Son Dakika... 4 genç teğmene 'TSK'dan ayırma cezası' tebligatı! CHP'li Yankı Bağcıoğlu o isimleri verdi! Cem Küçük'ten flaş sözler! TSK'dan son dakika açıklaması
Kara Harp Okulu'ndaki mezuniyet töreninin ardından teğmenlerin kılıçlı yeminine ilişkin soruşturmada yeni bir gelişme yaşandı. Son durumu CHP Genel Başkan Yardımcısı Yankı Bağcıoğlu duyurdu. Bağcı, iki teğmene daha tebligat gittiğini açıkladı, 4 teğmen isimlerini verdi. Cem Küçük'ün sözleri ise sosyal medyada gündem oldu. TSK da konuyla ilgili dikkat çeken bir açıklamada bulundu. Komutanların da disipline verildiği belirtildi. AK Parti'nin Meclis'teki tepe isminden de açıklama geldi...
Kara Harp Okulu’nun 30 Ağustos’ta düzenlenen mezuniyet töreninde teğmenlerin "Mustafa Kemal’in askerleriyiz" sloganı atması ve protokolde resmi yemini okuduktan sonra protokolün tören alanından ayrılmasının ardından kılıçlarını çatarak geleneksel yemini okumaları gündem olmuştu.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, konuya ilişkin "Geçenlerde mezuniyet töreninde bazı istismarcılar ortaya çıkmak suretiyle kılıçlar çektiler. Bu kılıçları kime çekiyorsunuz? Bunlarla ilgili olarak gerekli bütün araştırmaların hepsi yapılıyor ve oradaki birkaç tane kendini bilmez, bunlar da temizlenecek" açıklamalarını yapmıştı.
CHP Genel Başkan Yardımcısı Yankı Bağcıoğlu, kılıçlı yemin töreninin ardından başlatılan soruşturmada yaşanan son gelişmeleri aktardı.
Bağcıoğlu, Teğmen Ebru Eroğlu ve Teğmen İzzet Talip Akarsu’nun dışında Teğmen Serhat Gündar ve Teğmen Deniz Demirtaş’a da "TSK'dan ayırma cezası verilmesi maksadıyla'' Yüksek Disiplin Kurulu'na sevkine ilişkin tebligat yapıldığını bildirdi.
Gazeteci Cem Küçük ise o yemin töreni hakkında, “Teğmen Ebru Eroğlu’nun yaptığı şey hem "paralel yemin" etmek hem de disiplinsizlik. Zaten kendisi doğrudan ihraç edilecek. Ama yetmez. Orada o yemini edip millete kılıç çeken kim varsa bedelini ödemeli. Paralel yemin eden her teğmen ihraç etmeli.” ifadelerini kullandı.
Küçük'ün sözleri sosyal medyada gündem oldu.
AK Parti Bursa Milletvekili Mustafa Varank, "Harbiyeli olmak kimseye disiplinsizlik ve suç işleme özgürlüğü vermez!
15 Temmuz'da 251 vatan evladını şehit eden ve kahraman ordumuzdan ihraç edilen 150 general de harbiye mezunuydu..." diye yazdı.
TSK'DAN AÇIKLAMA
Türk Silahlı Kuvvetleri'nden teğmenlerin kılıçlı yemini hakkında açıklama yapıldı.
Açıklamada, ilgili personelin Yüksek Disiplin Kurulu'na sevk edildiği belirtilerek "Mesele okunan metin değil, emre uyulmamasıdır. TSK'yı tartışmaya açıp itibarını zedelediler." denildi
Bakanlık kaynaklarından medyayla paylaşılan notlar şöyle:
“Yedi kez yemin töreninde okumak için başvurdular, ‘Resmi törende okutmazsanız alternatif törende okuruz’ tavrı sergilendi.”
“Soruşturma, okunan metnin içeriği ve atılan sloganla ilgili değil. Türk Silahlı Kuvvetleri’nin Atatürk’le hiçbir sorunu olamaz.
Disiplinsizliğin hiçbir ‘ama’sı olmaz. Burada sorgulanan, disiplinsizlik ve bunun hangi motivasyonla yapıldığıdır.”
