden değişik festivalsever katılım sağlıyor. Zaten çok büyümüş bir festivaldi ve 500 bin kişi geliyordu. Fakat 2017 yılında Amerikalı bir şirket Sizget’e yatırım yaptı. Bu yatırımın ardından çok daha büyümeye başladı ve çok büyük headliner’lar getirmeye başladı. O yüzden bu yıl yıldızlar geçidi gibi çok önemli bir sene. Bir kere Ed Sheeran’la açılıyor. Yine Foo Fighters zaten çok beklenen bir grup. Onun dışında Florence – The Machine, Martin Garrix ve Twenty One Pilots gibi o kadar çok herkesin beklediği ve arka arkaya çok fazla güzel grubun çıkacağı bir etkinlik. Sziget Festivali, 7 gün olduğu için bu bir hafta boyunca her gün headliner çıkıyor. Dolayısıyla birçok sanatçıyı bir arada seyretme şansını yakalıyorsunuz. Bu çok büyük bir avantaj.



Bu yatırım size daha geniş bir alanda hareket etme olanağı sağladı sanırım…



Esasında biz Sziget’i sadece sanatçı bazında değil, hayat boyu yaşanması gereken bir tecrübe olarak gençlere anlatmaya çalışıyoruz. Çünkü içerisi bir kültür sanat festivali ve 50 adet sahnesi var, 1000 tane sanatçı çıkıyor… Dolayısıyla sadece müzikten ibaret bir festival değil. İçinde sokak tiyatroları, sanat atölyeleri, sirkler gibi o kadar çeşitli sanat aktiviteleri var ki inanılmaz bir hisle ayrılacağınız ve çok şey öğreneceğiniz bir ortam sağlıyor size. Yelpazesi çok geniş bir festival. Gençler genelde festival alanında yaşıyorlar. O yüzden hiç bitmeyen bir aktivite var içerisinde. Bu nedenle de sadece müziğe dayandırmıyoruz ama tabii ki çok büyük isimlerin gelmesi bizim açımızdan çok önemli. O nedenle bu yatırım konusu bizim çok işimize çok yaradı. Onun dışında Sziget, biraz green bir festival olmaya da başladı. Yaklaşık 2-3 senedir bunun üzerinde çalışıyorlar.





Biraz daha açabilir miyiz? Ne gibi faaliyetler var içinde?



Geçtiğimiz yıl başlattık ama bu yıl da devam edecek bu proje. Plastik bardakları depozitolu yaptılar. Bardağınızı verdikten sonra yeni bir bardak alma hakkınız oluyor. Ya da yeni bir bardak için para ödemeniz gerekiyor. Bu sebeple herkes elinde tutuyordu bardağını, atmamaya çalışıyordu. Ayrıca pipet de verilmiyor istemediğiniz müddetçe. Çünkü o da doğaya zarar veren bir şey. Yani yavaş yavaş gençlere çevreci olmayı aşılıyorlar.



Başka ne gibi çevreci faaliyetler var?



Bu sene eko - kamp alanını yine çok önemsiyoruz. Eko-kamp da 2-3 senedir oldukça ilgi görmeye başladı. Bu faaliyetin içinde yeşil korunuyor ve her şey geri dönüşümlü.



Konaklama seçenekleri neler?



Seçeneklerimiz her geçen yıl artıyor. Mesela VIP Camping’in havuz ve daha özel bir alanda bulunan duşları, bir de wi-fi gibi ek hizmetleri var. Onun dışında hazır çadırlarımız var. Siz gidip çadır kurmuyorsunuz yani. Yine ahşap evler mevcut. Ailecek kalabileceğiniz aile kamp alanımız var. Orada da çocuklar için ekstra hizmetler mevcut. Karavan kampımız var. Kendi karavanınızı getirebiliyorsunuz. Çiftlik evleri var ve yenilik olarak bu yıl Love Glamping çıkacak. Onun ayrı bir topluluğu olacak alanda. Çok fazla seçenek var.



Basın mensupları hangi alanlarda konaklıyorlar peki?



Özellikle Türkiye’den gelen basın mensupları genelde otelde kalmayı tercih ediyorlar.



