"Müslüm’ün yanında mezar satın aldım"
Muhterem Nur, “Alta Müslüm’ü, üstüne de beni koyacaklar. Yanında mezarım hazır. Bundan sonra en fazla 2 sene yaşarım o kadar ” dedi
Yoğun bakımda dört ay yaşam savaşı verdikten sonra pazar günü yaşamını yitiren arabesk müziğinin babası Müslüm Gürses’i pazartesi günü binlerce seveni gözyaşlarıyla uğurladı ama kimsenin canı 30. evlilik yıldönümünü kutlamaya hazırlanan eşi ünlü sinema yıldızı Muhterem Nur kadar yanmadı. Gürses’in büyük bir aşkla bağlı olduğu eşi Muhterem Nur, duygularını Milliyet’le paylaştı.
Nasılsınız, dün geceyi nasıl geçirdiniz?
Evim kalabalıktı, yalnız değilim ama çok kötü bir gece geçirdim. Dünden beri ağlayıp duruyorum. Görüp kötü olmamak için dolapları bile açamıyorum. Benim kocam melek gibi gitti, hiçbir günahı yoktu. Hiç kimseye kötülük etmedi. Daha önce hep başkaları için üzülüyordum, sıra bizdeymiş. Müslüm’e mezar alınırken yanında bir mezar da kendime aldım. Yanındaki mezarım hazır. Alta Müslüm’ü, üstüne de beni koyacaklar. Bundan sonra en fazla 2 sene yaşarım o kadar.
Sizi cenazeden sonra da arayan soran çok oldu mu?
Oldu. Özellikle de sağolsun Başbakanınız dün akşam da beni aradı. Onun sözleriyle biraz teselli buldum.
4 aylık süreçte sizi en çok kıran şey ne oldu?
En çok Nevzat’a (Gürses’in menajeri) darıldım. Yıllarca beraber çalıştığı adamın karısı cenazede inim inim inlerken o arabadan inip bir şeye ihtiyacım olup olmadığını sormadı bile... Arabanın arkasında Niran Ünsal’ın elini tutup onu teselli ediyordu. Dün gece de telefonlarını kapatıp yatmış. Buna çok üzüldüm çok...
Eşinizin son albümünün adı Veda mıydı?
Hayır, Müslüm’ün yaptığı son albüm Kadırga Müzik’ledir. Onun ödemesini peşin aldık. Hatta Müslüm borçlu kalmayalım diye ameliyata girmeden 1 gece önce benden izin alıp gitti, onun okumalarını yapıp bitirdi ama şirketin sahibi Yusuf Ziya Oran hastane süresi boyunca bize saygısından o albümü piyasaya çıkarmadı. Onun dışında kendilerine reklam yapmaya çalışanlar var. Müslüm babaya albüm için peşin para verdim diyen Medeni Uçar, bir de çıkıp “Başbakan 600 bin liralık hastane borcunu sildirdi” demiş. Benim haberim yok, o nereden böyle bir şeyi biliyor. Kediler gidince farelere meydan kaldı. Bazıları da durumdan yararlanıp eski albümleri yeniden çıkardılar. Ben de dava açtım.