MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, partisinin grup toplantısında açıklamalarda bulundu! Ukrayna'ya bağlı bölgeleri ele geçirmek isteyen Putin'e tepki gösterdi. Tarkan'ın 'geççek' şarkısıyla ilgili ilk kez konuştu
MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, partisinin grup toplantısında açıklamalarda bulundu. Konuşmasında katledilen Sıla Şentürk'ü hatırlatan Bahçeli, idam istedi. Bahçeli ayrıca Ukrayna'ya bağlı bölgeleri ele geçirmek isteyen Putin'e tepki gösterdi. Bahçeli ayrıca Tarkan'ın 'Geççek' şarkısı ile ilgili de konuştu.
Bahçeli'nin açıklamalarından satır başları şöyle:
Sıla isimli kızımız vahşet dolu bir saldırıyla katledilmiştir. Beyaz gelinliğiyle evden çıkması gereken bir kız çocuğu kefene sarılarak bu dünyadan göçmüştür. Şiddetin muhakkak önüne geçmek mecburiyetindeyiz. Kadınlarımıza, kızlarımıza, çocuklarımıza kasteden, kurşun sıkan alçakları en ağır şekilde cezalandırmak adalet ve hukukun temel görevi, hepimizin takibini yapması gereken başlıca konudur.
Kadın cinayetlerinin önüne geçmek için, 26. dönemde TBMM'ye sunmuş olduğumuz ruh sağlığı yasa teklifinin bir an önce görüşülüp yasalaşmasını, çocuk istismarı, kadın cinayetleri, tecavüz suçlarında caydırıcı sonuçlar alabilmek için gerekirse idam cezasının bile tartışmaya açılmasını, medyada kadın cinayetlerinin teker teker gösterilmesine son verilmesini, şiddeti özendirecek her türlü haberden kaçınılmasını, şiddet dilinin gösterilmediği dizi ve filmlerin hazırlanmasını, üniversitelerin sosyoloji, psikoloji gibi bölümlerin öncülüğünde ülkemizin şiddet haritasının çıkarılmasını gündeme getirmiştim.
En başta 16 yaşındaki Sıla kızımız olmak üzere cinayete maruz kalan bütün kadınlarımıza, kızlarımıza, insanlarımıza Allah'tan rahmet diliyorum. Şiddeti lanetliyorum.
Hocalı hâlâ için için kanayan, kabuk bağlamamış tedavi edilmemiş yaradır.
PUTİN'İN AYRILIKÇI BÖLGELERİ TANIMASI
Rusya ile Ukrayna ile arasında süregelen gerilim günbegün boyut değiştirmektedir. Başını ABD'nin çektiği bazı ülkelerle bir kısım Batı medyası savaşın her an çıkabileceğini iddia etmektedir. Boris Johnson, Rusya'nın 2. Dünya Savaşı'ndan bu yana Avrupa'daki en büyük savaşa hazırlandığına yönelik ellerinde istihbarat olduğunu açıklamıştır. Kiev'in kuşatılarak işgale hazırlık yapıldığını da iddia etmiştir. ABD Başkanı ise Birleşik Krallık Başkanı ile eşzamanlı şekilde Putin'in doğrudan Kiev'i hedef alacağını öne sürmüştür. Buna rağmen tehlikeli iddialar Rusya tarafından yalanlanmıştır. Ne var ki aynı Rusya 19 Şubat 2022 tarihinde balistik füzeleriyle tatbikat yapmıştır.
İkili arasında sıcak gerginliği tırmandıran söz ve eylemlerin gittikiçe yoğunluk kazandığı gözlemlenmektedir. Ayrılıkçı Donetsk ve Luhansk bölgelerin ayrı birer bağımsız cumhuriyet olarak tanınmasını içeren tasarının Putin'e sunulması ve Putin'in "olur" vermesi yangına körükle gitmekten başka bir anlam taşımamıştır.