Kamp alanlarını pek tercih etmiyorlar sanırım…



Geç gelenler kalmak istiyor bazen. Ama genelde bizim basınımız otelde kalmak istiyor. Ama yurt dışından gelenlere baktığımızda genelde kampta kalan çok fazla var. Sanırım bu hayat tarzıyla da alakalı bir şey. Ben de birkaç kez kampta kaldım ama şimdi kalamıyorum mesela. Bizim öyle bir kamp kültürümüz olmadığı için bir süre sonra konfor arıyoruz. Ama yurt dışından gelenler kamp yapmayı sevdikleri için kampta rahat da ediyorlar. Ana sahnenin hemen yanında bir VIP alanı var. VIP alanı da sadece özel davetlilerin ve basının girebildiği bir yer. Çünkü röportaj anında Medya Center’a hızlıca gidebilme şansınız oluyor. İnterneti de rahatlıkla kullanabileceğiniz çok konforlu bir alan orası.





Peki bu yıl Türkiye’den ilk kez katılacak basın mensuplarının başvuru aşamaları hakkında bilgi de edinebilir miyiz? Bir de alanda özellikle röportajlar konusunda ne gibi kolaylıklar sağlanıyor?



Öncelikle akredite olmaları gerekiyor. Türkiye’den herkesi kabul etmiyorlar, belirli bir kotamız var.



Kaç kişilik kotanız var?



20 medyalık bir kotamız var.



Başvuru yapanlarda hangi özelliklere bakılıyor peki?



Yazılı basında tiraj, internet medyasında kaç kişinin takip ettiği, yapılan haber oranı ve ulaşılan kişiye göre kabul ediliyor akreditasyonlar. Bizim de esas görevimiz Sziget Festivali’nin Türkiye’de tanıtılması olduğu için, bazı medya organlarıyla sponsorluk ya da özel çalışmalar yaparak tirajı düşük olsa bile kolaylık sağlayabiliyoruz. En önemli konu ise öncesinde haber çıkarılması ya da Sziget adına bir çalışma yapılması. O zaman akreditasyonunun kabul edilme olanağı artıyor. Sponsorluk ya da özel proje yapıldığı zaman ise garantilenmiş oluyor. Dolayısıyla basın mensuplarının ilk olarak bizimle iletişime geçmeleri yol gösterebilmemiz açısından çok önemli. Bizim bu noktada sağladığımız tek olanak ise basın akreditasyonu oluyor.



Ulaşım ve konaklamayı basın mensupları mı karşılıyor?



Evet. Çünkü ona ayrılmış bir bütçemiz yok ne yazık ki.  Sadece VIP alanı ve kampı kapsayan bilet verebiliyoruz. Fakat ortaklık yaptığımız markalara basın mensuplarının ulaşım ve konaklamaları için bütçe önerilerinde bulunabiliyoruz. Örneğin geçen yıl Vodafone’la birlikte müzik yazarları geldi.





Siz kaç yıldır Türkiye temsilciliğini yapıyorsunuz Sziget’in?



2009’dan bu yana… Sziget’e ilk defa 2007 yılında gittim. O dönem Dinamo Radyo’nun ortaklarındandım. Sürekli festivallere gittiğim için deneyimleme şansım olmuştu. Sziget’e ilk gittiğimde inanamadım nasıl böyle bir şey olur diye, büyülenmiştim. Kaldı ki o zamanlar çok daha amatör ruhlu bir festivaldi.



Bir nevi festivalin büyüme aşamalarına da şahit olmuşsunuz…



Kesinlikle… Mesela biz şu andaki Sziget yönetiminden daha eskiyiz lokal destekçiler olarak. CEO da dahil buna… O dönem Avea’nın “Patlican” diye bir etkinliği vardı. Onlar birinci yıllarını kutlamak istiyorlardı, biz de onlara böyle bir proje sunduk ve kabul ettiler. Sonra hem basın, hem talihliler, Avea’nın Patlican’ınını kutlamak için hep birlikte Sziget’e gittik. Bu vesileyle orada Sziget’in sahipleriyle tanışma fırsatı yakaladık. Festival bittiği zaman bana “Biz ilk defa bu kadar çok Türk görüyoruz ve bu sizin sayenizde oldu, festivalin temsilcisi olur musunuz?” dediler. Ben de tabii ki olurum dedim. Öyle başladı bu macera…



Peki bu yıl Türkiye’den hangi isimler festivalde yer alacak?



