Genel Müdür açıkladı: TRT yapımları yeni sezonda da ilgi uyandıracak
TRT Genel Müdürü İbrahim Eren, kanalın yeni sezon yayınlarıyla ilgili önemli tüyolar verdi.
TRT Genel Müdürü İbrahim Eren, TRT'nin yeni sezon ekranıyla ilgili Anadolu Ajansı'na konuştu.
İşte, Eren'in açıklamaları:
-Yaptığımız diziler dünyada birçok ülkede seyrediliyor. Payitaht dizisine yurt dışında da yoğun ilgi var. Burada yaptığınız bir iş ekran karşısındaki herkesin ruh dünyasını etkiliyor. Diriliş'te verilen ruh Türkiye'de inanılmaz bir özgüvene ve mücadeleci ruha etki etti. "
"TRTWORLD FORUM, siyaset ve medyanın Davos'u olacak. Dünyada siyasal meselelerin çözüm ve insan odaklı bakış açısıyla tartışıldığı, çıkar merkezli olmayan ve fikir üreten bir organizasyon gerçekleştireceğiz. Bu Forum Türkiye’nin dünya sorunlarına çözüm fikirleri üretme misyonuna katkıda bulunacak ve vereceği mesajlar dünya kamuoyu tarafından takip edilecek."
"(TRT genel müdürlüğüne atanması) Bu görevi hakkıyla yapmak için elimizden gelen gayreti sarf ediyoruz. Normal bir mesai anlayışımız yok, çok yoğun ve tempolu çalışıyoruz."
" Yurtdışında Türkiye aleyhine kampanyalar tezgahlanıyor. Bu kampanyaya karşı yapılması gereken tek şey gerçek fotoğrafı olduğu gibi göstermektir. Çünkü Türkiye olarak bizim saklamak durumunda olacağımız, hakkaniyetsiz hiçbir işimiz yok. Şu anda dünyaya ihraç ettiğimiz yapımlarımızla vermeye çalıştığımız şey, Türkiye’nin kendisini yansıtmak. Bunu ne kadar yansıtırsak, o kadar diğer ülkelerde rağbet görüyoruz"
"Özellikle belgesel kanalında birçok planımız var. Bu belgesellerin anlatım dili, içeriği bize özgü olacak. Nasıl bir yapıma “bu bir BBC Belgeseli” deniyorsa, “TRT Belgeseli” dendiğinde de uluslararası alanda herkesin kalite olarak ulaşmaya çalıştığı bir seviye ve böyle bir marka akla gelecek"
"Diriliş Ertuğrul'un 25 Ekim'de ilk bölümü yayınlanacak. Bomba gibi bölümle sezona başlıyoruz. Herkes gibi biz de merakla bekliyoruz"
TRT Genel Müdürü İbrahim Eren, "Burada yaptığınız bir iş herkesin ruh dünyasını etkiliyor. Diriliş'te verilen ruh, Türkiye'de inanılmaz bir özgüvene ve mücadeleci ruha etki etti. Allah muhafaza yanlış iş yaparsanız yanlış etkilersiniz. Böyle bir iş veya mesaj da Türkiye'nin genelini etkileyebilir. O nedenle çok hassas davranıp iyi işler yapmaya çalışıyoruz" dedi.
Eren, AA muhabirine yaptığı değerlendirmelerde TRT genel müdürlüğünün yüklediği sorumlulukları ve yeni yayın dönemine ilişkin çalışmalarından bahsetti.
TRT Genel Müdürlüğü unvanının kendisine çok büyük bir sorumluluk verdiğini dile getiren Eren, "Yaşadığım en büyük duygu, sorumluluk duygusu. Çünkü zor ve önemli bir görev. Burası kamu malı, biz kamu yayıncısıyız. Türkiye'deki tüm insanların destek verdiği ve takip ettiği bir yayın kuruluşuyuz. Bundan dolayı yaptığımız işlerde çok hassas davranıyoruz. Zaten karakter olarak çalışmayı seven biriyim, yani biraz işkoliğim. Genel müdür olduktan sonra sorumluluklarımız ve iş yükümüz arttı. Gece geç vakitlere kadar çalışıyoruz. Başarı Allah'tan. Bu görevi hakkıyla yapmak için elimizden gelen gayreti sarf ediyoruz. Bize düşen her ne şartta olursa olsun doğruyu yapmak." diye konuştu.
