İtalyan tarzı bir lezzet deneyimine davet: Cafe Italiano

Global Restoran Grup bünyesinde 2003 yılında açılan Cafe Italiano hiç değişmeyen vizyonu yatırım yapmak isteyenlere en karlı fırsatı sunuyor.

24 yıllık cafe ve restoran işleten Global Restoran Grup Ceo’su Oğuz Şenol ile Sayım Çınar, Cafe İtaliano’nun hikayesini ve yatırım fırsatlarını konuştu. Belli ki masada lezzetli ve kazanç vadeden bir teklif var.

Sayım ÇINAR / sayimcinar@gmail.com

İtalyan Tarzı Bir Lezzet Deneyimine Davet: Cafe Italiano

Türkiye’de yeme içme sektörüne bakıldığında farklı mutfaklara karşı bir mesafe söz konusu. Sizin durumunuzda ise yıllar öncesinden başlayan bir hikaye var. İki şubeniz var. Cafe İtaliano’nun fikri nasıl doğdu?

Ben 24 sene önce bu alana girdiğimde bu boşluğu fazlasıyla hissettim. Türk mutfağı üzerine işler yapılıyordu. Dünya mutfağı ve Amerikan mutfağını, Meksika mutfağını içeren bir menüyle başlamıştık. Italyan mutfağına çok düşkünümdür. Makarna, pizzayı çok severim, hazırlarım, pişiririm. Sonunda spesifik bir marka yaratma kararı aldım. 1998 yılında da açtık Bakırköy’de. Devamında 2003’te Taksim açıldı. Taksim’deki restoranımız için epey bir çalışma yaptık. Hem insanlar evde hissetsin, hem aile lokantası hissi olsun, pötikareli masa örtüleri olsun istedim. Türkiye’de böyle bir yer yoktu. Sonrasında bizim başarımız başkalarına da ilham verdi. Hiç şubeleşmeye gitmedik bu noktada çok fazla teklif de geldi farklı ülkelerden. Ama hep kendimiz devam edelim istedik. Aşçı eğitimi çok önemli, müşterinin her şeyiyle düşeş olmalı. Zaman geçti, artık bayileşme ve büyüme noktasına girmiş durumdayız.

Düşeş derken neyi kastediyorsunuz?

Düşeş 6 6’dır, her şeyin mükemmel olması anlamına gelir. Hem misafir hem yatırımcı adına her şeyin tam olmasıdır. Yer temiz mi, dekorasyon iyi mi, servis iyi mi, lezzet iyi mi, fiyat uygun mu? Tüm bu öğeler tamamsa düşeştir. Yatırımcı için de bütün bu misafir bakış açısından tamam olan marka bilinirliği devamında benim yatırımcı olarak en az paraya en hızlı geri dönüşü alabileceğim bir yatırım yapmam. Bugün franchise düşüncesine girmemin nedeni budur. Kriz var ve cebimizdeki para azalıyor. Cafe Italiano en az parayla en hızlı şekilde yatırım geri dönüşünü sağlayabileceğiniz işi kurduk. 24 senelik deneyimle ve ekibimle yaptık. Hem lezzetli olacak hem uygun fiyatlı olacak, sosyal medyadan müşterilerinden elde ettiklerimizi yansıtmışız, önemli bir tecrübemiz, özel reçetelerimiz var. Kısacası her şeyimiz hazır.

'Lezzetli, uygun ve kişiye özel'

Hep pahalı diye düşünülür İtalyan mutfağı oysa sizin durumunuzda uygun fiyatla lezzete kavuşabiliyorsunuz.

Eksikliğini gördüğümüz bir şeydi bu. Ya makarnacı ve pizzacı oluyor ülkemizde, ya da çok pahalı bir mekan oluyor. İtalyan yiyemiyoruz diyor insanlar, bir makarna yedim 85 ödedim diyor. Kaliteli ve iyi fiyatlı olmalı oysa. Benim makarnalarım el yapımıdır, bu taze makarnayı yer, yanında içeceğini alır ve son derece makul bir fiyat öder. Adam başı 40 lirayı geçmez. Ortayı yakalamak çok önemli bu noktada.

Hangi kesimlere hitap ediyorsunuz?

B plus ve üstü diyebilirim.

Lezzetler ve fiyatlar çok iyi olmakla beraber şube sayısının artması gerekiyor.

18 milyonluk bir şehirdeyiz. Bunun için franchise ile büyütme yoluna girdik. İtalyan turistler geliyor, tam puan alıyoruz, soslarımızın İtalyan bir aşçı tarafından yapılıp yapılmadığı soruluyor. İşimizi fazlasıyla ciddiye alıyoruz. Ben İtalya’da sırf bu iş için bu yıl iki kez gittim.

Peki şubelerle deneyimlerinizi, mutfak sırlarınızı paylaşacak mısınız?

Özel formüllerim var ve franchiselarım ile bunları paylaşıyor olacağım. Eğitiminden son noktasına kadar hep yanında oluyorum. Tüm aldığı ürünlerde de maksimum indirimi sağlıyoruz. Çalışma programlarımız, videolarımız, formüllerimiz, planlarımız, dekorasyon yönlendirmeleri, en uygun şartlarda neyin nasıl yapılacağı… Her şey hazır.

Restoranların kendilerini geliştirmek ve aşmak için çalışmalarını seviyorum, bu amaçla yaptıkları tadımları da. Siz tadımlar yapıyor musunuz?

Bugün yaptım. Şişli’de yaptım üstelik. Hayalimiz olan bir pizzayı hazırlıyoruz. Bir de yeni bir tatlımız var. Hiçbir yerde olmayan bir ürün. Bizim keşfettiğimiz bir ürün. Kapalı pizzayı ay çöreği şeklinde çok özel bir formülle muz dilimleri ve çikolata sosu ve fıstık, bir de özel bir sos tabii.

'Biz karşılıklı kazanabileceğimiz, birlikte büyüyeceğiz bir sistem oluşturma peşindeyiz'

Türkiye’de gurme profilini nasıl değerlendiriyorsunuz?

Benim çocukluğumdan beri yemek yapma ve tatma konusunda özel bir zevkim var. Yetişkinliğimde de bu devam etti. Kendi denediğim, hiçbir yerde olmayan, özel yemekler, özel menüler, özel tatlar peşinde oldum hep. Ancak bu beni gurme yapmaz. Benim inanılmaz dediğim bir kuru fasulyeye çok bilinen bir gurmenin düşük puan verdiğini biliyorum.

Neden Cafe Italiano sorusuyla bitirelim.

Başarılı bir işletme sahibi olmak, az personelle az para harcayarak keyifli bir işi olsun istiyorsa, lezzeti bilinen 26 senelik deneyimin sonucunda ortaya çıkmış özel reçetelerden oluşmuş bir menü sahibi olmak istiyorsa, düşeş istiyorsa kısacası bu işe girsin. Her şeyimiz hazır, eğitimlerimiz var, deneyim aktarmaya hazırız. Tablolarla, istatistiklerle, kalem kalem hesaplanmış bir programla karşılıyoruz şube olmak isteyenleri. Biz karşılıklı kazanabileceğimiz, birlikte büyüyeceğiz bir sistem oluşturma peşindeyiz. Eylül ayı sonrasında da hızlı adamlarla ilerleyeceğimizi düşünüyorum.