Bu yılki henüz belli değil. Bu işe başladığımızdan beri çok uğraşıyoruz. İlk gittiğimizde 20 kişi olan bu sayı şu anda 2000 kişiye çıktı. Çok büyük bütçeler verilen bir iş de değil bu. Kendi çocuğumuz gibi ilgilenerek büyüttüğümüz bir festival. Türkiye’den daha fazla kişi gitmeye başladıktan sonra da en önemli misyonumuz açıkçası Türk grupların orada çıkabilmesi oldu. Bu arada Türkiye’nin ilk Sziget temsilciliği bu… Zaten gidince de göreceksiniz, girişte bütün ülkelerin bayrakları asılıdır. Benim için orada Türk bayrağının dalgalanması çok önemli. Çünkü ilk senelerde yapmadılar. Türkiye’den katılımcılar çoğaldıkça Türklerin sözü de geçmeye başladı. Tabii Fransa, Hollanda ve İngiltere’nin yanında çok küçük kalıyoruz. Yine de 2000 kişi bizim için çok önemli bir rakam. Bir ülkeden ne kadar çok festivalsever gelirse, o kadar çok sanatçı çıkarma şansımız artıyor. O nedenle bunun için çok uğraştık.





Geçen yıl çok iyi isimler katılmıştı Türkiye’den…



Kesinlikle… Baba Zula, Ezhel ve Gaye Su Akyol gibi isimler çıktı geçen yıl. Bizim Türkiye’den 1 isim önerme hakkımız oluyor.



Geçen yıl kimi önermiştiniz?



Ezhel’i biz çıkarmıştık. Bu yıl 1 tane de müzik yarışma hakkımız da var. Geçen sene yapma fırsatımız olmadı. Yani biz sadece öneride bulanabiliyoruz. Gerisi onların seçimi oluyor.



Peki ne zaman belli olacak Türkiye’den katılacak isimler?



Muhtemelen şubat-mart gibi açıklanacaktır. Yarışma da nisan-mayıs gibi yapılır diye düşünüyorum. Onun dışında biz kesinlikle Sziget festivalinde olması gerektiğini düşündüğümüz grupları hiç yılmadan öneriyoruz ve festival yönetiminin radarına sokmaya çalışıyoruz sanatçılarımızı ki takip etsinler ve alsınlar. Mesela Baba Zula öyle çıktı.





Dünyada da sıkı bir takipçisi var Baba Zula’nın…



Aynen öyle… Biz çok önerdik ama onlar kendileri seçmiş de olabilir. Bu konuda çok profesyonel ve seçiciler. Fakat Türk sanatçıların giderek artacağını düşünüyorum ben.



Peki Türk sanatçılarla ilgili nasıl yorumlar yapılıyor?



Geçen sene Baba Zula çok fazla beğenildi, Ezhel yıktı geçti. Beni özellikle gelip tebrik edenler oldu. Zaten Baba Zula headliner’ıydı World Stage’in. World Stage’i o kapattı. O yüzden çok önemliydi bizim için. Ezhel de festivaldeki tüm Türkleri topladı ve yabancıların da çok dikkatini çekti. Bu bizim için çok büyük bir prestij. Bu arada alanda Türklerin artması da çok güzel. Mesela ben yolda yürürken etrafta Türkçe konuşmalar duymaya başlamıştım artık.





En yoğun katılım sağlayan ülkeler hangileri?



