Nobel Barış Ödülü'nün sahipleri belli oldu!
Nobel Barış Ödülü'nün bu yılki sahipleri açıklandı.
Bu yılki Nobel Barış Ödülü için 216’sı kişi, 115’i kurum olmak üzere toplam 331 aday yarıştı.
Demokratik Kongo Cumhuriyeti’nde cinsel saldırı ve suçlara savaş açan jinekolog Denis Mukwege ve Irak’ta IŞİD’in zulmünden kurtularak yaşadıklarını anlatan insan hakları aktivisti Nadia Murad, Nobel Barış Ödülü’nün sahibi oldu.
*Nadia Murad
Mukwege ve Murad, “Silahlı çatışmalarda cinsel şiddetin bir araç olarak kullanılmasının bitirilmesi için yaptıkları çalışmalar” nedeniyle ödüle layık görüldü...
*Denis Mukwege
Nobel Ödülü’yle ilgili yapılan açıklamada, “Her ikisi de bu tarz savaş suçlarına dikkat çekilmesine ve bunlarla mücadele edilmesine odaklanan çabalara önemli katkılar yaptı. İkisi de kendi yöntemleriyle savaş zamanlarındaki cinsel şiddetin daha çok görünür kılınması ve bunu yapanların da yaptıklarından sorumlu tutulması için mücadele etti” denildi.
1 milyon dolarlık ödül, Norveç’in başkenti Oslo’da 10 Aralık’ta takdim edilecek.
Aylarca işkence gördü
Nadia Murad, 2014'te Sincar yakınlarındaki Koço'da yaşıyordu. Irak'ın kuzeybatısında kaçırılan 7.000 kadından biri olan Murad, aylarca IŞİD militanları tarafından Musul'da tecavüz ve işkenceye maruz kalmıştı.
25 yaşındaki Murad, IŞİD’in elinden kurtulduktan sonra yaşadıklarını kendi yazdığı ‘Son Kız: Esaretim ve İslam Devleti’ne karşı mücadelem’ adlı kitapta anlattı. Özgürlüğüne kavuşmasının ardından BM İyi Niyet Elçisi olan genç kadın, Ezidi kadınlar için mücadelesini sürdürüyordu.
Murad köyüne döndüğünde törenle karşılanmıştı.
Geçtiğimiz yıl Haziran ayında Irak’taki köyüne geri dönen Murad’ın o anları tarihi görüntülere sahne olmuştu. Murad törenle karşılanırken, duygu dolu buluşmada yetkililerle tek tek tokalaşan genç kadın gözyaşlarına hakim olamamıştı.
Tecavüz mağdurları için hastane
Mukwege, kısa bir süre önce düzenlenen bir ödül töreninde yaptığı konuşmada, “Tüm kurbanlar çok vahşi şekilde tecavüze uğramış halde geliyor. Hastaneye ulaşabilecek kadar hayatta kalabilenlerde olağanüstü fiziksel ve psikolojik yıkım olduğu görülüyor. Bu, bölgenin tarihinde görülmemiş düzeyde bir vahşilik” ifadelerini kullanmıştı.