Şeb-i Arus nedir, nasıl kutlanır? Şeb-i Arus etkinleri ne zaman, nerede?
Mevlana, ölüm gününü "Allah'a kavuşma", "Yaradan'a kavuşma", yani Şeb-i Arus olarak kabul etmiştir. 17 Aralık 1273 tarihinde vefat eden Mevlana'yı daha iyi anlamak ve anmak için her yıl 7-17 Aralık tarihlerinde etkinlikler düzenlenir. Mevlana Haftası olarak bilinen bu haftada Şeb-i Arus etkinlikleri düzenlenir. Peki, Şeb-i Arus nedir, nasıl kutlanır? Şeb-i Arus etkinlikleri ne zaman, nerede?
Mevlana'nın öldüğü gece yüzlerce yıldır hoşgörü ve barışın sembolü olmuş ve Mevlevilikte "Şeb-i Arus" olarak kabul edilmiştir.
Şeb-i Arus, Hz.Mevlana'nın dünyaya gelişinin 748. yıldönümünü anıyor ve başta Konya olmak üzere birçok yerde düzenlenen etkinliklerle kutlanıyor.
ŞEB-İ ARUS NEDİR?
Mevlevi geleneğinde Şeb-i Arus gecesi Mevlana Celaleddin-i Rumi'nin vefat ettiği gecedir. Mevlana bu geceyi sevdiğine ve Rabbine kavuşma gecesi olarak düşündüğü için "Düğün Gecesi" olarak adlandırır.
Arus kelimesi, Arapçadaki "عروج" (Yükseliş) kelimesinin yerine kullanılmıştır ve bu kelime, ölümden sonra ruhun semaya yükselişi anlamına gelir.
Mevlana, "Herkes ayrılıktan bahsetti, bense vuslattan" demiştir. Ölüm Mevlana için kişinin aslına, yani yaratıcısına dönüşüdür. Bir başka deyişle ölüm, nesnenin yok olması değil, Allah'a doğru kaçışıdır. Ölüm, İslam öncesi Türklerde de benzer şekilde ifade edilir.
ŞEB-İ ARUS NASIL KUTLANIR?
Şeb-i Arus olarak adlandırılan bu gecede semazenler, gece boyunca sema töreniyle Mevlana'yı sonsuza uğurlar.
Şeb-i Arus etkinlikleri; tiyatro, panel, sergi, konferans, mesnevi dersleri, tasavvuf konserleri, sema ayinleri şeklinde gerçekleşir.
ŞEB-İ ARUS ETKİNLİKLERİ NE ZAMAN?
Hz. Mevlâna'nın 751. Vuslat Yıldönümü Uluslararası Anma Törenleri (Şeb-i Arûs), 07 - 17 Aralık 2024 tarihleri arasında gerçekleşecek. Şeb-i Arus etkinlikleri, Konya Mevlana Kültür Merkezi Sema Salonu'nda düzenlenecek. İstanbul'da ise, Silivrikapı Mevlana Kültür Merkezi'nde gerçekleşecek.
MEVLANA KİMDİR?
Mevlana din alimi, filozof, mutasavvıf ve bilim adamıdır ve hoşgörünün sembolü olarak kabul edilir. Konya'ya geldiklerinde henüz 11 yaşındaydı. Ancak yaşıtlarının aksine 11 yaşında bilgi eksikliği çekmiyordu. Babasına olan saygısı onun zamanının alimlerinden biri olmasını sağladı.
Babasının ölümünden sonra Mevlana, 24 yaşında Akademi'de öğretmenlik yapmaya başladı. Bütün eserleri Farsça yazılmıştır. Bazı eserlerinde çok nadir de olsa Türkçe, Yunanca ve Arapça kullanmayı tercih etmiştir. Eserleri artık İran, Türkiye ve Amerika başta olmak üzere dünyanın her yerinde okunuyor.
Bir bilim adamı olarak hayatında her zaman büyük değişikliklere yol açan Mevlana'nın dönüm noktası Şems-i Tebrizi ile karşılaşmasıdır. 1273 yılındaki ölümüne kadar sürekli olarak anılarını Şemus'a anlatmış ve bilgilerinin çoğunu Şemus'a borçlu olduğunu belirtmiştir.
Aynı zamanda büyük üzüntü yaşayan Mevlana, Şems'le daha fazla vakit geçiremediğinden sürekli şikayet ediyordu. Mesnevisi Farsça'nın en önemli şiirlerinden biridir. Öğretilerine dünya çapında saygı duyuldu ve bir din öğretmeni olmaktan çok Sufizm bilgisiyle tanınıyordu.