En çok Hollanda, Fransa, İtalya ve İngiltere. Çünkü onların trenle ve otobüsle gelme gibi bir imkanları da var. Bunun sözünü vermiş gibi olmayayım ama bizim de gençlerin otobüsle gelmeleri konusunda çalışmalarımız olacak. Euro çok pahalı olduğu için gençleri en iyi ve en ucuz şekilde buraya nasıl getirebiliriz diye çaba sarf ediyoruz şu an. Euro farkından dolayı zorlanıyoruz açıkçası. Ama biz bu anlamda çok doğru ortaklarla çalışıyoruz. Bir de giden insanlar 1 ay etkisinden kurtulamıyor. O yüzden 1 ay içerisinde herkesle konuşuyor, herkese anlatıyor. 100 arkadaşına anlatmış olsa onun kesin 10 tanesi geliyor. Çünkü başka bir ortam sağlıyor burası. Türk gençlerinin gerçekten böyle bir deneyim yaşaması gerekiyor.



Katılım sağlayanların yaş ortalaması nedir?



İlk başladığımızda 30 yaş üzeri geliyordu daha çok. Son 5 senedir üniversiteli gençler gelmeye başladı.



Peki bizim aracılığımızla duyurmak istediğiniz bomba bir yenilik var mı?



(Gülüyor) Şu anda yok, olsa söylerim inanın. Türk sanatçılara gerçekten hala karar verilmiş değil. En önemli bomba haberimiz ise 10 Ocak tarihine kadar indirimli biletlerimiz var. Bu çok önemli. Çünkü Euro farkı çok etkilediği için şu anda biletler 299 Euro iken, kapıda 339 Euro’ya alacaklar. O nedenle gençler bunu kaçırsın istemiyoruz açıkçası.



10 Ocak’tan sonra böyle bir imkanları olmayacak yani…



Ne yazık ki... 10 Ocak’tan önce almaları lazım. Bir de ilk kez bu yıl yapacağımız bir diğer yeniliğimiz ise Sziget 2018’de sahne alan sanatçıların imzaladıkları 6 tane gitarı açık artırmaya koyduk. Arctic Monkeys, Gorillaz, Lana Del Rey, Mumford and Sons, Dua Lipa, Shawn Mendes ve Liam Gallagher gibi isimlerin gitarları bunlar. Bu projeyle imkanı olmayan çocukların müzik eğitimine destek olacağız. Şu anda proje devam ediyor ve isteyen katılım sağlayabilir.





Son olarak festivale bu yıl ilk kez katılacak olan kişilerin izleyeceği yollar nelerdir?



İlk olarak festivalin gerçek manada zevkini çıkarmak istiyorlarsa en az 1 hafta katılmalarını öneriyoruz. Çünkü çok fazla yapılacak şey var. Bir de grup halinde gelmelerini tavsiye ediyoruz. Gruplar için avantajlı konaklama seçeneklerimiz de mevcut. Karavan çok eğlenceli olabilir mesela. Öte yandan biletleri şimdiden almalarını önemle tavsiye ediyoruz. Çünkü dediğim gibi fiyatlar çok avantajlı.



Vize konusunda kolaylık sağlıyor musunuz?



Macaristan Başkonsolosluğu bu konuda bize çok destek veriyor. Biletinizi aldığınızda Sziget’e gittiğinizi belirttiğiniz takdirde genelde hiçbir sorunla karşılaşmıyorsunuz. Tabii vizeye 2 ay öncesinden başvurmak çok önemli. Daha önce başvuracakları zaman ise bize haber verdiklerinde biz de yardımcı oluyoruz. Sziget adına onlara bir davetiye mektubu gönderiyoruz.



Biletleri nereden alabilirler?



szigetfestival.com/tr adresinden biletler kısmına girdiklerinde online olarak satın alabilirler. Özellikle bilet alırken Türkiye kısmını seçerlerse biz de ülkemizden kaç kişi geldiğini takip etme olanağı sağlayabiliyoruz. Çünkü gelen Türk sayısı, çıkacak Türk sanatçıyı etkiliyor. Bir de bizi hem sosyal medyadan hem de web sitemizden takip etsinler. Çünkü yenilikleri açıklamaya devam edeceğiz.









 
Enes Güran'ın Ses kayıtları Ortaya Çıktı Derin yırtmaçlı sahne kıyafeti olay yarattı Okan Buruk'un özel isteği Michail Antonio Narin Güran cinayeti davasında yeni gelişme! Sıcaklıklar 15 derece birden düşecek Restorandaki yangından acı haber geldi