İmamoğlu siyasi yasaklı hale gelirse AK Parti kaybeder. Gazeteci Kübra Par'dan dikkat çeken İmamoğlu değerlendirmesi: İmamoğlu üzerindeki yargı sopası kaldırılmalı
Yerel seçimler öncesi özellikle AK Parti'nin İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı adayı kim olacak diye konuşulurken tv100.com yazarı Kübra Par'dan dikkat çeken bir değerlendirme geldi. İBB Başkanı İmamoğlu'nun yargılandığı davaya dikkat çeken Kübra Par, olası bir ceza ve siyasi yasak çıkması halinde AK Parti'nin kimi aday gösterirse göstersin kaybedeceğini vurguladı. Par, "Üstelik sadece İstanbul’da kaybetmez, yeni bir vizyonla toparlama vaadinde bulundukları ekonomide de kaybeder" dedi.
Yerel seçimler öncesi özellikle AK Parti'nin İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı adayı kim olacak diye konuşulurken tv100.com yazarı Kübra Par'dan dikkat çeken bir değerlendirme geldi. İBB Başkanı İmamoğlu'nun yargılandığı davaya dikkat çeken Kübra Par, olası bir ceza ve siyasi yasak çıkması halinde AK Parti'nin kimi aday gösterirse göstersin kaybedeceğini vurguladı. Par, "Üstelik sadece İstanbul’da kaybetmez, yeni bir vizyonla toparlama vaadinde bulundukları ekonomide de kaybeder" dedi.
tv100.com'da gündeme dair değerlendirmelerde bulunan Kübra Par, İmamoğlu davasında geçtiğimiz günlerde yaşanan gelişmeye dikkat çekti. HSK'nın Ekrem İmamoğlu'na verilen cezanın istinaf aşamasına bakacak heyetin başkanı ve bir üyesini görevden aldığını yazan Par, bu gelişmenin nedeniyle davanın akıbetine dair kafa karışıklığı yarattığına dikkat çekti.
AK Parti'nin İBB'ye göstereceği adayın konuşulduğunu söyleyen Kübra Par, son birkaç seçimdir İstanbul'da muhalefetin önde olduğunu, sosyolojik olarak muhaliflerin sayısının daha fazla olduğuna dikkat çeken Par, bunun dezavantajlarının da bulunduğuna dikkat çekti.
İşte Kübra Par'ın "İmamoğlu üzerindeki yargı sopası kaldırılmalı" başlıklı yazısı:
İMAMOĞLU ÜZERİNDEKİ YARGI SOPASI KALDIRILMALI
AK Parti’nin adaylarını konuşurken İmamoğlu’nu hesaba katmamak olmaz.
İktidarın bu konuda hızlıca atması gerek bir adım var ki o da İmamoğlu’na siyasi yasak ihtimalini ortadan kaldırmak…
Kamuoyunda “ahmak” davası olarak bilinen davada birkaç gün önce önemli bir gelişme yaşandı.
HSK, İmamoğlu’na verilen cezanın istinaf aşamasına bakacak heyetin başkanı ve bir üyesini görevden aldı.
Bu durum bir kez daha davanın akıbetine dair kafaları karıştırdı.
İstanbul’dan yeniden aday olma niyetini açıklamış bir ismin üzerinde yargı sopasını tutmak siyasi etiğe uymaz.
Hele ki o dava AK Parti’ye yakın isimlerin bile savunmadığı, savunamadığı, ciddiyetten yoksun iddialara dayanıyorsa…
İmamoğlu bu davadan ceza alır ve siyasi yasaklı hale gelirse AK Parti kimi aday gösterirse göstersin kaybeder.
Üstelik sadece İstanbul’da kaybetmez, yeni bir vizyonla toparlama vaadinde bulundukları ekonomide de kaybeder.
Yeniden AB hedefinde de kaybeder.
Çünkü siyasetin yargıya müdahale ettiği algısı bir kez daha pekişir.
Bırakın seçmen kimi belediye başkanı olarak seçeceğine sadece adayların performansına bakarak karar versin.
Zaten sonuç şimdilik iki taraf için de garanti değil.
Her iki tarafın da avantajları ve dezavantajları var.
Muhalefetin en büyük avantajı 14 Mayıs’ta yapılan genel seçimde İstanbul’da Cumhur İttifakı’ndan daha fazla oy almış olması.
Son birkaç seçimdir İstanbul’da muhalefet önde. Demek ki sosyolojik olarak muhaliflerin sayısı daha fazla.
Fakat dezavantajları da var.
İmamoğlu popüler bir figür olsa da belediye başkanlığında ne kadar başarılı olduğu sürekli tartışılıyor.
Cumhurbaşkanlığı adaylığı ihtimali ve son olarak CHP Genel Başkanı Kılıçdaroğlu ile girdiği rekabet de onu epeyce yıprattı.
Üstelik İYİ Parti ve HDP kendi adayını çıkarmaktan söz ediyor.
Yani İmamoğlu için bu seçim çantada keklik değil.
AK Parti ise ekonomideki gidişat ve artan hayat pahalılığı nedeniyle dezavantajlı durumda.
Yine de projeci ve her kesimi kucaklayan bir aday ile İstanbul’u yeniden kazanabilirler.
Mühim olan adil bir yarış olması.
Bunun için de İmamoğlu davasının bir an önce sonuçlandırılması şart.