- "TRT yayıncılığın okulu olmaya devam edecek"
TRT genel müdürlüğünün çok önemli bir sorumluluk olduğunu yineleyen Eren, şöyle devam etti: “TRT Türkiye'nin ilk yayıncısı ve aynı zamanda yayıncılığın okulu. Kurumun bu okul olma ve en prestijli yayıncısı olma özelliğini sürdürmek istiyoruz. TRT yapacağı yayınlarla özel sektöre öncü olmalı. Bu şekilde de TRT hem hak ettiği konuma gelir, hem de biz hissettiğimiz sorumluluğun karşılığını verebiliriz. Burada yaptığınız bir iş ekran karşısındaki herkesin ruh dünyasını etkiliyor. Diriliş'te verilen ruh Türkiye'de inanılmaz bir özgüvene ve mücadeleci ruha etki etti. Allah muhafaza yanlış iş yaparsanız yanlış etkilersiniz. Böyle bir iş veya mesaj da Türkiye'nin genelini etkileyebilir. O nedenle çok hassas davranıp iyi işler yapmaya çalışıyoruz.” " Eren TRT’nin, müzik, belgesel, çocuk eğlence ve haber dalında kaliteli içerikler ürettiğini söyledi.
- "Yapımlar Türkiye'yi yansıtıyor"
Bu üretimlerin aynı zamanda farklı dillerde yapıldığını da anımsatan Eren, şöyle devam etti:
"TRT'nin yurt dışındaki faaliyetleri yurt içi kadar önemli. Yaptığımız diziler hamdolsun dünyada birçok ülkede seyrediliyor. Yeni yaptığımız Payitaht dizisine yoğun ilgi var. Onun dışında Yunus Emre gibi diziler yurt dışında izleyici buluyor. Bunların izleyici bulması bir kültürün buradan oralara taşınması demek. Bu sayede milletler arasında bağlar da artıyor. Yurtdışında Türkiye aleyhine kampanyalar tezgahlanıyor. Bu kampanyaya karşı yapılması gereken tek şey gerçek fotoğrafı olduğu gibi göstermektir. Çünkü Türkiye olarak bizim saklamak durumunda olacağımız, hakkaniyetsiz hiçbir işimiz yok. Şu anda dünyaya ihraç ettiğimiz yapımlarımızla vermeye çalıştığımız şey, Türkiye’nin kendisini yansıtmak. Bunu ne kadar yansıtırsak, o kadar diğer ülkelerde rağbet görüyoruz"
Eren, yeni yayın döneminde birçok yeni projenin izleyiciyle buluşacağı bilgisini vererek, Kut-ül Ammare'nin bu sezonda yayına gireceğini, bazı yeni projelerin de seneye yayınlanacağını, bu sayede önümüzdeki 3-4 yılı dolu, dolu geçireceklerini söyledi.
İbrahim Eren, hedeflerinin TRT'nin sadece gelecek 3-4 yılı için planlar yapmak olmadığını belirterek, "Önümüzdeki 10-15 yılı içine alacak şekilde bütün içerikleri planlamak, kurum olarak milli menfaatlere uygun biçimde bir strateji ortaya koyma amacındayız. İzleyicilerimizin çok keyif alacakları içerikler olacak. Gelecek yıl için tarihimizin farklı kesitlerini işleyecek birçok proje üzerinde çalışıyoruz. Yani tarihten ilham alıp, geleceğe projeksiyon tutan işler yapmaya devam ediyor olacağız.” değerlendirmesinde bulundu.
- Diriliş Ertuğrul 25 Ekim'de izleyiciyle buluşuyor
Diriliş Ertuğrul'un yeni bölümlerinin herkes tarafından ilgiyle beklendiğini dile getiren Eren, "Bomba gibi bir bölümle sezona başlıyoruz. Herkes diziyi bekliyor. Siyasetçisinden iş adamına, toplumun her kesiminden ne zaman başlayacak sorularıyla karşılaşıyoruz. İlk bölüm 25 Ekim'de ekrana geliyor. İzleyicilerimiz dizinin her bölümünü yine heyecanla takip edecek. TRT’nin yeni tarihi dizisi Kut-ül Ammare de Kasım ayının sonuna doğru başlayacak. Müthiş bir set hazırlandı. Niyetimiz Kut-ül Ammare'den sonra 1. Dünya Savaşı cephelerini ekrana taşımak.” dedi.
