Ordu’nun Gürgentepe ilçesinin AK Partili Belediye başkanı Yaşar Şahin'in hakaret edip odasından kovduğu Sevinç Karaca konuştu. O anları anlattı: Görüntü eski, hakaret hala kulaklarımda
Ordu’nun Gürgentepe ilçesinin AK Partili Belediye başkanı Yaşar Şahin'in şehit yakını Sevinç Karaca'ya ettiği hakaretler Türkiye'nin gündemine oturmuştu. Görüntüler sonrası açıklamada bulunan Karaca, "Görüntü eski, hakaret hala kulaklarımda" dedi.
İYİ Partili Lütfü Türkkan'ın şehit yakınına küfür etmesi ülke gündemine oturmuş, olay birçok siyasi partiden tepki çekmişti. Tartışmalar üzerine özür dileyip İYİ Parti Grup Başkanvekilliği görevinden partisinin isteği doğrultusunda istifa eden Lütfü Türkkan'ın yerine ise Erhan Usta seçilmişti.
AK Parti Genel Başkanı ve Cumhurbaşkanı Erdoğan da tartışmaya dahil olarak İYİ Parti Genel Başkanı Meral Akşener'e seslenmiş, Türkkan'ın milletvekilliğinin düşürülmesi yönünde çağrı yapmıştı.
Tartışmalar sürerken Ordu’nun Gürgentepe ilçesinin AK Partili Belediye başkanı Yaşar Şahin'in şehit yakınına hakaret ettiği ortaya çıktı. Ordu’nun Gürgentepe ilçesinin AK Partili Belediye başkanı Yaşar Şahin, belediye işçilerine sendikadan istifa etmeleri için baskı uyguladı. Şahin’in, sendikadan istifa etmeyen şehit yakını ve belediye işçisi Sevinç Karaca'ya hakaret etti. Yahin, Karaca'yı belediyeden kovdu.
Görüntülerin ortaya çıkmasıyla yaklaşık bir buçuk yıl önce gerçekleşen olay Türkiye'nin gündemine oturdu. AK Parti'nin tavrının ne olacağı merak konusu olurken hakaretlerin hala kulaklarında olduğunu ifade eden şehit yakını Sevinç Karaca yaşadıklarını Gerçek Gündem'e anlattı.
Haksızlıklara tepki gösteren ve şehit yakını olduğu ortaya çıkan Karaca, belediye başkanının yaptıklarının zalimlik olduğunu vurguladı.
Olaylar nasıl gerçekleşti?
Orada gördüğünüz görüntü bir buçuk yılı aşmış bir süre öncenin görüntüsü. O görüntüleri ben alıp mahkemeye sunmuştum. Sendikal baskı zaten seçimden 1-2 ay sonra başlamıştı. Pozitif ayrımcılıkla direk göreve başlamıştı başkan. Sonrasında bize yapmadığı, çektirmediği kalmadı.
Hangi sendikada örgütlüydünüz?
Belediye-İş sendikası
Sonrasında görevden uzaklaştırıldınız mı?
Ben zaten temizlik işçisiydim. Tazminatı az ödemek için beni garsonluğa geçirdi. Beni garsonluğa geçirmesinin ardından işten çıkardı. Beni işten çıkardı, sendika hakkımızı aradı, dava açtık. Davayı kazandık çok şükür. Mahkeme kararına uyulmadı, hala göreve başlatılmadık.
"GÖRÜNTÜ NASIL ORTAYA ÇIKTI BİLMİYORUM"
Şehit yakını olmanız ile gündeme geldi olay. Bu konuda yorumunuz nedir?
Eşimin abisi. Benim de amcamın oğlu. Şehit Jandarma Er Sezgin Sezgin Karaca. 1996'da şehit oldu. Bu olayları yaşadım, onca mahkeme gördüm. Benim avukatım dahil kimse benim şehit yakını olduğumu bilmiyordu. Ama bu haber nasıl oldu, nasıl bitti orayı çözemedik. Bu görüntü nasıl ortaya çıktı hiçbir bilgim yok. Telefonla arandım, internette, haberlerde gördüm.
"İSTİFA ETMEYECEĞİMİ SÖYLEDİM"
Belediye başkanı olayın gerçekleştiği gün size neler söyledi?
Orada gördüğünüz konuşma oldu. Onun öncesinde sabah genel personel toplantısı oldu. Toplantıda herkese tek tek sendikadan istifa edip etmediğini sordu. Herkes etti zaten. Bir tek ben kalmıştım. Ben de etmeyeceğimi söyledim.
Tüm çalışan arkadaşlarımızın gözü önünde odadan kovdu. Görüntünün çekildiği günün sabahında kovdu. Öğleden sonra beni tekrar çağırdı. Konuşmamızda bu olay oldu.
Bunun öncesi var. Çok öncesinde de aynı tavırlar, hareketler, tehditler oldu. "İstifa edeceksiniz, başkana karşı geliyorsunuz." gibi. "Başkanım, bu sendikaları ben kurmadım, ben de üye olmadım. Önceki dönem belediye başkanı anlaşmış, üye olmuş, bizi üye yapmış. Bizim bununla ilgili çok bir bilgimiz yok. Aklımız ermiyor zaten. Neden bize bu kadar ısrar ediyorsunuz." dedim.
Daha önce kendisiyle iş değişikliği için özel görüşme yapmıştım. O görüşmede, "Ben sana iş değişikliği yapmayacağım ama 10 işçi çıkaracağım, yerine de 10 işçi alacağım. Kendi ekibimle çalışacağım." demişti. Ben o lafının üzerine sendikadan istifa etmedim. İstifa etseydim sendikanın hiçbir üyesi kalmıyordu. Hepimiz sendikasız olarak kalıyorduk. Sonrasında ne yapacaktı? O da onun fikri. Onun kalbini bilemem artık.
Size o hakaretleri ettiğinde ne hissettiniz?
Orada da görmüşsünüzdür. Ben dik duruşumu her zaman koruyan bir insanım. Öyle ahım şahım yaşantıdan gelen birisi değilim. Fakirlikle, yoklukla dimdik ayakta durarak çocukluk geçirdik. Bugüne kaldık.
Ben ona gerekli cevabı verdiğimi düşünüyorum. Ben hukuka güvendim. Ben adalete güvendim. Benim tek güvendiğim şey Allah'ımın adaleti ve mahkeme ilamı.
Mahkemeyi kazandınız ama uygulanmadı karar...
Evet. Oturdum Allah'ımın adaletini bekliyorum. Rabbim her şeyi görüyor, biliyor. Allah herkesin hakkından gelsin. Nerede zalim varsa hakkından Rabbim gelsin.