MSB kaynakları, yemine ve sloganlara iştirak edenlerin de ihraç edilip edilmeyeceğiyle ilgili sorular için şu cevabı iletti:
“Hayır, Yüksek Disiplin Kurulu’na sevk edilenler bu işin planlayıcıları olanlar. Yüksek Disiplin Kurulu’na 10’un altında isim gönderildi.”
“KOMUTANLAR DA DİSİPLİNE SEVK EDİLDİ”
“Bölük komutanı, tabur komutanı ve alay komutan vekili de disipline sevk edilenler arasında. Süreç yılbaşına kadar sonuçlanacak.”
“METİNDEN SADECE EYLEMİ ORGANİZE EDEN TEĞMENLERİN BİLGİSİ VARDI”
MSB kaynaklarından yapılan açıklama şöyle:
“Kara Harp Okulu Sancak Devir Teslim ve Mezuniyet Töreni öncesi bazı öğrenciler, törende ilk defa 29 Ocak 1999’da yönergeye eklenen ve 29 Mart 2023’te yönergede (Milli Savunma Üniversitesi Tören Yönergesi) yapılan değişiklikle kaldırılan metni okumak istediklerini amirlerine defalarca iletmiş, yönergede yapılan değişiklikle kaldırılan metnin törende okunmasının mümkün olmadığı kendilerine defaten tebliğ edilmiştir.
Törenin sona ermesinin ardından dönem birincisi tarafından mezun oldukları tabur ismi zikredilerek toplanmaları ses yayın sisteminden anons edilerek çocuklarının mezuniyet sevincini yaşayan ailelerin alandan dışarı çıkmaları istenmiş, töreni takip etmek için gelen basın mensupları teğmenler tarafından olay yerine davet edilmiştir.
Tespitler, kılıç çatma esnasında okunacak metinden sadece eylemi organize eden teğmenlerin bilgisinin olduğu, teğmenlerin büyük çoğunluğunun sadece kılıç çatılacağı düşüncesi ile anonsa riayet ettikleri, Misafir Askerî Personelin (MAP) de anonsa uyarak olay yerine gelmelerinin bu düşünceyi teyit ettiği, yapılan eylemin mezun olmanın sevinciyle anlık gelişen bir durum olmadığı bazı öğrencilerin yönlendirmesiyle daha önceden planlanarak organize edildiği yönündedir. Bazı öğrencilerin ısrarlı taleplerine rağmen bahse konu disiplinsizliğe karşı amirlerin tören öncesinde gerekli tedbirleri almadıkları ve eylem esnasında müdahalede bulunmadıkları da tespit edilmiştir. Her yönüyle büyük bir titizlik ve hassasiyetle yürütülen inceleme ve disiplin süreci sonucunda organize şekilde hareket eden teğmenler ile kastı, kusuru, ihmali veya sorumluluğu olan diğer personel disiplin mevzuatı kapsamında Yüksek Disiplin Kuruluna (YDK) sevk edilmiştir. Yüksek disiplin kuruluna sevk edilen personelin işlemleri devam etmektedir. Yapılan inceleme ve soruşturmanın ne okunan metinle ne de içeriğiyle bir ilgisi yoktur.
Yemin metnini okuyan onlarca teğmenden sadece eylemi organize edenlerin Yüksek Disiplin Kuruluna sevk edilmeleri okunan metnin içeriği ile ilgili bir tartışma olmadığının en büyük göstergesidir. Burada önemli olan, içerik ne olursa olsun disiplin sürecinin her zaman aynı şekilde işletilecek ve disiplinden asla taviz verilmeyecek olmasıdır. İlk defa 29 Ocak 1999’da yönergeye eklenen ve 29 Mart 2023’te yönergede yapılan değişiklikle kaldırılan metnin amirlerinin ikazlarına rağmen alternatif bir tören icra edilerek okunması disiplini bozucu tavır ve davranışlarda bulunmaktır. Bu tavır sen resmi törende okutmazsan ben alternatif tören yapar, basını da çağırır okurum tavrıdır ki asıl problem buradadır.