Eren, gündüz kuşağında evlilik veya kayıp bulma programlarının karşısında milli, manevi ve ailevi değerleri koruyan alternatif programlar yayına getireceklerini söyledi. TRT olarak evli çiftlerin boşanmaması için programlar yaptıklarını ve bu konuya dair yeni içerikler üretmeye devam ettiklerini belirten Eren "Küsleri ve kan davalılarını barıştırdığımız 'Hakkını Helal Et' adında programımız başlıyor. Gündüz kuşağında bunun gibi alternatif programlar yapmaya devam edeceğiz” dedi.
- "TRT Belgesel marka olacak"
"Özellikle belgesel kanalında birçok planımız var. Bu belgesellerin anlatım dili, içeriği bize özgü olacak. Nasıl bir yapıma “bu bir BBC Belgeseli” deniyorsa, “TRT Belgeseli” dendiğinde de uluslararası alanda herkesin kalite olarak ulaşmaya çalıştığı bir seviye ve böyle bir marka akla gelecek"
TRT Belgesel'de "Ucuz Hayatlar" adında bir yapım üzerinde çalıştıklarını dile getiren Eren, şunları kaydetti:
"Hiçbir hayat ucuz değildir. TRT'nin tüm kanallarında insan merkezli bakış açımız var. ‘Ucuz Hayatlar’, maalesef bazı toplulukların kendi hayatlarını diğer topluluklarla eşit görmemesinden kaynaklanan bir terim. Örneğin Pakistan'da bir insansız hava aracı düğün konvoyunu vuruyor. Ardından kuru bir özürle bu geçiştiriliyor. Aileden herkes ölüyor ve 13 yaşındaki Meryem hayatta tek kalıyor. İşte bahsettiğim belgesel, 13 yaşındaki Meryem’in ondan sonraki hiç görmediğimiz yaşam hikayesini işleyecek. Bu tür belgeseller yeni dönemde insanı dünyaya bizim gözümüzden anlatacak."
Çocukların televizyon kadar mobil cihazlarda da vakit geçirdiğini belirten Eren, "TRT olarak televizyon dışı mecralarda da içerik üretmeye başladık. Bu sene mobil oyun sayımızı 42'ye çıkarmak istiyoruz. Çocuk yayınlarında öncüyüz. İnşallah öncü olmaya da devam edeceğiz. TRT Çocuk'ta içeriklerin yüzde 80'i yerli. Burada kaliteyi biraz daha artırıp TRT Çocuk'u yurt dışında lisanslamak istiyoruz. Ekrana da iddialı ve yeni işler hazırlıyoruz. Çanakkale ile ilgili bir yapım geliyor. 'Babamın Gölgesi 1915' adında. Nasrettin Hoca, Kafdağı Masalları, Küçük Hazineler Dükkanı gibi içeriklerle ailelerin çocuklarına gönül rahatlığıyla izletecekleri kanal olmaya devam edeceğiz." Dedi
"TRTWORLD FORUM, siyaset ve medyanın Davos'u olacak"
TRT Genel Müdürü İbrahim Eren, 18-19 Ekim'de düzenlenecek TRTWORLD FORUM'a ilişkin, "Forumu bir Davos gibi dünyada siyasal meselelerde çözüm ve insan odaklı bakış açısıyla olayların tartışıldığı, çıkar merkezli olmayan bir organizasyon haline getirmek istiyoruz." dedi.
"Forum, siyaset ve medyanın Davos'u olacak. Fakat biz dünyada siyasal meselelerin çözüm ve insan odaklı bakış açısıyla tartışıldığı, çıkar merkezli olmayan ve fikir üreten bir organizasyon gerçekleştireceğiz. Bu Forum Türkiye’nin dünya sorunlarına çözüm fikirleri üretme misyonuna katkıda bulunacak ve vereceği mesajlar dünya kamuoyu tarafından takip edilecek. Farklı alanlarda uzmanlaşmış kişilerle küresel ve yerel tartışmalarda bir çeşitlilik oluşturmayı düşünüyoruz. Çünkü dünyadaki tartışmalar da kısır çerçevelere hapsedilmiş durumda. Bu sebeple TRTWORLD olarak, insanı merkeze koyan bir perspektifimiz var. Bunu desteklemek, uluslararası platformda konuşulmayanları gündeme taşımak ve medyanın sorumluluğuna odaklanmak için bu çalışmayı gerçekleştirdik"