Reha Muhtar, Mehmet Emin Karamehmet tarafından odaya kilitlendiği anı yazdı!

Show TV'ye yıllarca hizmet veren Muhtar, başından geçen ilginç olayı okurla paylaştı.

Vatan gazetesi köşe yazarı Reha Muhtar, Show TV'de çalıştığı yıllarda başından geçen bir olayı kaleme aldı. 



Köşe yazısında, o yıllarda Mehmet Emin Karamehmet'in kendisini odaya kilitlediğini belirten Muhtar'ın yazısı şu şekilde:



"MEHMET EMİN KARAMEHMET TARAFINDAN ODAYA KİLİTLENDİĞİM AN...



Zor günlerden geçiyoruz...



Vicdan muhasebesiyle, tarihi gerçeklerin arasında sıkışıp kaldığımız günlerin göbeğindeyiz...



Vicdanımızı sızlatan şey; söylediğimiz ve açıkladığımız gerçeklerden ötürü, bu saatten sonra kimselerin mağdur olmasını istemememiz...



Üzerinden on bir yıl geçmiş tarihi olaylarla ilgili, “yeni hesap sormaların” olmasını, vicdanlarımız kabul etmiyor...



Çünkü geçmiş olayların geçmişte kalması gerektiğine inanmasak da; onlardan yeni mahkumiyetler çıkmasından vicdanen rahatsız oluyoruz...



Belki de Yunanistan’da uzun yıllar kaldığım için, o ülkeyi Albaylar Cuntası’nın elinden kurtarıp demokrasiye döndüren tarihi lider Konstantin Karamanlis’in bir sözü aklımdan çıkmıyor...



Şöyle derdi Karamanlis;



“Demokrasi maziden düşmanlık çıkarmaz... Onları hatırlatır...”



***





Ben de düşmanlık yaratmadan, başka mağduriyetlere yol açmadan, hatırlatmayı deniyorum... 



Hayatı geçmiş yalanlar üzerine kuramayız...



Geleceği yalanlar üzerine inşa edemeyiz...



Geçmişteki “oyunların” müsebbibi arkadaşlar farkında olmalılar ki; “hayatla hesaplaşmak zorundalar...”



Hayatla hesaplaşmadıkları müddetçe, olaylar onları peşleri sıra takip edecek, “acılar onların yakalarını bırakmayacak, yaptıkları haksızlıklar onların vicdanlarını rahatsız etmeye devam edecek...”



Onun için “en ağır kelimelerle saldırıyorlar...”



Rahatsız olan vicdanları, “kullandıkları sokak ağzı ifadelerle” üzerindeki manevi yükten kurtulmayı amaçlıyor... 



Yalanın üzerine hayat inşa edilmez...



Hiçbir zaman...



Bundan vazgeçsinler...



Bana güvenip; “yalan söylemeye devam etmesinler...”



***





Türkiye’de siyaset mühendisliği “elinde güç bulunduranların” vazgeçemediği bir haslettir...



Siyaset dizayn edilir...



2002 yılında da SHOW darbesi esnasında böyle yapıldı...



Bir siyasi mühendislikle oluşturulmaya çalışılan üçlü koalisyonun “Türkiye’yi yönetmesi için master bir medya planlaması” yapıldı...



MHP lideri Devlet Bahçeli, oyunu son onda fark edip “erken seçim istemeseydi”, seçimler 2002 Kasım’ı yerine, 2004 yılının baharında yapılacaktı...



2002 yılının mayıs haziran aylarında batan bankaların arkasından banka sahibi medya patronlarına operasyonlar yürürlüğe kondu...



Amaç seçimlere giderken, “büyük medya kuruluşlarının, aynı siyasi ittifakı desteklemeleri ve bu ittifakın oyların çoğunluğunu alarak bir koalisyon halinde iktidara gelmesiydi...”



Bu oyunların içinde ben ve haber merkezim yoktuk...



Hiçbir zaman hiçbir siyasi mühendisliğin içinde olmadık..."



Köşe yazısının tamamını okumak için tıklayınız.


Galatasaray, Bodrumspor'u tek golle geçti Narin Güran cinayetinde kritik gelişme En yüksek emekli promosyonu veren bankalar Yenidoğan Çetesi davasında ara karar! Narin'i ilk mısır tarlasına gömmüşler O Ses Türkiye'ye damga vurmuştu! İşte son hali...