Türk Silahlı Kuvvetlerimizin millî, manevi ve mesleki değerleri bir bütündür ve ayrıştırmaya çalışmak tehlikelidir. Eylemin önceden planlanarak basını da davet etmek suretiyle organize şekilde yapılması Türk Silahlı Kuvvetlerinde ayrılık varmış algısı yaratmış, böylece Türk Silahlı Kuvvetlerinin itibarına zarar verecek nitelikte tutum ve davranış sergilendiği tespit edilmiştir.
‘Milli Savunma Üniversitesi Tören Yönergesi’nde törenin nasıl icra edileceği yer almaktadır. Tören yönergesinde yazılı hususlar dışına çıkarak kendilerine göre alternatif tören organize etmek disipline aykırıdır. Resmî tören bölümü bitmiş olsa bile mezun teğmenlerin fiilen ailelerin ve basın mensuplarının bulunduğu tören alanında disiplinli bir tavır sergileme yükümlülüğü bulunmaktadır. Harp Okulları sivil üniversite değildir. Mezun olanlar, sivil üniversitelerde olduğu gibi farklı yerlere gitmeyecek, aynı disiplin kurallarına tabi TSK personeli olarak görevine devam edecektir. Mezun olmaları disiplin kurallarına uymayacakları anlamına gelemez.
Eylemi organize eden teğmenler ile kastı, kusuru, ihmali veya sorumluluğu olan diğer personel 6413 sayılı TSK Disiplin Kanunu 20’nci madde c bendi ‘Hizmete engel davranışlarda bulunmak: Devletin ve Türk Silahlı Kuvvetlerinin itibarına zarar verecek nitelikte tutum ve davranışlarda veya ağır suç veya disiplinsizlik teşkil eden fiillerde bulunmaktır.’ kapsamında YDK’ya sevk edilmişlerdir. Bu personel, amirlerinin ikazlarına rağmen yürüklükten kaldırılmış olan metni, ısrarla emirlerin hilafına alternatif bir törenle okumak suretiyle TSK’yı kamuoyunda tartışmaya açmışlar, itibarını zedelemişlerdir. Burada önemli olan diğer bir olay; kadın subaylarımızın tarihte ilk defa 3 Harp Okulumuzu da birincilikle bitirmesinin gururunu yaşamak yerine, TSK’nın itibarını zedeleyecek şekilde tartışmaların içerisine çekilmesine neden olunmasıdır.
Özel Kuvvetler Komutanlığı’nın 16 Ağustos 2024 tarihindeki mezuniyet töreninde okunan metin hâlen yürürlükte olup mevzuata aykırı bir durum da söz konusu değildir. Kara Harp Okulu mezuniyet töreninde bazı öğrenciler tarafından ısrarla okunmak istenen metin ise; 29 Mart 2023’te yönergede yapılan değişiklikle kaldırılmış olan metindir. Hâlihazırda yaşanan hadisenin okunan tören metniyle bir ilgisi bulunmamaktadır. Mevzu verilen emirlerin hilafına hareket ederek yapılan disiplinsizliktir.
Sonuç olarak askerliğin temeli disiplindir. Disiplin de binlerce yıllık şanlı tarihimizden süzülüp gelen millî, manevi ve mesleki değerlerimizden oluşan kurallardır. Türk Silahlı Kuvvetleri mensubu tüm personel bu kuralları bilir ve uygulamakla yükümlüdür. Türk Silahlı Kuvvetleri’nde müesses disiplinin muhafazası ve idamesi olmazsa olmazdır.”
Ankara Barosu da konuyla ilgili şu açıklamayı yaptı:
Kara Harp Okulu mezunu subaylarımız Teğmen Ebru Eroğlu ve Teğmen İzzet Talip Akarsu’nun, “Mustafa Kemal’in askerleriyiz” diyerek Cumhuriyet değerlerine olan bağlılıklarını ifade etmelerinin ardından ‘TSK’dan ayırma cezası’ talebi ile Yüksek Disiplin Kuruluna sevk edilmelerini üzüntüyle öğrendik.
Ülkemiz, işgalci kuvvetlere karşı verilen ve başarıya ulaşan Kurtuluş Savaşı neticesinde bağımsızlığına kavuşmuştur. Ülkemizin bağımsızlığa kavuşmasında, Kuva-yi Milliye birliklerinin düzenli ordu çatısı altında birleşmesinin ve 1920 yılında Türkiye Büyük Millet Meclisi Ordusu ismiyle bugünkü TSK’nın kurulmasının etkisi büyüktür.
