Seyhan Erdağ'dan '3 yıl hapsi isteniyor' haberlerine yanıt!

Ünlü magazin muhabiri Seyhan Erdağ, mahallesinde ikamet eden komşusunun aracının sileceklerini kaldırdığı ve camını kırdığı gerekçesiyle mahkemelik oldu.

İddiaya göre; İstanbul Fatih'te ikamet eden 24 yaşındaki Rümeysa K. isimli genç kadının lüks marka bir aracının ön camının kırılmış ve sileceklerinin havaya kaldırılmış olduğunu gördü. Sokakta bulunan yaşı küçük çocuklara durumu sorduğunda aracına ünlü magazinci Seyhan Erdağ'ın zarar verdiğini öğrendi.

Sinirlenip silecekleri kaldırmış

Rümeysa K.'nin Şehremini Polis Merkezi'ne giderek Seyhan Erdağ'dan şikâyetçi olmasının ardından olayla ilgili soruşturma başlatıldı.

İfadesi alınan Erdağ, olayla ilgili suçsuz olduğunu ifade ederek, "Aracımla mahalleye girmek için seyir halinde olduğum sırada söz konusu aracın yolu tamamen kapatmış olduğunu gördüm. Defalarca kornaya bastım. Daha sonra aracımdan inerek söz konusu aracın sadece sileceklerini kaldırdım ve başka bir yoldan evime gittim. Ertesi gün genç kız evime gelerek aracının camını benim kırıp kırmadığımı sordu. Ben kendisine olayı anlatıp sadece silecekleri kaldırdığımı söyledim. Kendisine beni şikâyet eden çocukların ise yalan söylediklerini anlattım. Çünkü olay günü mahallede bulunan çocuklara kızıp bağırmıştım" ifadelerini kullandı.

3 yıl hapsi isteniyor iddiası

Sabah Gazetesi'nden Atakan Irmak'ın haberine göre; İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından yürütülen soruşturma kapsamında tarafların uzlaşıp uzlaşmak istemedikleri soruldu. Ünlü magazinci uzlaşmayı kabul etse de aracı zarar gören Rümeysa K. uzlaşmak istemedi.

Savcılıkça yürütülen soruşturma sonunda ünlü gazeteci hakkında 'Mala zarar verme' suçundan dava açıldı. 3 yıla kadar hapsi istenen ünlü magazinci ilerleyen günlerde İstanbul Asliye Ceza Mahkemesi'nde hakim karşısına çıkacak.

Seyhan Erdağ'dan açıklama

Ünlü magazin muhabiri Seyhan Erdağ, kişisel sosyal medya hesabından yaptığı paylaşımla, çıkan haberlere tepki gösterdi. Erdağ, şu ifadeleri kullandı:

"Bu sabah Hürriyet Gazetesi'ni okurken kendi haberime rastladım. Öfkeme hakim olamamışım, 3 yıl hapsim isteniyormuş. 3 YIL HAPSİM İSTENMİYOR, 5 BİN TL VE 1 TOP İSTENİYOR Ben de "ünlü" biri olarak açıklamamı buradan yapayım bari

Bir akşam evime genç bir kadın geldi ve aracının ön camının kırık olduğunu, çocukların da camı benim kırdığım söylediğini söyledi. Alt kattaki komşum Didem ve ben duruma gülüp, çocukların para istediğini ve vermediğim için bunu yaptıklarını söyledik. Hatta Didem'e gelip "sen para ver ya da top al Seyhan Abla'dan alırsın siz arkadaşsınız" dediklerini de söyledik, genç kadın gitti Karakoldan adresime davet geldi, kadın gidip şikayet etmiş, polisler "aracınızın camını kaskodan ücretsiz yaptırabilirsiniz bizi meşgul etmeyin" demesine rağmen, "şirket aracı şikayet etmek zorundayım" demiş ve beni şikayet etmiş.

Polislere durumu anlattım, kadının numarasını istedim ama yasa gereği veremediler. 

