'Gazetecilik suçluları aklama yeri değildir'
Türkiye Gazeteciler Cemiyeti Yönetim Kurulu son dönemde medyada eli kanlı katillere, suç örgütü üyelerine, her türlü yolsuzluğa karışmış kişilere savunma ve aklanma olanağı verildiğine dikkat çekti.
Türkiye Gazeteciler Cemiyeti Yönetim Kurulu son dönemde medyada eli kanlı katillere, suç örgütü üyelerine, her türlü yolsuzluğa karışmış kişilere savunma ve aklanma olanağı verildiğine dikkat çekerek yaptığı açıklamada “Bu kesinlikle gazetecilik faaliyeti olarak nitelenemez” dedi. Bu tip yayınların Türkiye Gazetecileri Hak ve Sorumluluk Bildirgesi’ne aykırı olduğuna işaret eden Cemiyet Yönetim Kurulu’nun açıklamasında şu görüşler yer aldı:
“Son dönemde gazetecilik alanında karşılaştığımız sorunlara bir yenisi eklendi. Medya kuruluşlarının çok büyük bir bölümünde iktidar sahiplerine yönelik en ılımlı eleştirileri bile dile getirenlere ekranlar ve gazete sayfaları kapatılırken, eli kanlı katilleri, suç örgütü üyelerini, teröristleri, her türlü yolsuzluğa karışmış kişileri ekranlarda görmeye başladık.
Katilleri, suç örgütü üyelerini, yolsuzluk yapanları koruyup kollayanları, onların ardındaki ilişkileri ortaya çıkartmak için bu kişileri sorgulamak gazeteciliktir. Bu tür gazetecilik halkın haber alma özgürlüğüne, gerçekleri öğrenme hakkına hizmet eder.
Bu kişilere serbest kürsü verip, onlara kendilerini savunma ve aklanma olanağı vermek gazetecilik değildir. Doğrusu bu tür haberleri ve televizyon programlarını yapanları nasıl niteleyeceğimizi bilemiyoruz. Ama bu kesinlikle bir gazetecilik faaliyeti olarak nitelenemez. Gazetecilik suç değildir, suçları ve suçluları aklama yeri hiç değildir
Son günlerde mesleğimizin geçmişinde hemen hemen hiç tanık olmadığımız bu tür ‘aklama’ çabaları sıkça karşımıza çıkmaya başlamıştır. Bunu mesleğimiz adına büyük bir üzüntü ile karşılamaktayız.
Bu nedenle Türkiye Gazeteciler Cemiyeti Yönetim Kurulu olarak ‘Türkiye Gazetecileri Hak ve Sorumluluk Bildirgesi’nden gazetecinin temel görevleri arasında yer alan aşağıdaki ilkeleri bir kez daha anımsatmakta yarar görüyoruz:
Gazeteci; başta barış, demokrasi, hukukun üstünlüğü laiklik ve insan hakları olmak üzere; insanlığın evrensel değerlerini, çok sesliliği, farklılıklara saygıyı savunur.
Gazeteci; milliyet, ırk, etnisite, cinsiyet, cinsel kimlik, cinsel yönelim, dil, din, mezhep, inanç, inançsızlık, sınıf, dünya görüşü ayrımcılığı yapmadan tüm uluslar, halklar ve bireylerin haklarını tanır, saygı gösterir.
Gazeteci; insanlar, uluslar ve topluluklar arasında nefreti, düşmanlığı körükleyici yayından kaçınır.
Gazeteci; bireylerin, toplulukların ve ulusların kültürel değerlerini, inançlarını veya inançsızlığını saldırı konusu haline getiremez, küçümseyemez, alay edemez.
Gazeteci; şiddeti haklı gösterici, özendirici ve savaşı kışkırtıcı yayın yapamaz.”