Sine-i Millete dönmek ne demek, ne anlama geliyor? Kemal Kılıçdaroğlu'nun kullandığı Sine-i Millet nedir?
CHP Eski Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, Esenyurt Belediye Başkanı Ahmet Özer'in tutuklanması ve belediyeye kayyum atanması ile ilgili açıklama yaptı. Kılıçdaroğlu, "“Saray ve onun araçlarından kurtulmanın tek yolu Sine-i Millettir” ifadelerini kullandı. Bunun üzerine, "Sine-i Millete dönmek ne demek, ne anlama geliyor?" gibi aramalar başladı. Sine-i Millet ifadesi yakın dönem Türkiye'sinde siyaset dünyasında sıklıkla kullanılıyor. Peki, Kemal Kılıçdaroğlu'nun kullandığı Sine-i Millet nedir?
Eski CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu'nun 'sine-i millet' açıklamasından sonra araştırmalar hız kazandı. CHP Genel Başkanı Özgür Özel, Kılıçdaroğlu'nun bu çağrısına, " Sine-i millet demek erken seçim değildir. AK Parti ile MHP'nin kurduğu tuzaktır, bu tuzağa kimse kapılmasın" şeklinde yanıt geldi. Bunun üzerine, "Sine-i Millete dönmek ne demek, ne anlama geliyor?" şeklinde araştırmalar başladı. Peki, Kemal Kılıçdaroğlu'nun kullandığı Sine-i Millet nedir?
SİNE-İ MİLLETE DÖNMEK NE DEMEK, NE ANLAMA GELİYOR?
Türkiye siyasetinde kullanılan sinei- millet ifadesi, meşruiyetini kaybettiği düşünülen Meclis'ten ayrılıp siyaseti doğrudan halkla beraber yürütmek anlamına geliyor. Anayasa'nın 84. maddesine göre, sine-i milletin uygulanabilmesi için TBMM Genel Kurulu'nun onayı gerekiyor. Bu madde, "İstifa eden milletvekilinin milletvekilliğinin düşmesi, istifanın geçerli olduğu TBMM Başkanlık Divanı tarafından tespit edildikten sonra, TBMM Genel Kurulu tarafından kararlaştırılır" şeklinde düzenlenmiştir.
Sine-i Millet kavramı, çok partili döneme geçişle beraber kullanılmaya başlandı.
Sine-i Millete dönmeyi filli olarak gerçekleştiren tek kişi 1989 yılında Turgut Özal'ın Cumhurbaşkanı seçilmesinin ardından milletvekilliği görevinden istifa eden Murat Sökmenoğlu'dur. Sökmenoğlu, Özal'ın Meclis'te gerekli oy oranını almadan seçildiğini söyleyerek bu durumu protesto etmek için istifa etti.
KEMAL KILÇDAROĞLU SİNE-İ MİLLET ÇAĞRISI
Kemal Kılıçdaroğlu, Esenyurt Belediye Başkanı Ahmet Özer'in tutuklanması ve belediyeye kayyum atanmasıyla ilgili sosyal medya platformu X’ten şu açıklamayı yaptı:
“Yargı ve yürütme, tek adamın emrine girdi. Yasama organımız işlevsiz hale getirildi. Liyakat gerektiren bütün makamlar, hukuksuz talimatlara itaat eden beceriksizlerle dolduruldu. Denetleme mekanizmaları yok edildi. Şeffaflık ve hesap sorulabilirlik ortadan kaldırıldı. Muhalif siyasetçiler, gazeteciler, aydınlar, öğrenciler, sanatçılar, karşı duran herkes davalarla ve hapis cezalarıyla sindirilmeye çalışıldı. Yaratılan korku ikliminde toplum edilgenleştirildi.
Ahlaksızlık ve yolsuzluk olağanlaştı ve kurumsallaştı.
Dillerinden düşürmedikleri 'dış güçler' metaforuyla kendilerine bağlı kalacak bir kitle ve tek adam rejimini tesis ettiler. Talimatlarına harfiyen uyacak ve her türlü hukuksuzluğu gerçekleştirecek sözde savcıları etkin yerlere atayıp, onlar eliyle millet iradesini yok sayacak işlemler yaptırdılar. Böylesi ahlaksız bir yapı ile karşı karşıyayız.
Karşımızda bir kişi yok; emperyal güçler tarafından teslim alınmış ve bütün gücü elinde bulunduran, onların emriyle hareket eden bir yapı var.
O nedenle buradan tekrar ediyorum: Müzakere yok, mücadele var...
Saray ve kullanışlı aparatlarından kurtuluşumuzun tek yolu: Sine-i Millettir.
Halkın helal oylarıyla seçilmiş bir siyasetçiye yapılan hiçbir hukuksuzluğu ve kayyum garabetini kabul etmiyoruz.”
ÖZGÜR ÖZEL'DEN YANIT
Özgür Özel, Kılıçdaroğlu'nun sine-i millet çağırısına yönelik şunları söyledi:
"Şimdi yeni bir oyun var. Anayasayı değiştirmenin yeni bir oyununu bulmuşlar. Birtakım sosyal medya hesaplarından hep birlikte şöyle yazıyorlar. 'DEM Parti, CHP, muhalefet Meclisten çekilsin. Sine-i millete dönün, erken seçim yapılsın.' Ben size hesabı söyleyeyim. Tut ki 200 vekil sine-i millet dedik. Sine-i millet erken seçim doğurmuyor, ara seçim doğuruyor. Ara seçim 90 gün sonraki ilk pazar günü. Sen çekilmişsin bir daha girmiyorsun, AK Parti ile MHP giriyor.
O 200 milletvekilinin 100'ünü alıyor. Mevcut 320'nin üstüne ekliyor. 400 vekili alıyor, ne sana ne bana ne başkasına ihtiyacı olmadan anayasayı değiştiriyor, canı ne istiyorsa onu yapıyor. Buradan bütün muhalifleri uyarıyorum. Sine-i millet demek erken seçim demek değildir, 90 gün sonra ara seçimdir. AK Parti ile MHP'nin kurduğu tuzaktır. Bu tuzağa kimse kapılmasın. Ama biz erken seçim için ne gerekiyorsa onu yaptırmaya, sesimizi yükseltmeye hep beraber mecburuz."