Kurtuluş Savaşı’nın en önemli dönüm noktalarından birini de Sakarya Meydan Muharebesi, diğer adıyla Subaylar Muharebesi oluşturmaktadır. Muharebenin bu adı, cephenin en ön saflarında fedakarca savaşan yetişmiş nice subayımızı kaybettiğimiz için aldığı bilinmektedir. Dolayısıyla Subaylar Muharebesi’ni Başkomutan olarak idare eden Gazi Mustafa Kemal Atatürk’e bağlılık bildirmek, subaylarımız için bir tarihi bilinç ve sorumluluktur.
Kaldı ki Türkiye Cumhuriyeti, Gazi Mustafa Kemal Atatürk önderliğinde demokratik ve laik hukuk devleti ilkesi üzerine inşa edilmiş, Devlet düzenini bu kurucu anayasal değerlere dayandırmıştır. Dolayısıyla Türk Silahlı Kuvvetlerine mensup genç subayların, kurucu değerlere bağlılığı ifade özgürlüğünün toplu kullanımı olup Anayasa güvencesi altındadır.
Ayrıca söz konusu eylemin 6413 sayılı Türk Silahlı Kuvvetleri Disiplin Kanununun 20’nci maddesinde düzenlenen TSK’dan ayırma cezasını gerektiren sınırlı sayıdaki hallerin kapsamında sayılamayacağı anılan kanunun lafzından açıkça anlaşılmaktadır.
Hukukun üstünlüğünün, demokrasinin, Atatürk’ün ilke ve devrimlerine daima bağlı kalacağımızın altını çizmekle birlikte tarihsel gerçeklere, hukuka, yasalara ve vicdanlara aykırılık teşkil etmeyecek şekilde hareket edilmesi ve netice alınması en büyük temennimizdir.
AK PARTİ'DEN AÇIKLAMA...
Meclis’te Köy Kanunu ve Bazı Kanunlarda Düzenleme Yapılmasına ilişkin basın açıklamasında bir soru üzerine teğmenlerin kılıçlı yeminine ilişkin soruşturmayı değerlendiren AK Parti Grup Başkanı Abdullah Güler, “Türkiye bir hukuk devletidir. Yüksek Disiplin Kurulu’nun verdiği her kararda yargı denetimine açıktır” dedi. Bazı olaylarda bazı kesimlerin, hiçbir şey yapılmamasını beklendiğini ifade eden Güler, “Herkes aklıselim ile bu kararı beklesin” dedi.
Güler, konuya ilişkin şu değerlendirmelerde bulundu:
“Türkiye bir hukuk devleti. Dolayısıyla askeri okullarımızda da, diğer okullarımızda, üniversitelerimizde fark etmeksizin hepsinin çalışma hayatına, eğitim öğretim hayatına diğer usullerine uygun olarak da disiplin yönetmelikleri yürürlüktedir.
Şu anda bu olaylarla ilgili Milli Savunma Bakanlığımızın bu konuda incelenmek üzere bir görevlendirmesi vardır. Süreç kendi yapısı içerisinde Yüksek Disiplin Kurulu’nda bir değerlendirme olacak. İlgili teğmenlerin savunmaları alınacak. Varsa burada bir eksikli giderilecek. Ona göre disiplin yönetmeliği neyi gerektiriyorsa o konuda gerekli karar verilecektir. Verilen her kararda yargı denetimine açıktır.
Henüz ortada bir şey yokken, bir inceleme, soruşturma devam ediyor. Raporlar hazırlanmış. Yüksek Disiplin Kurulu’na arz edilmiş. YDK savunmaları isteyecek, dinleyecek. Tahkikatını en geniş şekilde, en doğru şekilde yapacak. Ondan sonra gerekli kararını verecek.
Şunu açık ve net söyleyelim arkadaşlar. Bazı arkadaşlarımız bazı olaylar olduğunda, bunun hiç dikkate alınmamasını, burada ne olmuş, neden böyle bir eylemler olmuş, dikkate alınmasın istiyorlar. Herkes aklıselim ile bu kararı beklesin.”