Neslican Tay son yolculuğuna uğurlandı

Cuma günü hayatını kaybeden Neslican Tay, memleketi Rize'de son yolculuğuna uğurlandı.

Dördüncü kez yakalandığı kansere karşı verdiği mücadele ile simge haline gelen ve tedavi gördüğü hastanede cuma günü hayatını kaybeden Neslican Tay memleketi Rize'de son yolculuğuna uğurlandı.





Daha önce 3 kez yendiği kansere 4. defa yakalanan ve verdiği savaş ile simge haline gelen Neslican Tay, bu mücadele sırasında sol bacağını da kaybetmiş ama pes etmemişti.  20 yaşındaki Neslican Tay, hastalığı nedeniyle bir süredir de İstanbul'daki özel bir hastanede yoğun bakımda bulunuyordu. Neslican, kansere karşı verdiği mücadeleyi geçtiğimiz Cuma günü kaybetti ve yaşamını yitirdi. Ölümüyle Türkiye’yi yasa boğan Neslican Tay, bugün memleketi Rize’de son yolculuğuna uğurlandı.



Acılı baba, taziyeleri kabul etti



Neslican Tay’ın cenazesi, İstanbul’dan yoluyla memleketi Rize’ye getirildi. Neslican için Rize Sahil Camii’nde öğle vakti cenaze namazı kılındı. Cenazeye Neslican’ın babası Fahri Tay, dayıları Ömer ve İsmail Yazıcı ile yakınlarının yanı sıra sevenleri ve arkadaşları katıldı. Cenazede acılı baba Fahri Tay, taziyeleri kabul etti. Neslican’ın sevenleri ve arkadaşları ise uzun süre gözyaşı döktü. Cenazede Türk Kızılayı’nca katılanlara lokum ikram edildi. Cenazeye katılan bir kişinin de otomobilinin arkasına, ‘Neslican kimse senin gibi cesur olamadı’ yazılı fotoğrafını yapıştırdığı görüldü.





Sol bacağının olduğu mezara defnedildi



Neslican Tay’ın cenazesi başında helallik alındı, dua edildi. Kılınan namazının ardından Neslican, Pehlivan Mahallesi’ndeki aile kabristanlığında, daha önce kesilen sol bacağının gömüldüğü mezarda toprağa verildi.



Sevenleri Neslican'ı anlattı



Cenazeye katılan yakınları, arkadaşları ve sevenleri ise Neslican Tay’ı anlatıp, üzüntüsünü dile getirdi. Ebruli Yaşam ve Sanat Derneği Başkanı Hülya Cerrahoğlu, Neslican’ın çok yakın dostu olduğunu belirterek, “O, hastalıkla mücadele eden insanların umut kaynağıydı. ‘Ben bir bacaktan ibaret değilim’ diyen, ‘Ayaklarımın yere sağlam basması için iki bacağımın olması gerekmiyor’ diyen, son ana kadar en acı gününde dahi gülümsemekten vazgeçmeyen biriydi. ‘Belki kaybedeceğim ama savaşarak kaybedeceğim’ diyerek bizlere veda etti. Başımız sağ olsun. Çok üzgünüz” dedi.



Neslican Tay’ın kuaförü Yusuf Yalmancı da “Ben onu sosyal medyada görünce ulaşmaya çalıştım. Benim de annem kanserden vefat etti. Ona yardım etmem ve destek olmam gerektiğini düşündüm. Onu salonuma davet ettim. Evinden onu aldım. Salonuma getirdim, saçını yaptım. Güzel vakit geçirdik. Hastalığı yeneceğini öylesine inanıyordu ki ondaki o heyecan bizim ekibimizi sardı. Daha sonra yeniden hastalığı nüksedince Rize’ye geldi. Ben de Rize’ye geldim. Saçlarına kaynak takmıştık. Onu çıkardık. Ona 5 peruk getirdim. İstediği gibi şekil versin, istediğini taksın, diye. Ama o kötü rahatsızlık geçen yıl benim annemi sonra da Neslican’ı aldı. Sevenlerinin başı sağ olsun” diye konuştu.





Neslican'ın son mesajı



Neslican Tay, yoğun bakıma alınmadan önce paylaştığı son mesajında şu ifadelere yer vermişti:



“Bu yaşadığım kaçıncı nüks ya da metastaz sayamıyorum. Ciğerlerim zaten berbat durumda. Benim tümörüm en iyi kemoterapi ile durdurulabiliyormuş. O yüzden kemoterapi almaya başlayacağım. Bunu kabul etmem çok zor oldu. Çünkü gerçekten iyileşeceğime çok inanıyorum. İyileşmeyeceğimi bir gün bile düşünmüyorum ama iyileşirken bu kadar acılı olması beni çok yıpratıyor.



Saçlarımı kaybetmek, yaşam kalitemin düşmesi, özgürlüğüm vesaire kemoterapinin getirdiği bir sürü acı şey var maalesef. Bunları yaşamak gerçekten istemiyorum ama onunla savaşmak için, bu hayatta kalmak için bunu yapmam gerekiyorsa kemoterapiye alacağım ve o şekilde devam edeceğim.



Konuştuğumda bile sesim gidiyor zaten. Bir ciğerim resmen çalışmıyor tümörler yüzünden. ‘Bu kadar ileriye gidemezsin. 2 adım attığımda nefesimi kesemezsin. Sen nesin, kimsin de benim vücudumu, benim hayatım bu kadar etkiliyorsun. Madem beni bu kadar etkiliyorsun alıyoruz kemoterapiyi ve paşa paşa seni öldürüyoruz’ dedim. Çünkü bunu yapmak zorundayım, savaşmak zorundayım, onu yenmek zorundayım. Çünkü gerçekten bu hayatta kalmak istiyorum.



Çok acılı olacak yine bir sürü şey yaşayacağım hiç umurumda değil ben hayatta kalmayı, yaşamayı çok fazla istiyorum. Bunun için ne gerekiyorsa yapacağım. Ben ağlarken çok çirkin oluyorum benim gözyaşım akmamalı.”


A101 26 Aralık Perşembe aktüel kataloğu yayımlandı Galatasaray, Kayseri'yi ezdi geçti Maximin, Mourinho'yu hayal kırıklığına uğrattı Türkiye'nin en zeki illeri belli oldu! AFAD duyurdu: Muğla açıklarında deprem İstanbul'da polise saldırı: Şüpheliler gözaltında