Leonardo Dicaprio Dicle Nehri'nde bulunan balığı sosyal medya paylaştı. Kırmızı listedeki leopar sazanı 47 yıl sonra Dicle Nehri'nde tespit edilmişti
Oscar ödüllü oyuncu Leonardo DiCaprio, Şırnak'ın Cizre ilçesinde 47 yıl sonra bulunan dünyanın en çok aranan 10 balık türü arasında yer alan leopar sazanı ile ilgili Instagram hesabından paylaşımda bulundu. DiCaprio'nun paylaşımı binlerce beğeni aldı.
Dünya Doğayı ve Doğal Kaynakları Koruma Birliği (IUCN) tarafından kırmızı listeye alınan ve dünyanın en çok aranan 10 balık türü arasında ikinci sırada yer alan leopar sazanı 47 yıl sonra Dicle Nehri'nde bulunmuştu.
Oscar ödüllü oyuncu Leonardo DiCaprio, Şırnak'ın Cizre ilçesindeki Gabar Dağı'nın eteklerinde bulunan, dünyanın en çok aranan 10 balık türü arasındaki leopar sazanıyla ilgili bir paylaşımda bulundu.
Balığın ilk görüntüleri ilk olarak geçtiğimiz hafta Gazete Duvar'dan Metin Yoksu tarafından kamuoyuyla paylaşılmıştı.
Metin Yoksu'nun fotoğrafını 62 milyon takipçili Instagram hesabından paylaşan DiCaprio'nun gönderisi 32 binin üzerinde beğeni aldı.
Dicaprio, Instagram paylaşımında şu ifadeleri kullandı: "Yeniden keşfedildi: Türkiye’deki bir grup balık bilimcisi, benekli bir balık olan Leopar Sazanı’nı Dicle Nehri’nin Türkiye kısmında buldu. Bu yeniden keşif, tatlı su balıklarının neslinin tükenme tehlikesi altında olduğu, küresel tatlı su balıklarının küresel olarak azaldığı bir zamanda umut veriyor. Bu, rewild ve Shoal’ın en çok aranan kayıp balık listesinde olup yeniden keşfedilen ikinci tür. İlki, Batman Çopra Balığı, 2021 yılının sonunda Türkiye’nin güneydoğusunda aynı gözüpek ekip tarafından bulunmuştu.
Leopar Sazanı, bir zamanlar Türkiye’nin doğusundan, Suriye’nin doğusu, İran ve Irak’a kadar Dicle-Fırat nehir sisteminde bol bulunurdu. Ancak son 30 yıl içinde balıkçılık, kirlilik, habitatın yok edilmesi ve baraj inşaatı bu türün neslini tükenmenin eşiğine getirdi.
“Nesli tükenmenin eşiğine getirilen bir türün, her şeye rağmen hala var olduğunu bulma hissi gibisi yok” diyen Recep Tayyip Erdoğan Üniversitesi’nden Doç. Dr. Cüneyt Kara, "Bu yeni bir tür keşfetmekten bile daha heyecan verici çünkü nadir bir türe ikinci bir şans verebileceğimiz anlamına geliyor” diye konuşuyor.