Putin geçen hafta Ukrayna sınırından askerlerinin çekileceğini söylese de ABD Dışişleri Bakanı asker çekilmediğini, bilakis kritik askeri unsurların sınıra doğru sevk edildiğini açıklamıştır. NATO da çekilme için yeterli kanıt olmadığını vurgulamıştır. Hem ABD hem de Rusya şu andaki statüko çerçevesinde söylersek barış ve istikrara hizmetten ne yazık ki uzaklara savrulmuşlardır. Rusya'yla güvenlik konularında müzakereye açığız diyen Biden, bir yönüyle Ukrayna'nın egemenlik haklarını zedelemiştir.
MHP olarak Rusya-Ukrayna arasında muhtemel bir savaşı kesinlikle doğru bulmuyor, bu cinayet teşebbüsüne hiç kimsenin ortak olmamasını temenni ediyoruz. Barış, huzur ve istikrarın kökleşmesi için diyaloğun tek çıkar yol olduğuna inanıyoruz. Savaş yanlıştır, insanlığın kaybetmesidir. Savaş çığırtkanlığı yapan ülkelerin asla iyi niyetli olmadığı kanaatindeyiz.
Rusya ile Ukrayna arasında kıvılcımı tutuşturan bir çatışma ve savaş halinin bölgesel ve küresel sarsıntılara yol açacağını görmek lazımdır. ABD ile Rusya'nın bu savaş ihtimali üzerinde nüfuz alanlarını genişletme arayışları, birbirlerinin gücünü tartma stratejileri, tehdit altındaki ülkelere daha da yerleşme siyasetleri hakkaniyet ölçüleriyle bütünüyle terstir.
Dünya Rusya-Ukrayna arasıındaki cepheleşmeye kilitlenmişken Milli Güvenlik Konferansı'na katılanlar arasında bir isim gözümüze çarpmıştır. Türkiye'yi temsilen Milli Savunma Bakanımız bu konferansa katılmışken İBB Başkanı'nın Münih'e gitmesi dikkat çekmiştir. Belediye işleri bitti de sırayı Münih Güvenlik Konferansı mı aldı? İBB Başkanı Münih'te hangi sıfat, görev ve sorumlulukla bulunmuştur? Bu şahıs ne arıyor Münih'te?
İBB Başkanı hiç utanmadan sıkılmadan Türkiye'yi kötülemiştir. Bu köksüzlüktür, kimliksizliktir. Skandal bir rezalettir. Türk milletinin oyuyla seçilen bir belediye başkanının yabancı ülkelerde milletin irade, tercih ve takdirinden şikayet etmesi fosilleşmiş zihniyetini ele vermiştir. PKK ve HDP sevdasını her fırsatta dile getiren Cem Özdemir isimli şarlatanla fotoğraf çektirip kucaklaşması soysuzluğun ete kemiğe bürünmüş halidir.
İstanbul demokrasiye aç olsaydı, sen ekmeğe muhtaç olurdun. İstanbul demokrasiye aç olsaydı, Münih'in yolunu zor bulurdun.
MHP lideri Devlet Bahçeli, TBMM'deki grup toplantısında megastar Tarkan'ın sosyal medyanın gündemine oturan Geççek şarkısı hakkında açıklama yaptı.
Tarkan şarkı sözleri ile covid 19 dönemini kastettiğini söylüyor. ‘Hayır iktidarı kastettin’ dayatmasında bulunuyorlar. Niyet okuyucuları fitne yayıyorlar. Ayıptır ayıp, bu saptırmanın kime ne faydası vardır. İktidar şarkı ile kurulmadı hükümet şarkı ile oluşmadı. Velev ki iddialar doğru olsa bile bir şarkı ile yıkılmaz yıkılamaz.
Türk müziğinin meşhur yorumcusu Tarkan bir şarkı sözü yazıp bunu da seslendirdi. Akbabalar leşe nasıl üşüşürse bu şarkıya da aynen musallat olanlar çıkmıştır. Ve hepsi meydandadır.
Tarkan geçecek diyor bunu da Anadolu'da yaygın bir ağız şivesi ile söylüyor. Elbette geçecek zor günler geçecek. Zillet geçecek. Terör geçecek, Sıkıntılar geçecek. Salgın geçecek. Felaketler geçecek. Allah'ın izniyle de buna da az kaldığı görülecek.
Tarkan'dan zilletin Tarzan'ı çıkartılamaz.