İstanbul'un surlarını kurtaracak kimse yok mu?

Yedikule'den Silivrikapı'ya kadar uzanan Theodosius Surları tehdit altında.

Remzi Yayınevi'nden çıkan “Şu Bizim Bizans-Byzantium 330-1453” adlı kitabında İstanbul'daki surları anlatan yazar Radi Dikici, Yedikule'de sahil boyunca uzanan surlar konusunda yetkilileri göreve çağırdı.



Surların pervasızca tahrip edildiğini savunan Dikici, bu önemli tarih hazinesinin kurtarılması için Cumhurbaşkanı Abdullah Gül'e çağrı yaptı.



Önümüzdeki ay genişletilmiş 6. baskısı yapılacak olan kitaptan surlarla ilgili alıntı:



"Arkadius öldüğünde 7 yaşındaki imparator olan II. Theodosius’a naip olarak Praetorian Prefect Anthemius seçilmiştir. I. Theodosius zamanında yüksek dereceli bir görevlerde bulunan Anthemius, imparator naibi olarak iyi bir tercihtir. Çok kabiliyetli ve gerçekten müstesna bir kişiliği vardır.



Nüfusu hızla artan ve genişleyen Konstantinopel, Konstantin Surları’nın dışına taşmıştır. Hatta sur dışındaki yerleşim alanları artık sur içinden daha çoktur. Bu bölgeye saraylar ve kiliseler yapılmıştır. Ayrıca Haliç’in tepelerinde yaz ayları için zenginlerin malikâneleri vardır. Şehir halkının tümünü herhangi bir barbar tehlikesinde, sur içine alarak korumak artık mümkün değildir. Ayrıca 408 yılı başlarında olan zelzele Konstantin Surları’nı âdeta yerle bir eder. Bu nedenle 408’de Anthemius’un iradesiyle Konstantin Surları’nın bazı yerlerde 1,5 km, bazı yerlerde 2 kilometre kadar gerisine (bugün halen mevcut olan) yeni surların yapılması kararlaştırılır. Amaç, 3 sıra halinde yapılacak surlarla dışarıdan gelecek tehlikelere karşı tam bir savunma sistemi kurmaktır. İlk olarak ana surların  (Megateichos) yapımına başlanır.  Surlar 5,5 kilometre uzunluğunda ve Marmara Denizi’nden Blachernae bölgesine, yani bugünkü Ayvansaray ve Balat’a kadar uzanır. Kalınlığı 5 metre, yüksekliği 12 metredir. Her 55 metrede bir 20 metre yüksekliğinde 96 kulesi vardır. Her kule üç katlıdır. Giriş şehir tarafındadır. Zemini toprak olan ilk kata cephane ve silahlar konulur. İkinci katta askerler yatar ve zemini tahtadır. Üçüncü kat ise mazgal ve mazgal siperleri ile donatılıp tam bir savaş platformu olarak kullanılır.  Bunların yaklaşık 20 metre kadar önüne dış surlar (Exoteichos) vardır. Bunların kalınlığı 2 metre yüksekliği ise 9 metredir. Keza dış surlarında 96 kulesi bulunmaktadır. Onun önünde 12-15 metrelik bir boşluktan sonra eni 20 metre ve derinliği 5 metre olan su hendeği ve su hendeğinin her iki tarafından ise istinat duvarı vardır. Ancak dış ve esas surlara bakan bölümündeki istinat duvarı toprak yüzeyinden 1,5 yüksektir. Düşmanın ilk karşılandığı yer orasıdır.



  Bu çalışma, esasında Megateichos 413 yılında bitirilir.   13 adet kapısı vardır. Ancak Ayvansaray’dan Marmara Denizi’ne kadar olan kısımda çok alçak bir duvar vardır ve doğal şartlar nedeniyle geçişi güç gibi görünür. Buna karşın deniz kenarındaki surların yapımına ise muhtemelen 430’larda başlanır. Denizden gelecek tehlikenin daha az olacağı düşünülerek onlar daha kısa ve incedir. Marmara Denizi tarafındaki deniz surlarının uzunluğu 8,460 metre, Haliç tarafındaki deniz surlarının uzunluğu ise 5,600 m’dir. Roma’nın bin yıllık tecrübesinden istifade edilerek yapılan surların, kentin her türlü kuşatılmasına karşı son derece kolay bir savunma imkânı vermesi planlanmıştır. Görünüşe göre saldıranların bu surları aşması mümkün değildir. II. Theodosius zamanında inşa ettirilen bu surlar, tarihte hep onun ismiyle anılmıştır: Theodosius Surları. Ancak surları tamamlanır ama talihsizlikler de peş peşe gelir. 8 Eylül 437 Çarşamba ve 10 yıl sonra 6 Kasım 447’Perşembe günü olan iki şiddetli zelzele surların bir kısmını yerle bir eder. Son zelzele özellikle 57 kuleye önemli zararlar verir. Artçı olan Ocak 448’deki zelzele de tahribata yol açar. Ancak imparator şehrin valisi olan Konstantin’e, yaklaşan Hun tehlikesi nedeniyle surların hızla tamir edilmesini emreder. Neredeyse şehir halkının yarısından fazlası surların tamirine koşar ve 60 gün içinde tüm kuleler ve yıkılan duvarlar eski haline getirilir. Kayıtlara göre surların önündeki su kanalları da açılarak, daha güçlü bir savunma sistemi kurulmuş olur. Blackhernae bölgesiyle Marmara Denizi arasındaki surlar İmparator Heraklius tarafından Avar ve Slavların Konstantinopel’u kuşatmasından sonra 626 yılında yapılarak tamamlanır. Daha sonra tahta geçen imparatorlar, surların tamiri ve daha güçlü hale gelmesi için birçok defa müdahalede bulunurlar.



Surların son hali:










Galatasaray, Kayseri'yi ezdi geçti Maximin, Mourinho'yu hayal kırıklığına uğrattı Wanda Nara Siyah Tangasıyla Meydan Okudu! Şakir Paşa Ailesi'ndeki yatak sahneleri alev aldı! Türkiye'nin en zeki illeri belli oldu! AFAD duyurdu: Muğla açıklarında deprem