İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, Türkiye'nin sınır ötesi askeri harekatlarla terörden arındırarak güvenli hale getirdiği bölgelere 506 bin Suriyelinin gönüllü olarak geri döndüğünü, şu anda güvenli bölgeler için yeni bir proje başlatıldığını söyledi
İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, Türkiye'nin sınır ötesi askeri harekatlarla terörden arındırarak güvenli hale getirdiği bölgelere 506 bin Suriyelinin gönüllü olarak geri döndüğünü, şu anda güvenli bölgeler için yeni bir proje başlatıldığını söyledi.
Bir dizi ziyaret ve temaslarda bulunmak üzere Gaziantep'te gelen İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, MHP Gaziantep Milletvekili Sermet Atay'ın kızının nikah töreninde yaptığı şahitliğin ardından AK Parti Gaziantep Genişletilmiş Danışma Meclisi toplantısına katıldı. Programa Bakan Soylu'nun yanı sıra, AK Parti Gaziantep İl Başkanı Mehmet Eyüp Özkeçeci, milletvekilleri, gençlik ve kadın kolları ile çok sayıda partili katıldı.
'SEN YÜRÜYECEKSEN CHP'DEN HDP'YE YÜRÜ'
Toplantıda katılımcılara seslenen Bakan Soylu, işin önemli bir kısmının geçildiğini ifade ederek, yeni oyunlar kurulduğunu ve müttefiklerin de bu oyuna dahil olduğunu söyledi.
Bakan Soylu, ''Terörle mücadele yasasını değiştireceklermiş. Kılıçdaroğlu geçen hafta açıkladı. Şu anda bir parti sınırlarının hemen ötesinde terörle mücadele eden devletine orada mücadele eden Türk Silahlı Kuvvetleri'ne hayır ben tezkere vermiyorum derse orada terör koridoru kurulursa kurulsun derse elbette terörle mücadele yasasını da değiştirmek ister. Devletin elini kolunu bağlamak istiyor. Eski günlere yeniden gelmeyi istiyor. Yeniden herkesin bu terörden nasıl kurtulacağız diye endişelenmesini istiyor. Açık açık büyükelçilere gidip onlardan talimat alanlar hangi talimatları aldılar diye kimse düşünmesin. Bu talimatları aldılar. MİT TIR'larını ifşa edenler için yürüyorlar. Amerika, Avrupa talimat vermiş. Biz cinsiyetsizleştireceklermiş. LGBT olacakmışız. Çok istiyorsan kendi yakınlarından ve kendi ailenden başla. Bu milletin ahlakıyla, medeniyetiyle oynama. 15 Temmuz'da FETÖ darbe girişiminden sonra 125 bin kişi kamudan atıldı. Neden? 112 bin 600 kişinin mahkeme kararıyla terör örgütüne üye oldukları için. Niçin yürüyorlar biliyor musunuz? Millet olarak biz bu darbeyi yapanlardan özür dileyecekmişiz. Kusura bakmayın biz size yanlış yaptık beceremediniz sizi tekrar devlete döndürelim demediğimiz için yürüyeceklermiş. Ey Kılıçdaroğlu, sana söylüyorum. Sana bir yürüyüş güzergahı vereyim de gör. Sen yürüyeceksen Cumhuriyet Halk Partisinden HDP'ye yürü de nasıl yürüyeceğini görmüş olalım. Türkiye'nin bütün kazanımlarını alt üst etmek isteyen bir anlayışla karşı karşıyayız. 2023 seçimleri başka seçimlere benzemez'' dedi.
'6 BİN MASA KURSALAR BU MİLLETİ DURDURAMAZLAR'
Bakan Soylu, Türkiye'nin en önemli döneminde Gezi olaylarının baş gösterdiğini ifade ederek, Yavuz Sultan Selim Köprüsü'nden Marmaray'a kadar, Avrasya tünelinden İstanbul Havalimanına kadar, her büyük projeye imzalar atıldığı dönemde 17-25 Aralık darbesi ve ardından 6-8 Ekim olayları ile Türkiye'nin dinamikleri ile oynamak istediklerini kaydetti.