3 ay sonra uzlaştırma bürosundan telefon aldım, Adliye'ye giderek durumu 1 kez daha anlattım, uzlaştırma bürosundaki hanımefendi, genç kadına ulaşamadıklarını söyledi. Telefonunu değiştirmiş hanımefendi. Uzun bir süre daha böyle geçti.

Ve nihayet mahkeme günü geldi, 29 Mayıs'da Çağlayan Adliyesi'ne gittim. En azından kadını görecek ve derdini öğrenecektim. 2 avukatla geldi mahkemeye Rümeysa Kademlioğlu imiş adı. O güne kadar bunu bile öğrenemedim. Hakim, olayı anlat dedi, kadın anlatmaya başladı, anlattıklarından ötürü Hakim esprili konuşmaya başladı: "Hangi çocuktan öğrendin bunu kızım, ya çocuklar şaka yaptıysa" dedi.

Sonra ben durumu anlattım, her şeyin çocuklara "bir top almadığım için olduğundan ve oturduğum mahallenin acılı durumundan" başlayarak. Hakim ara verdi, lütfen uzlaşın dedi. Ve aracının camı kırılan hanımefendinin avukatları benden 5 bin TL istediler. Tabii ki kabul etmedim.

Hakime durumu anlattım ve dedim ki:

"5 bin TL para istiyorlar, e top alsaydım bu parayı ödemeyecektim, bu durum sizin içinize siniyor mu? Aracının camının faturasını getirsin, ödediğini ispat etsin, maaşından kesildiğini ispat etsin ödeyeyim, bu komik durum sona ersin, benim burada ne işim var; isim olarak beni tanıdıkları için bunu yaşıyorum; aksi takdirde ben karşı dava açacağım çünkü böyle saçma bir durup görmedim" dedim.

Dava sanırım Ekim'e ertelendi. YANİ HÜRRİYET GAZETESİ'NİN DEDİĞİ GİBİ 3 YIL HAPİS İSTENMİYOR, BENDEN 5 BİN TL İSTENİYOR.

BU ARADA TOP İSTEYEN ÇOCUKLARLA MAALESEF ANNEANNEM NEDENİYLE AYNI MAHALLEDE OTURUYORUM, YANİ BAŞIMA YENİ MAHKEME OLAYLARI GELEBİLİR. SİZDE DİKKATLİ OLUN, TÜRKİYE'DE HAYATIMIZ BU KADAR UCUZ!

KÖTÜ RUHLU BİRİ ARACININ BAŞINA BİR ŞEY GELİRSE MESELA, KARAKOLA GİTSİN VE SEVMEDİĞİ BİR YAKININI YA DA KOMŞUSUNU "ÇOCUKLAR SÖYLEDİ" DİYEREK ŞİKAYETÇİ OLSUN. HANGİ ÇOCUK DENİRSE, "BİLMEDİĞİNİ" SÖYLER HATTA. BU KADAR BASİT YANİ İNSANLARI MAHKEMELERDE UĞRAŞTIRMAK... DURUM AHVAL BUDUR.

Hürriyet Gazetesi'nin söylediği gibi uzlaşmayan taraf karşı taraf değil benim; çünkü o 5.000 TL'yi vermeyi reddettim!

 


 

 



 




Bu gönderiyi Instagram'da gör


 



 

 

 



 

 



 

 

 

