Güngören Belediye Başkan Yardımcısı Veysel İpekçi dış güçleri işaret etti

Güngören Belediyesi’nin şoförü E.T.’ye yönelik insanlık dışı muamelenin ardından görevinden istifa etmek zorunda kalan ve bizzat AKP Genel Başkanı ve Cumhurbaşkanı Erdoğan tarafından parti içinde ‘kaleminin kırılması’ istenen Veysel İpekçi, kendi çektiği videosu ile kendini savunmaya çalıştı.

9 dakikalık video

“Sosyal medyada linç edildim. Sosyal medya iyi ve güzel şeylerin aktarılmasına da vesile olabilir. Bu nedenle ben de hak arayışımı buradan sizlerle paylaşıyorum. Ve her şeyi en ince ayrıntısına kadar sizlere anlatmaya çalışacağım.” diyen İpekçi 9 dakikalık video kaydında ilginç iddialarda bulundu.

"Basit bir olay büyütüldü"

İşte İpekçi’nin enteresan açıklamalarından bölümler;

*Güngören içindeki basit bir olayın, başkan yardımcısının aldığı bir kararın bu kadar büyüyeceğini aslında düşünmedim. İlk gün hemen istifamı açıklayarak olayın suhulet içinde Güngören özelinde çözüleceğini düşündüm.

*Daha sonra olay beni, ailemi, çevremi etkiler biçimde büyütülünce mecburen ve hiç gerek yokken 7 düvele karşı mücadele veren Reis-i Cumhurun gündemine gelince ve ona da yanlış aksettirildiğini düşündüğüm için bu açıklamayı yapma gereği hissettim.

Neden Güngören?

İpekçi, açıklamasında özetle; Güngören’de başkan Bünyamin Demir’le birlikte “komünizme ve kapitalizme alternatif bir ekonomik sistemi hayata geçirecekleri dönemde” ‘operasyon’ diye tanımladığı bu olayın gerçekleştirildiğini söyledi.

Neden Güngören bu konuya cevap vermek istiyorum. Bu konu basit bir otur-kalk meselesi değildir. Bugün dünyada mevcut olan sistemin alternatifi bir ekonomik, sosyolojik, hukuksal bir sistemin mevcut sistem içinde hukuk zemin içinde denemelerini yaparak, Ak Parti’nin birleştiren yapısına güvenerek ve dayanarak buraya geldik. Ve burada bu hizmetleri yapmak istiyoruz.

*Genel olarak söylemek istediğim şudur ki kapitalizm, komünizm, bizim getirmiş olduğumuz kooperatiflerle beraber halkın ortak edilerek, ortaklık modeli… Halka anlatılması modelini geliştirmek için geldik.

*Belediye başkanımızın bu kitabı zamanında Cumhurbaşkanımıza atfedildi. Kitabın adı “Faizsiz ekonomide ortaklık sistemi…”

*Aynı şekilde bizler bugün bir teoride olan bugün kooperatifte uyguladığımız sistemi Güngören Belediyesi’nde gündeme getireceğimiz bir zamanda bu olay gündeme getirildi. Ve anlamsız bir şekilde tüm Türkiye’ye yayıldı.

Olay günü ne oldu?

Olayı bir ‘tezgâh’ olarak niteleyen ve ‘dış güçleri’ adres gösteren İpekçi Şoför E.T.'ye ‘neden ceza verdiğini' de şöyle anlattı;

*Bizler olayın vuku bulduğu günden bir gün önce belediye başkanıyla beraber ilçemizi (AKP Güngören İlçe Teşkilatı) ziyaret ettik. Şoför arkadaşımız orada ayağa kalkmadı. Ne girerken ne de çıkarken… Ben de kendisini sabah çağırdım ve katın bulunduğu yere sandalyeyi çekerek ona amirleri geldiğinde, sadece benim için değil tüm amirleri, geldiğinde ayağa kalkmasını söyledim. Bunu basına sızdırmamasını söylemedim.

*Ona, bana değil başkana saygılı olması gerektiğini, çünkü başkanı milletin seçtiğini söyledim.

*O koridor benim koridorum değil.Diğer başkan yardımcısının koridorudur. Personel arkadaşımızın bulunduğu kapı acil çıkış kapısıdır, tuvalet kapısı değildir.

"Odama çağırdım, çay içtim"

*Burada bir hata varsa Başkan’a söylenebilirdi. Basına sızdırılmaması gerekirdi. Personelin orada toplandığını duyunca da hemen çok kısa bir sürede hemen yanına gittim ve arkadaşı makam odama aldım. 45 dakika çay içtim.

Çöp toplama sabotajı(!)

Veysel İpekçi, 31 Mart seçimlerinden sonra kendisine ve başkan Bünyamin Demir’e belediye içinde ‘çöp toplamama’ sabotajında da bulunulduğunu açıkladı.

İpekçi “8 aydır çöp olayında sabotajlar yapılıp destansı mücadelem incelendiğinde bunun da ilk tertip olmadığı anlaşılacaktır” dedi.

"Arkasındayım"

“Ben amir olarak verdiğim talimatın arkasındayım.” diyen İpekçi “Hata yapmış olabilirim ama hatamın bütün kamuyouna yansıtılmasını benim vicdansız birisi olduğuma dair iddaları kamuoyunun vicdanını bırakıyorum.” dedi.

"İstifa etmeyeceğim"

İpekçi sözlerini Ziya Paşa’nın dörtlüğüyle şöyle noktaladı:

*İmam-hatipli olduğum söyleniyor. Elhamdülillah imam hatip mezunuyum. Olayın aydınlatılması için ilk gün istifa ettim. Karar milletimizindir. Hakkımda çıkan her türlü karara saygılıyım.Ak Parti’den de istifa etmeyi düşünmüyorum. İnsana sadakat yaraşır görse de ikrah, doğruların yardımcısıdır Hz. Allah.