Bakan Soylu, intikamlarını alamayan dış odakların ellerindeki elemanlarıyla birlikte hain FETÖ darbesini Türkiye'de gerçekleştirmek istediğini ifade ederek, bu milletin buna da izin vermediğini söyledi. Soylu, ''Elbette birtakım sıkıntılarımız ve zorluklarımız olacak. Dünya pandemi ile karşı karşıya kaldı. Dünya neredeyse tam anlamıyla kapandı. Ardından Ukrayna- Rusya savaşı. Suriye iç savaşında olduğu gibi anneler, çocuklar, yaşlılar, topraklar her yer tarumar edildi. Amerika'nın hiçbir zaman umurunda olmaz. Milyonlarca insan kendi topraklarından göç etti seslerini çıkarmıyorlar. Bildikleri tek şey para gönderelim silah gönderelim. Para silah göndermeyin ilk önce o vicdanlarınızı tamir edin. Bütün bunlar gerçekleştirilirken hep beraber yaşadığımız olaylar var. Türkiye yüzde 4 buçukluk bir faizle karşı karşıya kalmıştı gezi olayları başlamadan önce. Avrupa, Amerika zengin bir Türkiye istemediler. Zengin bir Türkiye olursa Irak'taki oyunları bozulacaktı. Türkiye oraya huzur götürecekti. Güçlü Türkiye olunca Suriye'de istedikleri oyunu oynamayacaklardı. Libya'da istedikleri oyunu oynayamayacaklardı. Yemen'de, Filistin'de, Afganistan'da da istedikleri gibi at koşturamayacaklardı. Recep Tayyip Erdoğan'ın söylediği dünya beşten büyüktür sözünün altında kalacaklardı. Ne yaptılar. Gezi olaylarını çıkarttılar. Türkiye'nin en büyük projelerine imzalar atmıştık. Yavuz Sultan Selim Köprüsü'nden Marmaray'a kadar Avrasya tüneline kadar. İstanbul Havalimanına kadar her büyük projeye imzalar atmıştık. Coğrafyamızda neler yapıldığını gördüler. Ardından 17-25 Aralık darbesi, ardından 6-8 Ekim olayları. Türkiye'nin dinamikleri ile oynamak istediler. Fitneleri ortaya çıkarttılar. İntikamlarını alamadılar. Büyümemizin intikamını alamadılar. Ellerindeki elemanlarıyla birlikte hain FETÖ darbesini Türkiye'de gerçekleştirmek istediler. Bu millet buna da izin vermedi. Şimdi ne yaparlarsa yapsınlar. Amerika değil Avrupa değil bini yan yana gelse, altı masa değil 6 bin masa daha kursalar bu milleti durduramayacaklar'' diye konuştu.
'SENİ DIŞİŞLERİNE LAĞIMCI BİLE YAPMAZLAR'
Bakan Soylu, CHP İstanbul Milletvekili Sezgin Tanrıkulu'nu eleştirerek, Türkiye'nin her anlamda önemli bir fırsatı yakaladığını ve dünyada önemli bir yere geldiğini belirtip, ''Bu fırsatı kaçırırsak eskiden yaşadıklarımızı bizden sonra gelecek gençlerimize yaşatabilme konusunda önünü açmış oluruz. Yüzdük yüzdük kuyruğuna geldik. 2023, 2053, 2071 hedefleri ile geçmişin Türkiye'sini bir daha yaşatmayız. Geçmişi ancak Kılıçdaroğlu bilir. Adamın birisi çıkmış Dışişleri Bakanı olursam SİHA'ların üretimine son vereceğim diyor. Bu millet seni Dışişleri Bakanı değil, Dışişleri'nin lağımcısı bile yapmaz'' ifadelerini kullandı.
'700 BİN SURİYELİ ÇOCUĞA AİLE OLDUNUZ'
Bakan Soylu, mülteciler ile ilgili Türkiye'nin bir imtihana tabi tutulduğunu ve bu imtihanda sınıfta kalmadığını belirterek, bu imtihandan Avrupa'nın sınıfta kaldığını söyledi. Yabancıların Türkiye'de çok suç işlediğine ilişkin eleştirilere de cevap veren Bakan Soylu, Almanya'da yabancıların suç oranının yüzde 33, Türkiye'de ise yüzde 1,3 olduğunun altını çizerek, bu manipülasyonların insanları birbirimize düşürmekten başka bir işe yaramayacağını söyledi.