'İçişleri Bakanlığı’ndan gazeteci Koçyılmaz’ın ölümüyle ilgili açıklama bekliyoruz'

Basın Konseyi, polisin zorla kelepçe takması sonucu yaşamını yitiren gazeteci Yılmaz Koçyılmaz'la ilgili açıklama bekliyor...

Eski haber kameramanı Yılmaz Koçyılmaz, polislere tansiyon hastası olduğunu söylemesine rağmen zorla kelepçe takılarak yaşamını yitirdi. Polisin orantısız güç kullanarak yere yatırıp kelepçe takması sonucu kalp krizi geçirdiği öğrenilen Koçyılmaz'ın ölümüyle ilgili tepkiler sürüyor.



Koçyılmaz'ın ölümüne sebep olan polislere bir tepki de Basın Konseyi'nden geldi. Konsey'den yapılan açıklamada; "İçişleri Bakanlığı’ndan Yılmaz Koçyılmaz’ın ölümüyle ilgili, ivedilikle bir açıklama yapılmasını bekliyoruz" ifadelerine yer verildi.



İşte, o açıklama:



“Yaşam hakkının hiçe sayılması, hiçbir gerekçenin önünde olamaz.”



Orantısız polis gücü, bir basın mensubunun daha canına mal oldu.



İçişleri Bakanlığı’ndan Yılmaz Koçyılmaz’ın ölümüyle ilgili, ivedilikle bir açıklama yapılmasını bekliyoruz.



Polisin yetkisini, insan haklarının üstünde bir konuma getiren iç güvenlik paketinin boyutları, Ankara'da trafik polisleri tarafından kelepçelenen kameraman Yılmaz Koçyılmaz'ın ölümüyle de su yüzüne çıkmıştır.



Önümüzdeki süreçte, hayatımıza sokulması için yoğun çaba harcanan  iç güvenlik paketinin, henüz TBMM’den geçmeden kullanılması, bir meslektaşımızın yaşamına mal olurken, kuşku ve korkularımızı bir daha arttırmıştır.



Polislerin, öfke kontrolü eğitiminden geçirilmeden uyguladıkları kelepçe kullanma yetkisinin, halka korku saldığı ve sonucunda vahim sonuçlar doğurduğu açıkça görülmüşür.



Henüz yasa TBMM’den geçmeden, Yılmaz Koçyılmaz’a hak etmediği halde kelepçe kullanılması, yasanın korkutucu boyutlarını da beraberinde getireceğinin kanıtı olmuştur.



Vatandaş suç işlese bile, bu konuda eğitimli olmadığı anlaşılan polisin, yaratacağı sonuçları, nasıl göğüsleyebileceğimizi hep beraber düşünmeliyiz.



Elinde suç aleti yokken, ağzı bezle kapalı değilken, üstelik hastalığını da beyan eden eski bir meslektaşımızın, acımasızca maruz kaldığı bu tavırların, daha büyük olaylarda kaç yaşamı söndüreceğinden endişe ediyoruz.



Yaşam hakkının hiçe sayılması, hiçbir gerekçenin önünde olamaz.



İç güvenlik paketinin bu şekilde uygulanmasının, Türkiye'yi demokrasi standardının gerisine düşüreceğinden kuşku duymaktayız.



Toplantı ve gösteri yürüyüşlerindeki olası terör eylemcilerini  engelleme amacıyla hazırlandığı açıklanan iç güvenlik paketiyle, polisin orantısız gücünün; halkın, gazetecilerin korku, endişe ve kaygılarını büyütmektedir.



İç güvenlik paketinin aceleye getirilmeden bir daha görüşülmesi gerektiğine inanıyor, başka meslektaşlarımızı da bu uğurda kaybetmek istemiyoruz.



Yılmaz Koçyılmaz’ın suçu neydi?



İçişleri Bakanlığı’ndan bu ölüme yol açan nedenleri ve  bu olaydaki davranışın terörle ilgili olup olmadığının ivedilikle açıklanmasını bekliyoruz.



Koçyılmaz Ailesi’ne de basın camiası adına başsağlığı diliyoruz.




Son halini gören herkes aynı yorumu yaptı Narin Güran cinayetinde 3 kişi daha evdeymiş Dikkat! Meteorolojiden kritik uyarı geldi Uras, Bahçeli görüşmesine aracılık eden ismi verdi Kayıp iki sevgili ölü bulundu Asgari ücret için bir öneri de Ebru Polat'tan...