1 Bu sabah Hürriyet Gazetesi'ni okurken kendi haberime rastladım.  Öfkeme hakim olamamışım, 3 yıl hapsim isteniyormuş.  3 YIL HAPSİM İSTENMİYOR, 5 BİN TL VE 1 TOP İSTENİYOR Ben de "ünlü" biri olarak açıklamamı buradan yapayım bari Bir akşam evime genç bir kadın geldi ve aracının ön camının kırık olduğunu, çocukların da camı benim kırdığım söylediğini söyledi. Alt kattaki komşum Didem ve ben duruma gülüp, çocukların para istediğini ve vermediğim için bunu yaptıklarını söyledik. Hatta Didem'e gelip "sen para ver ya da top al Seyhan Abla'dan alırsın siz arkadaşsınız" dediklerini de söyledik, genç kadın gitti Karakoldan adresime davet geldi, kadın gidip şikayet etmiş, polisler "aracınızın camını kaskodan ücretsiz yaptırabilirsiniz bizi meşgul etmeyin" demesine rağmen, "şirket aracı şikayet etmek zorundayım" demiş ve beni şikayet etmiş. Polislere durumu anlattım, kadının numarasını istedim ama yasa gereği veremediler.  3 ay sonra uzlaştırma bürosundan telefon aldım, Adliye'ye giderek durumu 1 kez daha anlattım, uzlaştırma bürosundaki hanımefendi, genç kadına ulaşamadıklarını söyledi. Telefonunu değiştirmiş hanımefendi. Uzun bir süre daha böyle geçti. . Ve nihayet mahkeme günü geldi, 29 Mayıs'da Çağlayan Adliyesi'ne gittim. En azından kadını görecek ve derdini öğrenecektim.  2 avukatla geldi mahkemeye Rümeysa Kademlioğlu imiş adı. O güne kadar bunu bile öğrenemedim. Hakim, olayı anlat dedi, kadın anlatmaya başladı, anlattıklarından ötürü Hakim esprili konuşmaya başladı: "Hangi çocuktan öğrendin bunu kızım, ya çocuklar şaka yaptıysa" dedi. Sonra ben durumu anlattım, her şeyin çocuklara "bir top almadığım için olduğundan ve oturduğum mahallenin acılı durumundan" başlayarak... . Hakim ara verdi, lütfen uzlaşın dedi. . Ve aracının camı kırılan hanımefendinin avukatları benden 5 bin TL istediler.  Tabii ki kabul etmedim. . Hakime durumu anlattım ve dedim ki: "5 bin TL para istiyorlar, e top alsaydım bu parayı ödemeyecektim, bu durum sizin içinize siniyor mu? Aracının camının faturasını getirsin, ödediğini ispat etsin, maaşından kesildiğini ispat etsin ödeyeyim, bu komik durum sona ersin, #rumeysakademlioglu

Seyhan Erdağ (@seyhanerdag)'in paylaştığı bir gönderi (23 Tem, 2019, 1:04öö PDT)

 


 

 



 




Bu gönderiyi Instagram'da gör


 



 

 

 



 

 



 

 

 

2 benim burada ne işim var; isim olarak beni tanıdıkları için bunu yaşıyorum; aksi takdirde ben karşı dava açacağım çünkü böyle saçma bir durup görmedim" dedim. . Dava sanırım Ekim'e ertelendi. . YANİ HÜRRİYET GAZETESİ'NİN DEDİĞİ GİBİ 3 YIL HAPİS İSTENMİYOR, BENDEN 5 BİN TL İSTENİYOR. . BU ARADA TOP İSTEYEN ÇOCUKLARLA MAALESEF ANNEANNEM NEDENİYLE AYNI MAHALLEDE OTURUYORUM, YANİ BAŞIMA YENİ MAHKEME OLAYLARI GELEBİLİR. SİZDE DİKKATLİ OLUN, TÜRKİYE'DE HAYATIMIZ BU KADAR UCUZ! . KÖTÜ RUHLU BİRİ ARACININ BAŞINA BİR ŞEY GELİRSE MESELA, KARAKOLA GİTSİN VE SEVMEDİĞİ BİR YAKININI YA DA KOMŞUSUNU "ÇOCUKLAR SÖYLEDİ" DİYEREK ŞİKAYETÇİ OLSUN. HANGİ ÇOCUK DENİRSE, "BİLMEDİĞİNİ" SÖYLER HATTA. BU KADAR BASİT YANİ İNSANLARI MAHKEMELERDE UĞRAŞTIRMAK... DURUM AHVAL BUDUR. . Hürriyet Gazetesi'nin söylediği gibi uzlaşmayan taraf karşı taraf değil benim; çünkü o 5.000 TL'yi vermeyi reddettim! #rumeysakademlioglu

Seyhan Erdağ (@seyhanerdag)'in paylaştığı bir gönderi (23 Tem, 2019, 1:07öö PDT)