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın terör koridoru olan bölgede ev yapma fikrine ilişkin ise 18 Mart 2016 tarihinde yapılan mutabakatı hatırlatarak, söz verdikleri halde kimsenin sesinin çıkmadığını ifade etti. Türkiye'nin son 11 yılda 210 bin yabancıya vatandaşlık verdiğini bu rakamın ise Almanya'da 1 milyon 250 bin olduğunu kaydeden Soylu, ''Biz büyüklerimizden öğrendiğimiz gibi her insan bir alemdir. Türkiye'de 700 bin Suriyeli kardeşimizin evladı doğdu. Sizler olmasaydınız, Recep Tayyip Erdoğan onlara sırtını dönmüş olsaydı. O 700 bin çocuk yani 700 bin alem ortadan kalkmış olurdu. İnsanlar keyfinden bizim sınırlarımıza gelmediler. Ölüm korkusundan dolayı geldiler. Bizler çocuklarımıza yanınızda bir yangın varken perdeleri kapatın diye mi öğretiyoruz. Nerde kaldı Müslümanlığımız. Bizler veren elin alan elden üstün olduğunu dünyaya gösterdik. Ne yapacaktık sırtımızı mı dönecektik. Biz bir imtihana tabi tutulduk. Allah şahit bu millet bu imtihandan sınıfta kalmadı. Bu imtihandan Avrupa sınıfta kaldı. Neymiş Türkiye'de çok suç işliyorlarmış. Hemen söylüyorum. Almanya'da yabancıların suç oranı yüzde 33. Türkiye'de ise yüzde 1,3. Neden böyle yapıyorlar çünkü bizi birbirimize düşürecekler. Cumhurbaşkanımız onlara gelin bu terör koridoru olan bölgede evler yapalım dedi, bir tanesinin bile sesi çıkmadı. 18 Mart 2016 tarihinde yaptığımız mutabakatta söz verdikleri halde yardımcı olacağız demelerine rağmen seslerini çıkarmadılar. Sonra Türkiye'ye gelen iş insanları, doktor ve mühendisler ile ilgili bunları neden vatandaş yapmıyorsunuz dediler. Taş çatlasa net rakam veremem ama 210 bin Suriyeli kardeşimizi vatandaş yaptık. Ne kadar zamanda 11 yılda. Türkiye'de yabancı düşmanlığı yapanlara sesleniyorum. Almanya son 10 yılda 1 milyon 250 bin kişiyi vatandaş yaptı'' diye konuştu.
'506 BİN SURİYELİ GERİ DÖNDÜ'
İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, Türkiye'nin sınır ötesi askeri harekatlarla terörden arındırarak güvenli hale getirdiği bölgelere 506 bin Suriyelinin gönüllü olarak geri döndüğünü ifade ederek,
şu anda güvenli bölgeler için yeni bir proje başlatıldığını aktardı. Tel Abyad'da 1200 dönümlük bir yeri projelendirdiklerini belirten Soylu, tam 10 bin 400 konutun orada yapılacağını ve bunu da uluslararası insani yardım kuruluşlarının desteklediğini söyledi. 240 bin konutun güvenli bölgelerde hayata geçeceğini vurgulayan Soylu, bu projelerin Türkiye'de yaşayan, geçici koruma statüsünde olan o bölgelere gönüllü olarak gitmek isteyen vatandaşlara olanak sağlayacağını anlattı. Soylu sözlerini şöyle tamamladı:
"Elbette birtakım dertler ve sıkıntılar olabilir. Ekonomiye katkıları var, kimse yok demesin. Afgan çobanları alalım tarımın ne olacağını görelim. Bu düşmanlığın bir anlamı yok. Tam 506 bin Suriyeli gönüllü olarak geri döndü. Bu vatandaşlar oluşturduğumu güvenli bölgelere döndüler. İdlip'in normal nüfusu 1.2 milyon. Şu anda nüfusu 3.9 milyon. O insanlar nereden geldiler. Rejimin onları öldürmek istediği yerden geldiler. PKK'nın onlara tuzak kurduğu yerden geldiler. Sınırlarımızdaki ilçelere kim havanlarını attı. Karşıdaki PKK, rejim ve Amerika ellerine verdiler gidin Türkiye'yi rahatsız edin dediler. Türkiye'nin aklını karıştırın, istikrarını bozun, engel olun dediler. Peki Türkiye ne yaptı. Türkiye Azerbaycan'da tekrar bayrağı dalgalandırdı. Afrin'de PKK'yı çıkarıp orayı huzurlu bir yer haline getirdi. Sen bize 15 Temmuz yaparsın ha, ben Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemini getireyim de senin vesayetini yere çalayım dedi. 15 Temmuz'u kim yaptı. FETÖ elebaşı neredeyse o yaptı. Arkasında kimin olduğu bellidir. Amerika'nın bu iş te parmağı olmasaydı FETÖ elebaşını oradan salıverir gönderirdi. Sen 15 Temmuz yaparsan Ayasofya'yı açalım da gör dedik. Onlar bu milleti tanımıyorlar. Şimdi niçin ayağa kalktılar. Münbiç'e ve Tel Rıfat'a gidilecek. Amerika yine 'Biz bu işi doğru bulmuyoruz' dedi. Bunların hep sebepleri var. Çünkü biz güvenli bölge oluşturdukça oraya dönüşler artacak. Biz güvenli bölge oluşturdukça o toprakların sahipleri orada olacaklar." (DHA)